KAFES'27 II

78.5K 3K 676
                                    

K A F E S'27  II


"Bende sevdim lan. Hemde herkesten, her şeyden çok anladın mı? Dostumdan hatta canımdan çok sevdim. İnan bu uğur da her şeyi yaparım." Adam Azat'ın ellerini yakasından tutup itince Azat daha da öfkelendi. İki adam da aslan kesilmiş birbirlerine kafa tutmalarını yüreğim ağzımda izliyordum.

Kulaklarımda Azat'ın bana söylediği güzel sözler yankılanırken zihnim o anıları tekrar canlandırıyordu.

"Şerefsiz!" Azat öfkeyle adamın yüzüne yumruk attığında adamın belli olmayan yüzü tamamen gözlerimizin önüne sunuldu.

"Cihan abi." Berat abi adamın yüzünü görmesiyle sersemledi. Tutuşu gevşedi ardından bedenimdeki elleri kayboldu. Yanımdan geçip hızla onlara ilerlerken oluşan hafif esintiyi hissettim. Berat abi yerde yatan adamı yumruklayan Azat'ı hızla kolundan tutarak çekiştirdi. Azat kolundaki elleri itip tekrar beni kaçıran adama yumruk attığında bende yere çöktüm. Dizlerim toprakla buluşmasına rağmen hala titriyordu. Ellerim topraktan destek alarak dik durmamı sağlıyordu. Yaşlar yüzümden akıp eteğime damlıyordu.

İnsan ağladıkça acısı diner sanırdım. Ama acım zerre dinmemişti. Bu acı dinecekse şayet gülmeyi unuturdum. Ama biliyordum ne acı dinecekti ne de göz yaşlarım. Babamdan sonra tutunduğum dalımda şimdi kurulmuştu. Elimdeki dalı sıkıca tutmuş o uçurumdan düşüyordum. Katran katran acı dolu uçurumun dibine yaklaşmama rağmen sanki o dal beni kurtaracakmış gibi hala ona tutunuyordum.

Zihnim beni kaçırma sebebi hakkında teoriler üretirken hiçbir şeye anlam veremiyordum. Neyin içine düştüğümü bilmiyordum.

"Seni en başında öldürmeliydim. Ona dokundun an ölmeliydin. Berre'ye, sevdiğim kadına nasıl kıydıysan bende sana kıymalıydım." Azat'ın adımı haykırmasıyla eğdiğim başımı kaldırdım. Azat altındaki adama yumruklar atarak öfkesini kusuyordu. Berat abi olanlara anlam veremezken ben her şeyi anlamıştım.

O gece hayatımdaki sayfaya en kirli rengi bırakan adam buradaydı. Tam karşımda duruyordu. Zihnimdeki görüntüler silindi. Kulaklarımdaki yankı sustu. Ruhum düştüğü uçurumun dibine çakıldı.

"Ulan aklım almıyor nasıl yaptın lan? Oruspu çocuğu nasıl dokundun ona? Şerefsiz nasıl yapabildin, nasıl kıydın sevmeye korktuğum kadına? Küçüktü lan daha çok küçüktü!" Azat'ın sesi öfkesini kaybedip katran karası bir acıya bulanırken kendim için akan yaşlarım şimdi onun için akıyordu. Her yumruk attığında gözünden akan yaşlar sarsılmama neden oluyordu. Cihan denen adam Azat'ı üstünden atarak ayağa kalktı. Elinin tersiyle burnundan akan kanı silerken ağzındaki kanı da yere tükürdü.

"Hep seni kıskandım lan ben her şeyde sendin birinci! Sence ikimiz arasında kimi tercih edecekti? Ben söyleyeyim seni, Azat Ağayı. Ama hayır her şeyde birinci olabilirsin ama söz konusu Berre'yse işte orada hiçbir şekilde sana göz yummam." Cihan deli gibi bağırırken ürkütücü olmuştu. Azat sinirle toprağa vurarak ayağa kalktı. Ellerini sinirden yumruk yapıp açarken derin derin nefesler alıyordu. Bir anda tekrar Cihan'ın üstüne atılınca ayağa kalkmaya çalıştım. Dizlerim yaşadığım şokla titrerken kalkacak güce sahip değildim.

"Şerefsiz! Şerefsiz! Böyle mi lan, böyle mi birinci oldun? Benim aldığım tek nefesti o!" Azat boğazını parçalayarak bağırırken hırsla Cihan'ın yakasından tutarak itti. Sırt üstü yere düştüğünde Azat elini beline attı. Gümüş işlemeli silahı yerde yatan adama doğrultmasıyla korkuyla çarpan kalbimin atışları durdu.

"Azat!" Kelimeler gökyüzünde yer edinmek için çırpınarak geçtikleri boğazımda bıçak kesikleri bırakmıştılar. Sesimle bana dönen iki çift kararmış göz ve varlığımı unutmuş kahvelere baktım. Azat neden burada olduğumu sorgularken Berat abi burada olduğumu yeni hatırlamış gibiydi. Cihan denen adama bakmayı reddeden bakışlarım sadece Azat'ta durdu. Gözlerindeki acıyı buradan bile hissederken dinmeyen göz yaşlarıma bir yenisi daha eklendi. Yerden destek alarak doğrulmaya çalıştım. Yalpalanan bedenime rağmen ayağa kalktığımda ona doğru yürüdüm. Bedenim bedenine yaklaştıkça elindeki silahın namlusu indi.

KAFES | Töre SerisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin