Özel bölüm

45.2K 1.7K 253
                                    

Berre'den

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Berre'den

Hiç bir insanın yüreği kuş gibi çarpar mıdır? Benim yüreğim uçmayı öğrenen yavru kuş gibi çırpınarak çarpıyordu. Göğüs kafesimi zorlayan bu atışların sebebi ise yanımda yatan adamdı.

Hayatıma ansızın giren bu adam gönlüme de ansızın girivermişti. Çok acı çekmiş birçok zorlukla mücadele etmiş ama en çok birbirimizle girdiğimiz sonu olmayan savaşları yenerek bu zamanlara gelmiştik. Şimdi geçmişte yaşadıklarımız bana o kadar uzak geliyordu ki. Hatta hiç yaşanmamış gibiydiler. Çünkü ben her bu adama baktığımda geçmişin  bıraktı acıların yerine büyük bir sevda görüyordum.

Uyanmasından korkarak şişkin karnımdaki elimi yanağına koydum. Avuç içlerime batan sakalları içimdeki huzuru misliyle katlarken parmaklarımı uzanabildiği kadar yüzünde gezdirdim. Ne kadar müptelası olduğum derin bir kuyuyu anımsatan gözlerini görmek için çırpınsam da gece Baran yüzünden uyuyamadığını biliyordum. Küçük oğlum babası gibi huysuzdu. En ufak bir şeyde tüm geceyi bize zehir ediyordu. Ve hamileliğimin son zamanlarında olduğum için Baran'ı sakinleştirme işi Azat'a düşmüştü.

Dün gece Baran'ı saatlerce kucağından indirmeden salladığı o anlar aklıma geldiğinde gülümsemeden edemedim. Azat o kadar güzel bir baba olmuştu ki bazen Baran'a verdiği şefkate gıpta ediyordum. Babama doyamadan babasız kalmış ve babamın geride bıraktığı o kimsesizlik hissiyle büyümüş olan ben bu adamın şefkati karşısında acizleşiyorum.

Gözlerim dolarken aklıma gelen anıyla bir damla yaş gözümden firar etti. Babamın ölüm yıl dönümünde yanımdan bir an olsun ayrılmamış o gün benimle ağlamıştı. Ben babamı ve annemi kaybetmiş olmanın acısı ile ağlarken o benim kimsesizlikle vermiş olduğum onca mağlubiyete ağlamıştı. Ben onun kollarında acımla kıvranırken sessizce fısıldadığı sözlerin benliğimde hissetmiştim.

Ben bu adamı nasıl sevmezdim? Yüreği bu denli güzel olan adamı sevmemek belki de en büyük günahtı. Ne güzelde seviyordu beni, ne güzelde her şeyim olmuştu.

"Yanına yakıştığım tek adam gönlüme ne güzelde yakışmışsın." Koca odada sessiz bir fısıltıdan ibaret olan kelimlerim yüreğimden taşıp dile gelen sevdamdandı.

Yatakta karnımın el verdiği kadar Azat'a iyice yaklaşıp burnumu çenesine dayadım. Burnuma batan sakalları kaşındırınca burnumu usulca çenesinde hareket ettirdim.
Bedenimde bıraktığı his o kadar güzeldi ki bir süre daha başımı sallamayı sürdürdüm.

"Güzelim." Uykudan yeni uyanmış olmanın etkisiyle boğuk çıkan erkeksi sesle başımı biraz geri çekerek yarı aralıklı göz kapaklarının ardından bana bakan koyu renkli gözlere iç çekerek baktım. İç çekişimin duymasıyla gülerek burnumun ucuna öpücük koydu. "Neden uyanıksın?"

Bakışları sorusunu destekler nitelikte yeni yeni aydınlanan odada gezdirerek tekrar bana baktı. Omuz silerek yanağını okşamaya devam ettim.

KAFES | Töre SerisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin