"Kızım sen neyden bahsettiğinin farkında mısın?!"
"Farkındayım. Ama durum bu."
"Ya ben değil de başkası girseydi. Ya annen , baban gelseydi. O zaman napacaktın?"
"Bilmiyorum." Sesim oldukça karamsar çıkmıştı. Bu arada biz yengeme basıldık, ve 1 saattir ona durumu izah etmeye çalışıyoruz. Tabii ne kadar izah edilirse.
"Yenge yalvarırım kimseye söyleme. En kısa zamanda söyleyeceğim."
"Tamam. Ama bu iş uzamasın."
"Tabiki Hacer'im beniimm!" Konuşurken aynı anda da yengemin yanaklarını sıkıyordum.
"Yeter deli kız."
"Yetmez , yetmez. Ne dilersen dile benden. Valla yapcam." Yengem muzip bir şekilde sırıtarak bana baktı. Ufaktan tırssamda 'en fazla ne yapabilir' diye düşünüp kendimi avuttum.
"Ne istersem mi?" Tereddüdlü bir biçimde konuştum.
"Ne istersen."
★★★★★★★★★★★★★★★★
"Yengeee bu ne yaa?!"
"Et."
"Ha ha ha çok komik. Bende brokoli sanmıştım. Onu mu diyom ,benim önümde ne işi var?"
"Kes diye."
"Ben ne anlarım et kesmekten."
"Başka şeylerden anlıyon ama." Gözleriyle gülerek bizi izleyen Savaş'ı işaret etmişti. Ama yengemin imasıyla gülüşü solmuştu. Tırsarak yengeme baktım. Ocak başındaki annemi işaret etti. Korkuyla önümdeki etlere odaklandım. Ben ete bakıyordum, et bana.
"Bakışmanız bittiyse, kesmeye başla."
"Ama..."
"Şerife bi-"
"Tamam , tamam ben doğrarım. Ne kadar zor olabilirki."
"Hı hı."
Etle bakışmayı kesip elime aldım. Öğüre öğüre kesmeye başladım.
Etler bitmişti ama ben de bitmiştim. Öğürmekten midem ağzımdaydı. Gidip ellerimi yıkadım. Ama hala leş gibi et kokuyordu. Köşede duran beyaz sabunu elime bolca sürdüm. En sonunda koku tamamen gitmişti. Hole doğru ilerledim ve bir koltuğa oturdum. Savaş benim çaprazımda kalıyordu. Kenardan Ebru'nun dürtmesiyle gözlerimi sevdiceğimden çekip, ona odakladım. Gözleriyle dışarıyı işaret ediyordu. Elimden tuttu ve beni kaldırdı. Bizimle birlikte Seren'de kalkmıştı.
"Hadi dışarı çıkalım ben daraldım. Kızlar olarak." Kız kelimesini bastırarak söylemişti. Gözlerim Savaş'a takıldı, ' ne oluyor?' dercesine bakıyordu. Bende ona 'bilmiyorum' bakışlarımı yolladım. Ebru bir kolumdan, Seren bir kolumdan tutarak beni adeta sürükleyerek dışarı çıkarttılar. Öyle bir çekeliyorlardı ki kollarım kopabilirdi. En sonunda evin arkasına geçtik. Kollarım zor bela onlardan kurtardım. Güce bak anasını satayım.
"Yeter lann! Kollarım çıktı. Ne diye çekeliyonuz öküz gibi?!"
"Anlat."
"Neyi?"
"Yengemin sana niye zorla et kestirdiğini. Sen kendi isteğinle oraya oturmadın heralde?"
"Of of hiç sormayın." Sesim oldukça bıkkın çıkmıştı.
"Gecee! Çatlatma da anlat. Yoksa ben çatlatacam."
"Sie lan." (Edüşüme itafen♥♥♪)
"Gecee!"
![](https://img.wattpad.com/cover/114817231-288-k278140.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAN KOMŞUM
Chick-LitAşık olmak güzel şey. Aşık olmak çok güzel şey. Ama doğru kişiye. Doğru adama ya da doğru kadına. Hep insanların doğarken diğer yarısından ayrıldıklarına inanırdım. Hala da inanıyorum. Ben diğer yarımı buldum. Hem de çok güzel buldum. En temiz kalpl...