Herkese merhaba. Öncelikle geçmiş olsun dilekleriniz, anlayışınız, sabrınız ve desteğiniz için çok teşekkür ederim. Zor günler geçirdim, geçiriyorum. Ama bir şekilde hayata yeniden adapte olmaya çalışıyorum. Büyük şoklar büyük izler bırakıyor. Açılan hasar ömür boyu kalıcı sanırım. Kaybetme korkusunu eskiden beri yaşardım ama şu an bu had safhaya ulaştı. İstesem de aklımdan çıkarıp atamıyorum. Sürekli bir korku, endişe halindeyim.
Diyeceğim o ki Allah bizi sevdiklerimizle imtihan etmesin. Çünkü bu yük o kadar ağır ki bazen kaldıramayacağımı düşünüyorum. Sevdiklerimiz hayattayken onların kıymetini daha çok bilelim, üzmemeye çalışalım. Değer bilmek için çok geç kalmayalım.
Biraz içimi dökmek istedim. Umarım başınızı ağrıtmamışımdır.
Son olarak kusurlarım için affınıza sığınarak keyifli okumalar diliyorum. 💞
🌸26. BÖLÜM🌸
İnsanın uykusunun en tatlı yerinde uyandırılması kadar acı verici bir şey daha varsa o da insanın uykusunun en tatlı yerinde hunharca, barbarca, vahşice uyandırılmasıdır.Başımdan aşağı dökülen soğuk suya çığlıklar atarak eşlik ederken yataktan hızlıca zıplayıp aşağı atladım.
Saldırganı görebilmek için yüzümü kuruluyor bir taraftan da saldırı pozisyonumu almaya çalışıyordum.
O an hafif bir kıkırtı duyunca başımı kaldırıp karşımdakine baktım ve "Ne oluyor ya?" diye cırladım.
Tabii bu arada saldırganım halime katıla katıla gülmeye devam ediyordu. Ek olarak da "Uyandırma servisi," diyerek dalga geçmeyi ihmal etmiyordu.
Soğuk suya rağmen tamamen uyanık hale gelmem biraz zaman aldı. Her manada bir uyanış yaşadığımda ise tepkim gecikmedi."Yok artık anne ya! Delirdin mi sen? Ne yapıyorsun?"
Öfkemi hiç önemsemeyerek pişkin pişkin "Ne olacak? O kadar işimin arasında birde seni uyandırıyorum işte," dedi.
Tam da annemden beklediğim bir hareketti.
Burnumdan soluyordum. "Beni uyandırıyorsun," diyerek söylediklerini tekrarladım. Dişlerimi sıkıp "Peki bunun için daha normal bir yol bulamadın mı?" diye sordum.
Hem yastığımla aramdaki derin aşkı bu şekilde bitirdiği hem de benimle açıkça alay ettiği için ona fazlasıyla kızgındım.
"Denedim ama işe yaramadı," diyerek açıklamada bulundu. Hâlâ gülmeye devam ediyordu.
Kaşlarım hiç cımbız yüzü görmemiş gibi kendiliğinden çatıldı. "İşe yarayana kadar bekleseydin o zaman! Ya da hiç bulaşmayıp kaderime terk etseydin!"
Söylediklerimi onaylamadığını göstermek için başını sağa sola salladı. "Ne işe yarayıp yaramayacağını bekleyecek kadar zamanım var ne de bulaşmadan durabilirim."
Zaten çoğunlukla beni onaylamazdı. O yüzden hiç alınmayıp itiraz etmeye devam ettim.
"Yani illaki sana hayatı dar etmem gerekiyor yoksa rahat nefes alamıyorum mu diyorsun?"
![](https://img.wattpad.com/cover/62457113-288-k944834.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bela Çiçeği (YENİ HİKAYE)
Romance"Sen tüm belaların arasında inadına açan bir çiçeksin. Bela çiçeğisin..." Tüm hakları saklıdır. İznim olmadan çoğaltılması halinde yasal işlemlere başvurulacaktır!