Keyifli okumalar. 💕
🌸19. BÖLÜM🌸
Daha önce bu kadar öfkelendiği bir an olmuş muydu hiç bilmiyordu. Şu anki hâli "burnundan solumak" deyiminin sözlükteki en net karşılığıydı.
Her şeye hazırlıklı olduğunu düşünürdü hep. Lâkin hayatı boyunca bir şeye hazırlıksız olarak yakalacağını bir an varsa o da şu an olmalıydı.
Güney Öztürk'e deli oluyordu! Hem de tam anlamıyla...
Hayatlarına zorla girmiş, istilâ etmişti. Ve şimdi de utanmadan şahsını ve ekibini saf dışı bırakıp tek başına tehlikenin kucağına atılmak gibi bir aptallığa girişiyordu. Üstelik buna itiraz etmeye hakkı bile yoktu!
Düşüncelere daldığı için baş komiserinin sözleri çok derinlerden geliyordu ve bir kısmını kaçırmıştı. Ancak kendini dinlemeye zorlayıp son cümleleri anladı.
"O halde karar verilmiştir. Şimdi çıkabilirsiniz," emrini de ikiletmeden yerine getirip odayı hızla terk etti.
Yumrukları sıkılmış, çenesi iyice kasılmıştı. Kapıyı sertçe çarptığını fark edemeyecek kadar kendinden geçmişti.
Onun bu haline anlam veremeyen Sinem de peşinden gitti.
Yağız ve Güney sona kalmıştı.
Dışarı çıkarken Yağız kısık bir sesle "Hemen hazırlıklara başlamalıyız," dedi.
Güney, Sami baş komiserden sonra bir kişinin daha kendisini desteklemesine şaşırmıştı. Yağız'dan da ekip arkadaşlarının verdiği tepkiye katılmasını bekliyordu.
"Çok ilginç."
"İlginç olan ne?"
Başıyla Sinem ve Kuzey'i gösterdi. "Onlarla aynı fikirde değilsin!"
Gülümserken bembeyaz dişlerini ortaya çıkardı. Gülümsemesi oldukça çekiciydi. "Onların bir fikri mi var?"
Aklı karıştı. "Yok mu? En başından beri bu vakaya karışmamı istemiyorlar? Varlığımı reddediyorlar."
Bakışlarını hemen hemen on on beş metre uzaklarında olan Kuzey'e ve onu sakinleştirmeye çalışan Sinem'e diken Yağız "Buna yok saymak demeyelim bence," diye mırıldandı. Kuzey'in tavrında yok saymaktan daha farklı bir şeyler olduğunu seziyordu. Kuzey Aras, her şeyden önce onun dostuydu ve onu tanıdığı günden beri ilk defa böyle bir şeye şahit oluyordu.
"Yaaa. Nee diyelim?"
"Endişe."
Yağız'ın tek kelimelik cevabına o kadar şaşırmıştı ki Kuzey'in ve Sinem'in ilgisini çekecek kadar yüksek bir sesle "Ne?" diye ciyakladı. Bütün dikkatli bakışların kendisine yöneldiğini fark edince ise kısık bir sesle devam etti. "Saçmalama. İnsanlar sevdikleri veya değer verdikleri kişiler için endişelenirler. Bu ikisinin beni sevdiğini veya değer verdiğini hiç sanmıyorum."
Dudaklarında bir tebessüm belirdi. "Haklısın. İkisi değil zaten."
"Anlayamadım?" Boş bakışlarla Yağız'a bakıp ne demek istediğini anlamaya çalıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bela Çiçeği (YENİ HİKAYE)
Romance"Sen tüm belaların arasında inadına açan bir çiçeksin. Bela çiçeğisin..." Tüm hakları saklıdır. İznim olmadan çoğaltılması halinde yasal işlemlere başvurulacaktır!