Sabah oldu. Herkes uyanmıştı.
Cemre: Kızlar Serkanı gördünüz mü? Dün gece gelmedi eve.
Kader: Yok ben görmedim.
Meral: Bende görmedim.
Cemre: Eylül? Sen gördün mü?
Eylül: Hayır. Bende görmedim.
Cemre: Allah allah. Nerde ki acaba?
Meral: E arasana canısı. Al benim telefonumu..
Cemre: Tamam. Nerede telefon?
Meral: Salondaki masanın üzerinde.
Cemre Serkanı aramaya gitti. Eylül de içten içe merak etmişti.
Serkan, Güney'in canı sıkkın olduğu için o gece onunla kaldı.
Serkan: E oğlum buzdolabında hiçbir şey yokki!
Güney: Evet ya. Fırsat bulup alamadım birşey.
Serkan: O zaman hadi gel. Dışarıda yapalım kahvaltıyı.
Güney: Benim hiç iştahım yok valla. Sen git istiyorsan.
Serkan: Bugün mahkemedı var dimi?
Güney: Evet...
O sırada Serkan'ın telefonu çaldı.
Serkan: Efendim Meral?
Cemre: Serkan benim Cemre. Dün gece eve gelmeyince merak ettim. Nerdesin?
Serkan: Evet ya size haber vermeyi unuttum. Biliyorsun bugün Songüllerin boşanma davası var. O yüzden Güney'in yanındayım
Cemre: Hımm tamam. Görüşürüz o zaman.
Serkan: Görüşürüz.
Güney: Ne olmuş kardeşim?
Serkan: Birşey yok ya. Dün gece eve gitmeyince merak etmişler.
Güney: Keşke beni de merak eden biri olsaydı...
Serkan: Öyle deme oğlum. Bak görürsün bugün mahkemede Songül seni dinleyince boşanmaktan vazgeçecek.
Güney: Insallah...
Cemre telefonu kapattıktan sonra Eylül;
Eylül: Nerdeymiş?
Cemre: Bugün boşanma davası varya o yüzden Güney ile birlikte kalmış.
Eylül: Ay evet bugün dava var.
Songül
Mahkeme için kızlarla yola çıktık. Ecrin'i oraya götürmemek için Meral'e gelip ona bakması için eve çağırdık. Biz gelene kadar Meral kardeşime bakacaktı. Içim hiç rahat değildi. Zaten kızlarda istemeyerek, orada beni yalnız bırakmamak için gelmişlerdi.
Kader: Songül hadi gel geri dönelim. Guney'i de çağıralım eve. Konuşun, Güney'i bir dinle. Hı ne dersin canım?
Songül biraz düşündü. Ama gözününü Güney ve Harika'nın fotoğrafları gelince yine sinirlendi.
Songül: Hayır Kader! Bugün bu iş bitecek.
Kızlar mahkeme salonuna gelmişti. Birazdan dava başlayacaktı.
Serkan: Kardeşim ya Songul anlatacaklarından sonra yine de senden boşanmak isterse.
Güney: O zaman Songül beni hiç sevmemiştir.
Boşanma davası başlamıştı. Hakim bey Güneye kendini ifade etmesi için ona söz verdi.
Güney: Hakim bey bakın Harika bana şantaj yaptı...
Songül ve salondaki herkes Guney'i pür dikkat dinliyordu...
Songül
Güney neler söylüyordu böyle. Güney'in suratına bakamıyordum. Nasıl olurda onu dinlememiştim?
Songül: Hakim bey ben boşanmak istemiyorum!
Songül, Güney'in suratına bakıp;
Songül: Güney ben çok özür dilerim. Seni dinlemeliydim. Eğer sende benimle boşanmak istemiyorsan evimize gidelim mi?
Hakim bey de dahil herkes olanları izliyordu.
Güney: Kızım ben senden boşanabilir miyim be? Seni çok seviyorum.
Songül: Bende seni çok seviyorum...
Mahkeme salonundaki herkes şaşkınlık içerisinde ayağı kalkıp SonGün çiftini alkışlamaya başladılar...
Songül ve Güney el ele mahkeme salonundan çıkarken kızlar ve Serkan onları hayranlıkla izliyordu...
Cemre: Birkaç saat önce neler yaşadık şimdi şu halimize bakın.
Serkan: Aynen.
Songül: Keşke dinleseydim seni o zaman buralara kadar gelmezdik.
Güney: Boşver olan oldu işte. Hem anlıyorum seni. Hangi kadın olursa olsun senin gibi düşünürdü heralde.
Songül: Ben seni çok seviyorum ya.
Güney: Bende seni çok seviyorum karıcım.
Kader: Çifte kumrular hadi biraz hızlı olun.
Songül: Ne oldu ki Kader?
Kader: Kızım şu mutlu haberi Meral'e vermek için sabırsızlanıyorum.
Herkes gülüyordu... ama Eylül'ün biraz morali bozuktu. Serkan bunu farketmişti...
Eve geldiklerinde Kader arda arda zile bastı...
Meral: Canısı ne yapıyorsun? Uyandıracaksın Ecrin'i.
Kader: Kızım Songülle Güney...
Meral: Boşandılar biliyorum. Yapacak birşey yok artık...
Kader: Ya ne boşanması barıştılar onlar barıştı.
Meral: Kader ne diyosun sen? Gerçekten mi?
O sırada Songül ve Güney el ele içeri girdi.
Meral: Yaa canısılar barışmışsınız.
Meral koşarak Songül ve Güney'e sarıldı.
Güney mahkemede anlattığı herşeyi Meral'e de anlattı.
Meral: Pislikkk. Şu Harika varya...
Güney: Boşver Meral. Harika ile kavga et diye anlatmıyorum bunları sana biliyorsun dimi?
Meral: Valla onu görünce kendimi tutabilir miyim bilmiyorum...