8. Bölüm

715 34 2
                                    

Gözlerime gelen güneş ışığıyla uyandım. Oda çok yabancı gelmişti. Zaten öyleydi. Yarın son günüm olduğu aklıma geldi. Ne yapacaktım. Nereden para bulacaktım. Neyse diyerek kalktım yataktan. Lavaboya girip elimi yüzümü yıkadım. Biraz sahil kenarına gitmeye karar verdim. Üstümü giyip hemen otelden çıktım. Sahil kenarında bir banka oturdum. Çantamdan kitabımı çıkarıp okumaya başladım.

Kitabı bitirmiştim. Hava kararmıştı. Oturduğum yerden kalkarak yavaş yavaş otele doğru yürümeye başladım. Otele geçmeden markete uğrayıp yiyecek birşeyler aldım. Otele geçtim ve odama girdim. Yatağa oturup televizyonu açtım ve aldıklarımı yemeye başladım. Uykum geldiğinde üstümü değiştirip uyudum.

Uyandığımda saat daha çok erkendi. Nereye gideceğimi bilmiyordum. Eşyalarımı yavaş yavaş toplamaya başladım. Odadan çıktım ve aşağı indim. Anahtarı teslim ettikten sonra dışarı çıktım. Dışarıda bir adet Aras gördüm. Ne işi vardı ki burada. Yanına gittim. Yüzüne bakarak konuşmaya başladım. "Neden buradasın?" dedim. "Seni almaya geldim" dedi. "Neden?" diye sordum. "Paranın olmadığını ve kalacak yerin olmadığını biliyorum" dedi. Ağzım şaşkınlıkla açılırken "Nerden biliyorsun?" diye sordum. "Hadi çok soru sorma da bin arabaya" dedi. Ona itaat ederek arabaya bindim. Aras arabayı çalıştırdı. Uykum vardı. Başımı cama yasladım. Arabanın hareketi uykumu getiriyordu. Gözlerimi kapattım.

Gözlerimi açtığımda rahat bir yataktaydım. Bu eve 3. gelişimdi. Yataktan kalkarak lavaboya geçtim. Yüzümü yıkadıktan sonra aynada kendime baktım. Çok zayıflamıştım. İşimi bitirip odadan çıktım. Adımlarımı mutfağa yönelttim. Masa hazırlanmıştı ama Aras yoktu. Bir bardak su içtikten sonra masaya oturup Aras'ı beklemeye başladım. Adım sesleriyle başımı kaldırdım. Aras elindeki havluyla saçlarını kuruluyordu. Mutfağı onun kokusu doldurdu. Ona bakmaya devam ettiğimi anlayınca hemen gözlerimi kaçırdım. Karşıma oturarak "Neden başlamadın?" diye sordu. Gözlerine bakmadan "Seni bekledim" dedim. Yemeği yedikten sonra sandalyeden kalkmak üzereyken Aras'ın ismimi söylemesiyle geri oturdum. 'Ne var?' dercesine yüzüne baktım. "İstediğin kadar burada kalabilirsin. Zaten gördüğün gibi benden başka kimse yok" dedi. "Ben gitsem daha iyi olur" dedim. "Evim yok demiştin paranın da hepsini otele vermedin mi?" dedi. Olumlu anlamda başımı salladım. "Teşekkür ederim" dedim. Çok utanmıştım. Aras ayağa kalktı ve bana bakarak "Birşeye ihtiyacın olursa odamdayım" dedi ve gitti. Bende masayı topladım. Bulaşıkları makinaya yerleştirdim. Odaya çıktıktan sonra pencereden gözüken manzaraya bakmaya başladım. Bizim evin etrafı ağaçlarla doluydu. Sadece benim odamın penceresi giriş tarafına bakıyordu. Güldüm. Acı bir gülüştü bu. Yatağa uzandım ve gözlerimi kapattım. Hiçbir şey düşünmek istemiyordum. Sadece uyumak istiyordum. Ama uykum yoktu ki. Mutfağa inip birşeyler içmek istiyordum ama çekiniyordum. Kapıyı yavaşça açıp odadan çıktım. Parmak uçlarımda sessiz adımlar atıyordum. Mutfağa ulaştığımda ısıtıcıya suyu koydum ve kahveyi aramaya başladım. Dolaplara tek tek bakmaya başladım. Buldum ama yukarıdaydı ve ben yetişemiyordum. Parmak uçlarımda yükselip almaya çalıştım. Yine alamadım. Arkamda bir beden hissettim ve hemen dolaba ulaşan bir el gördüm. Arkamı döndüğümde Aras kahveyi elinde tutmuş bana bakıyordu. Çok fazla yakındık. Gözlerimi gözlerinden alamıyordum. O da aynı şekilde... Isıtıcının sesiyle kendime geldim. Elindeki kahveyi alıp "Teşekkür ederim" dedim. Başını salladı. "İçmek ister misin?" diye sordum. "Hayır" dedi. Su içti ve gitti. Ben de kahveyi içip odaya çıktım. Yatağa uzandığımda kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Yorum ve vote unutmayalım 😊😊

Yeşil Kiraz 🍒Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin