28.BÖLÜM - MASUM BİR BAŞLANGIÇ VERDİM AVUÇLARINA

20.9K 1.4K 118
                                    


"Çıkmıyor maşallah o evden, fark ettin mi Bade? Hep oradalar."

Bade dudaklarını birleştirmiş, gülmemeye çalışıyor bir yandan da adamın kravatını bağlıyordu.

"Yani görmüyorum sanki ben. Ama bebek bir doğsun görür o. Göstermeyeceğim bebeğimi ona."

Bade başını sağa sola sallayınca, "Sen de sallama o başını!" diye çıkıştı, "O ne demek? Saçmalıyor muyum ben?"

Bade derin derin nefesler alıyordu. Sonra da adamdan uzaklaşarak ona baktı, "Burak farkında mısın, Pars'tan babamı kıskanıyorsun. Sence de saçma değil mi?"

Burak yüzünü buruşturdu, "Ne kıskanması Allah aşkına, ne kıskanacağım babanı? Banane. Yani yarın öbür gün bebek olunca kıymete bindirmesin bizi." Sonra aklına bir şey gelmiş gibi geri döndü, "Hem Pars onun damadı mı? Değil. Benim onun damadı ben. Ne o öyle, her gün ordalar? Ama söyleyim mi, annen de az değil. Benim o irmikli tatlıyı sevdiğimi biliyor, gitmiş Pars'a da yapmış."

Bade patlama noktasındaydı, "Burak sana da yapıyor. Ayrıca Allah aşkına, tesadüf oldu iki akşam üst üste gittiler. Her gün orada değiller. Sen de ortamdaydın."

"Ya lütfen bana babanı savunma!" Bade adama gözlerini devirip, giyinme odasından çıktı. "Devirme o gözleri, devirme kocaya!" diye bağırdı kadının arkasından.

Bade'nin karnına bir ağrı girince "Ah..." diyerek kapı pervazına tutundu.

Burak olduğu yerde kalakalmış ve Bade yere çöktüğünde de, bacaklarından akan sıvıyı gördüğünde de yerinden kıpırdayamamıştı. Sadece "Bade..." diye fısıldadı.

Bir iki dakika sonra Bade "Burak yardım et!" diye bağırdığında, Burak'ın algıları açıldı ve kadının yanına koştu.

"Bade, bebeğim."

"Do-doğum baş-başladı." Yutkundu ve derin nefesler aldı. "Dok-doktoru ara-aramalısın."

Burak kadına dokunamıyordu bile, "Tamam, sakin ol. Derin nefesler al sen. Düşünme, konsantre ol." Kapı çaldığında da resmen küfretmişti gelene.

"Sev-Sevdalar gel-geldi."

Bade'nin son kurduğu cümle buydu, gerisi sadece çığlık ve bağırmalardı. Burak en sonunda tüm cesaretini toplayıp, kadını kucağına alarak kapıya koştu. Kapıyı tek eli ile açtığında Karahan ve Sevda ona korkuyla baktılar.

"Doğum başladı!"

Karahan kaşlarını çattı, "Ne demek o?"

"Vaktimiz yok Karahan suyu geldi."

Karahan saatine baktı, "Kaç dakikada bir geliyor sancı?" Bade sadece bağırınca, "Bade bana yardımcı olman lazım!" diyerek kadını uyardı.

"Ağrıdan duramıyor. Arabanın kapısını açın-"

"Vaktimiz olmayabilir," dedi Karahan ve kadını kendi kucağına alıp içeri geçti. "Sevda arabadan çantamı getir."

Burak kaşlarını çattı, "Manyak mısın oğlum, sen mi doğurtacaksın karımı?"

Karahan adama baktı ve ona "Beğenmiyorsan sen doğurt. Başka seçeneğin var mı?" diye çıkıştı, sonra da "Böyle bakma da yardımcı ol, çarşaf getir!" dedi adama bağırarak. Burak gidince de Bade'ye döndü. Gözlerindeki korkuyu görünce onu sakinleştirmek için gülümsedi, "Başaracağız Bade Şimşek. Tamam mı? Sadece bana yardımcı ol. Ben her şeyi halledeceğim. Sen Ecrin ile Cem'in kızı Burak'ın da eşisin, yapabilirsin!" dedi ona güven ve cesaret vermek ister gibi.

BADE'M / TUTKU SERİSİ II - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin