Yenilenen haliyle sizlerle =)
Burada ne aradığını yol boyunca sordu kendine. Gerçekten delirmiş olmalıydı. Sadece bir kızı arzuladı diye buraya kadar geldiğine inanamıyordu. Üstelik ne bölümünü biliyordu, ne soyadını, ne de telefon numarasını, elinde bir şalı, burnunda kokusu, aklında o geceyle gelmişti buraya, bunları sorarak da bulamayacağı için direkt adını sorarak bulmaya karar verdi. En azından başında azıcık akıl kırıntısı kalmıştı.
Geldiği öğrenci işlerindeki kadın onu tanımıştı neyse ki.
"Hoş geldiniz Burak bey. Bu ne büyük bir sürpriz."
"Teşekkür ederim." Geçen gelişten kadının beğeni dolu sözlerini hatırlıyordu. Ah ne yazık ki şuan kızıllar hiç ama hiç ilgisini çekmiyordu. O tek bir sarışına takmıştı.
"Size nasıl yardımcı olabilirim?" diye sordu.
"Bir öğrenciniz var. Saçma ama sadece adını biliyorum. Ama o isimde fazla bir öğrenciniz olacağını sanmıyorum. Onun hakkında bilgi edinecektim. Mümkün mü?"
"Mümkün de sebebi nedir acaba?"Burak ensesini kaşıdı. "Şey, stajla yani burslu staj eğitimi gibi bir şeyle ilgili."
"Peki," deyip, bilgisayarda öğrenci listesini açtı. "İsmi neydi?""Ba-Bade." Kendini ergen gibi hissediyordu. Resmen gerizekalı gibi davranıyordu.
Kızın ismini öğrendikten sonra bilgisayarda arattı. "Bir Bade İşlek var, bir de Bade Ernez hangisi?"
Burak yutkundu. "Şey... aklımda kalmadı soyadı. Resmini görebilir miyim?"
Kadın kaşlarını çattı ama çok da belli etmeden okuldaki iki Bade'nin bilgisayardaki resimlerini gösterdi. Burak ikinci resimle istemsizce gülümsedi. Sonra da kendini toparlayıp, "Bu. Bade Ernez," dedi.
Burak'ın gösterdiği kişinin iletişim bilgilerini bir kağıda yazıp, adama uzattı.
"Gerçi Bade Ernez'in bursa ihtiyacı yok ama-"Burak kağıdı hızla alıp, "Teşekkür ederim," diyerek sözünü kesti kadının ve çıktı odadan. Bahçeye ulaştığında kızın numarasına baktı uzun uzun sonra zaman kaybetmeden kaydedip, mesaj bölümüne geçti. Sonra vazgeçip arama tuşuna bastı. Birkaç çalıştan sonra Bade'nin o yumuşak sesini duydu.
"Efendim."
Burak bir iki saniye duraksadı ve sonunda cevap verebildi. "Bade merhaba. Ben Burak," dedi hafif titreyen sesi ile. Açıkçası ne diyeceğini de bilmiyordu.
bade duyduğu isimle gözleri kocaman açıldı. Bu Burak o Burak mıydı acaba? Başka hangi Burak olacaktı ki salak Bade. "Burak? Şey olan Burak mı?" şaşırdığı sesine yansımıştı. Hem de çok.
Burak kısık bir kahkaha attı. "Evet şey olan Burak." Sonra derin bir nefes alıp verdi. "Ben okulun önündeyim Bade. Çıkış kapısının orada. Sen neredesin?""Okulda."
"Tamam, bana konum atabilir misin? Seni görmek istiyorum."
Bade yanındakilere baktı. "Burak, ne istiyorsun benden ya? İşim var."
"Konuşmak. Konuşmak istiyorum Bade. Lütfen konum atar mısın?" sesi sabırsızdı.Bade bir iki saniye duraksadı ve sonra ani bir şekilde "Geliyorum. Bekle!" deyip, kapattı. Arkadaşlarının yanından ayrılıp, çıkışa doğru yürümeye başladı. Ne işi vardı ki burada? Neden gelmişti? İşi vardır, kesin; diye düşündü. Onun için gelecek değildi ya. "Of ya!" saçlarını geriye attı.
Çıkışa vardığında adamı arabanın kapısına yaslanmış, ellerini de cebine koymuş bir şekilde buldu. Bu hali ile fazla davetkardı. Kızlar ona yiyecekmiş gibi bakıyorlardı. Onu görünce yana kıvrılan dudaklar ayrı bir olaydı. Apayrı bir şiir konusu... Başı gerçekten dertteydi bu adamla. Uzak durmalıydı ondan. Evet uzak dursa sorun olmazdı.
"Hoş geldiniz," dedi mesafeli bir şekilde elini uzatarak. -Evet Bade iyi gidiyorsun. İşte böyle kızım.
Burak bir an etrafına bakındı, "diniz? Etrafta kendimden başka kimseyi göremedim. Kim kim hoşgeldik?"
Kız kaşlarını havaya kaldırdı çünkü adamın dediğini anlamamıştı. Burak kızın bu haline gülümsedi ve Bade'yi belinden tutup kendine çekerek yanağına bir öpücük kondurdu.
"Hoşbuldum Bade," dedi kulağına fısıldayarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BADE'M / TUTKU SERİSİ II - FİNAL
RomanceGeçmişten gelen ve geleceğe açılan koca bir yara... Masum olan bir kızla masum olmayan bir başlangıç... Bu hikayedeki tek suçsuz olan AŞK'tı ve tüm günah tutkudaydı. Tutkunun sürüklediği bir mecburiyet, küçücük bir varlığın başlattığı bir evlilik...