52.Bölüm Acımaz

3.3K 293 127
                                    

Yorumları daha çok okusam ya, böyle daha önce yazmayan okurlarım da yazsa ben onların düşüncelerini öğrensem fena olmaz. Haydi hepinizin yorumlarını bekliyorum.
Keyifli okumalar...

Arda gözlerini her kapattığında cesedin başında yaptıkları konuşmayı hatırlıyordu, gözleri açık ölüme yollanan adamı unutacağını da sanmıyordu. Sadece sevdiğinden ölmeyi hak etmişti diğerine göre, sadece sevdiğinden..

"Oğlum hangi limanda sevgilini bıraktın da geldin, amma düşünüyorsun?"

Mehmet yüz hizasına eğilmiş haldeydi, ancak konuşmanın sonuna yetişebilmişti. Ne sevgilisinden bahsediyordu bu adam, bu yüzden anlamsızca bakmaya devam etti.

"Kimin sevgilisi, Hakan barışmış mı yoksa?"

Sen manyak mısın der gibi baktı, Arda hangi alemdeyse artık balataları çoktan sıyırmıştı.

"Oğlum ne Hakan'ı, nerden bileyim barıştı mı? Bana malumat vermedi, ben senden bahsediyorum."

"Ha, yok ya yorgunum ondandır. Ne yaptın, adamın dosyası tamam mı?"

Masaya bıraktığı dosyayı okurken Mehmet elinde kahvelerle geri döndü, bir yudum almıştı ki fincan elinde öylece kaldı.

Masaya bıraktığı dosyayı okurken Mehmet elinde kahvelerle geri döndü, bir yudum almıştı ki fincan elinde öylece kaldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Kadına bunları o adam mı yapmış?"

Mehmet konuşmadı ama başını salladı, Arda dosyayı sertçe kapattı. O adam ölmeyi hak etmişti ama Asya izin vermemişti. Masadan kalkarken dökülen kahveyi de Mehmet'in ardından seslenmesini de umursamadı. Kapıyı çalar çalmaz içeri girdi, daha gel diye seslenişini dahi duymamıştı.

"O adam ölmeyi sonuna kadar hak etmişti!"

Asya hangi adam demedi, neden o adamın ölmesini istediğini dahi sormadı. Yerinden kalkıp tam karşısında durdu, öfkeden kızaran gözlerine içinde yanan öfkenin ateşiyle baktı. Sözleri de bakışları kadar alev alevdi.

"İzin vermedim, çünkü görevimizi yaptık. İzin vermedim, çünkü o zaman cezası hafif kalacaktı. O deliğe girmem diyordu, ben onu o deliğe soktum. O delikten çıkış bileti yok, anladın mı yok!"

Asya'nın gözlerinden geçenleri okurken yutkundu, o böyle düşünmemişti. Bu yüzden Asya hep ondan bir adım öndeydi ya, öğreneceği daha çok şey vardı.

"Anladığını varsayıyorum ve işime geri dönmek istiyorum."

"Özür dilerim, sinirlerime hakim olamadım. Dosyayı okuyunca.."

Mahcupça başını eğişini izlerken bakışları artık alev alev değildi, son yaşadıklarının etkisinde olduğunu söylemeye gerek bile yoktu. Omzuna dokunurken şefkat doluydu o dokunuşu ve Arda o zaman başını kaldırdı.

Fırtınanın UmuduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin