Kafa Karışıklığı

581 30 4
                                    

Üniversiteden çıktıktan sonra Eylül ve Kader yurda, Meral dedesinin evine, Güney Songül'ün yanına, Cemre ve Serkan'da biraz gezeceklerdi.

Park

Cemre: Serkan sen hâlâ Eylül'e karşı birşeyler hissetmiyorsun dimi?

Serkan: Tabi ki hayır Cemre hem Eylul'e karşı birşeyler hissetsem onun yanında olurdum.

Cemre: Tabi... 

Serkan: Neyse bu konuyu kapatalım. Biraz yürüyelim mi?

Cemre: Yok hayır ya biraz cafe ye gidip birşeyler içelim mi?

Serkan'ın cebinde beş kuruş para yoktu. Nasıl birşeyler içeceklerdi ki? Biraz düşündükten sonra cevap verdi.

Serkan: Cemre, biliyorsun eskisi gibi değilim biraz para harcamama dikkat etmem gerekiyor.

Cemre'nin yüzü düşmüştü...

Cemre: Peki sen nasıl istersen...

Yurt

Eylül ve Kader biraz ders çalışmak için çalışma odasına gittiler. Eylül ortamdaki sessizliği bozdu.

Eylül: Kader, biraz dertleşelim mi? Bu ara biraz içimi boşaltmam gerekiyor.

Kader: Tabi Eylül. Konuşalım gel.

Konuşmak için Kader Eylül'ün kolundan tutup odaya götürdü.

Kader: Seni dinliyorum Eylülcüm.

Eylül: Kader ben Cemre'ye yalan söyledim. Ama onun mutluluğu için..

Kader: Tamam. Ben anladım ne söylediğini.

Eylül: Nasıl anladın?

Kader: Eylülcüm siz Serkanla 2 sene çok güzel bir aşk yaşadınız. Hele ki sen Serkan'a bu kadar aşıkken nasıl onu bir kerede silip atabilirsin ki!

Eylül: Evet.. Ben hâlâ onu çok seviyorum ama o...

Kader: Hayır Eylul. Sen yokken Serkan ve Cemre yakınlaştı. Sonra o uçurum falan derken Serkan'ın kafası karıştı. Şuan Cemre'yi sevdiğini zannediyor. Ama inan bana onu sevmediğini anlayınca sana geri dönecektir...

Eylül: Tabi o zamana kadarben onu istersem...

SonGün evi

Guney: Aşkım sana bomba haberlerim var.

Songül: Neymiş o bomba haberler.

Güney: Cemre ve Serkan çıkıyorlarmış.

Songül: ne! Ben farketmiştim zaten. Ya insan nasıl arkadaşının eski sevgilisiyle çıkar yaa!

Güney: Haklısın karıcım ama Eylül de zaten Serkan'a karşı birşeyler hissetmiyormuş. Kendi ağızıyla söyledi.

Songül: Ben biraz Eylül'ü tanıyorsam Cemre'nın mutluluğu için kendi mutluluğundan vazgeçmiştir. Eylül 2 yıllık aşkını bir anda silip atamaz...

Güney: Evet. Kantinde otururken Cemreyle Serkan'ı mutlu görünce Eylül bi garip gülümsedi.

Songül: Yazık kıza yaa. Sevdiği adamı başkalarıyla görüyor. Üstelik bu kişi kardeşim dediği insan...

Park

Serkan ve Cemre biraz el ele yürüdükten sonra bir banka oturdular.

Cemre: Serkan ben biraz sıkıldım ve yoruldum gidelim mi artık?

Serkan: Olur...

Serkan Cemre'yi yurda bıraktıktan sonra evine gitti.

Nazan: Oğlum hoşgeldin.

Serkan: Hoşbuldum anne. 

Nazan: Nerdeydin bakalım?

Serkan: Cemre ile birlikteydim biraz yürüdük...  Anne biz Cemreyle çıkıyoruz.

Nazan: ne! Oğlum sen iyi misin? Bizim bu duruma gelmemizin sebebi o. Sen nasıl şimdi onunla çıkarsın?

Serkan: Anne Eylül ü istemiyordun. Simdi Cemre de mi sıra?

Nazan: Oğlum bak o kiz yüzunden bu haldeyiz. Üstelik o kız bana silah bile dogrultmuştu. Unutma bunları. Tamam Eylül'ü sevmezdim. Ama o kızın bana bir kere saygısızlığı olmadı. Üstelik ben ona bu kadar kötü davranmışken. Eylül'ün kardeşini Kemal'e veriyordum ben ama o kız bunlara rağmen yemek verdi bana...
Oğlum iyi düşün bak...

Serkan birşey demeden odasına gitti. Uyumadan önce annesinin dediklerini düşündü...

Serkan

Cemre ile yürüyüş yaparken Cemre biraz bozulmuştu. Nedeni onu cafeye götürememdi. Istesemde götüremezdim zaten. Ama Eylül ile yürüyüş yaparken Eylül benden böyle şeyler hiç istemezdi bana hep destek olurdu. Onunla uzun uzun yürürdük, sohbet ederdik. Onunla yaptığım herşeyi Cemre ile yapıyordum. Ama Cemre ile yaparken zevk almıyordum, mutlu olmuyordum. O da mutlu olmuyordu. Sürekli sıkılıyorduk. Offf iyice kafam karışmıştı. Yoksa ben Cemre'yi sevmiyor muydum? O zaman ona neden çıkma teklifi ettim ki ben....

Ihanetten Geri Kalan 💔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin