O anlar tek tek canlanırken yine dudaklarını dislemeye başladı. Hayatının yarısını o dudakları düşleyerek geçirmişti şimdi ise kendisine aitti o dudaklar.Belki de değildir diye konuştu iç sesi Bu gerçeği şimdilik beyninin ücra köşelerine itti merve.Bunu düşünmenin bir mânâsı yoktu şimdilik.Yakinda sadece dudakları değil her şeyiyle Merve'nin olacaktı Görkem .
Görkem o saniyeleri hatırladıkça kendine mani olamadığı için kendisine kızıyor du.İçinde duyduğu arzu ya yenilirken neden bu denli kendini kaybettiğini de düşünmeden edemiyordu. Aylar önce ki hatırlatmaya tekrar yapma gereği duydu.'O kardeşinin sevgilisi.' Beyni bunu haykırırken kalbi neden tam aksini söylüyordu? Küçük onu bu denli mi etkilemişti? Hemde bir daha sevmeyecegini söylediği zamanda.Efe nin yüzüne bile bakmakta zorlanırken daha ne kadar içinde bu sevgiyi barındırabilirdi?
Merve her geçen saniyenin onların lehine işlediğini farkındaydı çok değil en fazla bir ay sonra Görkem ler mezun olacaktı.Bu kadar atak yeterli değildi daha fazlası gerekiyordu. Bunu nasıl yapacağını şimdilik bilmese de muhakkak bulacaktı.
'Kafayı mı yedin kızım?'
Merve boş gözlerle Ceyda ya baktı.
'Kendi kendine ne gülüyorsun. Ah biliyordum ama ben kafayı birgün yiyeceğini. '
Merve elini dudaklarına götürdü. Güldüğünün farkında bile değildi.
'Aklıma birsey geldi de.'
Ceyda bir kaç saniye meyveyi süzdü. Sonra ellerini açtı ve yukarıya bakmaya başladı
'Allahım sen şu kızın beyninin azıcık kalan kısmını koru'
Merve şakadan Ceyda ya vurduktan sonra önüne döndü. Otobüs durduğunda Ceyda ya baktı.
'Neden durduk?'
'Oho çoktan kalan kısmıda kaybettik.Kac saattir hoca ne diyor?'
'Ne diyor?'
'Yemek yiyeceğiz.Hadi toparlan.'
Merve çıkardığı ceketini giydikten sonra cüzdanını ve telefonunu alıp çantasını bıraktı. Herkes yavaş yavaş otobüsten indi.Yemeklerini aldıktan sonra Ceyda başka masaya gitti Merve de Efelerin masasına oturdu. Bazıları daha gelmemiş bazılarında içecek almak için gitmişti. Masada yalnızca Görkem ve Merve kalmıstı.Merve Görkem in yanına otururken dün gece ki kokunun burnuna dolması ile gülümsedi.Gorkem de kiraz kokusunun burnuna dolması ile içinin hoş olduğunu hissetti.Merve kola bardağın eline alması ile tutumları hafifletti ve bardak birden elinden kayarak Görkem in kaslarını belli eden t-shirt une döküldü. Görkem soğuk kocanın etkisiyle irkilirken Merve'nin ağzından oyunculara laik bir 'hi' sesi döküldü. O kadar iyi oynuyordu ki bilerek döktüğü kimse anlayamazdı. Kızın şeytanlığını gören ve bilen Görkem bile yanlışlıkla olduğuna inanmıştı.Merve hızlıca peçete alıp elini yavaşça ıslaklık ile kasları daha da belli eden t-shirt e attı.Sanki bilerek ağır çekimde siliyordu.Gorkem bilerek kaslarına baskı uygulayan kıza gözlerini kısarak baktı.Her elinin üstünde dolaştığı saniyeler biraz daha tahrik oluyordu. Kendini daha da sıktı.Merve ise Görkem in kendisini sıklığını gerilen kaslarda hissedebiliyordu. Üstünde bıraktığı etkiden memnun bir şekilde gülümsedikten sonra peçeteyi yavaşça çekti.Hayal ettiği bir başka şeyde Görkem in tenine dokunmaktı ve bunu yapmış üstelik görkem in tahrik olmasına bile sebep olmuştu. Yüzünde ki gülümsemeyi sildikten sonra masumca gözlerini açtı. Gayet masum bir yüz takınarak görkem in gözlerine baktı.Elalar sanki az önce ki hazla koyulaşmıştı.
'Özür dilerim. '
'Ne için? '
Merve bu kez sinsi gülümsemeyi yüzüne yerleştirdi ve Görkem e yaklaştı.
'Yapacaklarım için'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevmeyecek Sus Artık!(1.Kitap)
Teen FictionVazgeçme diyor içimden bir ses. Nefesin kesilinceye kadar değil umudun kesilinceye kadar koşmaya devam et diyor. Şu dilinden düşürmediğin aşk şarkılarını kendine değil o'nun kulağına fısılda artık. Defalarca okuyup aynı hüznü yaşadığın şiirleri o'na...