16 ~ KALABALIĞA KARIŞAN CÜMLELER

921 85 30
                                    

Selam Bebetolarım 💕 Hazır misafirliğe gelmişim, canım da sıkılıyor. Bölüm yazayım dedim. Tabii şarjım %5 ama 😅

Bölüm Şarkısı; BUMKEY- When I see you

"Kazanana ne var?" diye sordu Merve. Salonun ortasındaki küçük sehpada karşı karşıya Samet ve Kadir oturuyordu. Sağ ellerini sert bir şekilde birleştirmişlerdi. Bilek güreşi yapacaklardı.

Merve de onlara hakemlik yapıyordu.

"Kazanan kaybedene 50 TL versin." dedi Kadir. Ne dediğinin farkında mıydı?

"Kaybedenin kazanana vermesi gerekmiyor muydu?" dedi Merve.

"Herkes kazanabilir. Ama kaybetmek de bir sanat işidir." Bense hafif kaşlarımı çatmış merakla ne yapacaklarına bakıyordum.

"Nasıl yani?"

"Oyunu tersten alacağız. Bak şimd-"

"Tamam! Tamam! Ben anladım bu zekası geri arkadaşımızı. Oyuna başlayalım."

Merve başını sallayıp oyunu başlattı. Ne yapacaklarını o da anlamamıştı.

"Baş-la!"

Kadir tuttuğu eli kendi tarafına çekmeye çalışırken Samet de onun gözlerine küçük bir rekabet hissiyatıyla bakmış Kadir'in elini kendi tarafına doğru çekmeye başlamıştı.

Yenilmeye çalışıyorlardı.

Kadir bu kafayı derslerde çalışıyorsaydı daha iyi olmaz mıydı?

Onlar kendi aralarında oynarken uzandığım koltukta tavana baktım. Görkem hemen yanımda koltuğa sırtını dayamış yerde oturuyordu. Yine elinde telefon vardı.

Her ne kadar dün yaptığım egzersizden dolayı karın ve bacak kaslarım feci bir şekilde ağrısa da, koltukta döndüm ve kafamı Görkem'in omzuna koydum ve bacaklarımı duvara dayadım canım sıkılıyordu.

Her zaman böyle değil miydi? Görkem telefonla bir bütün olurdu. Ben onun yanında pineklerdim. Diğer üçü kendi halinde takılırdı.

"Görkem..." dedi hafif ağlamaklı bir şekilde.

"Hm?" diye bir mırıltı geldi hemen yanımdan.

"Karnım ağrıyor."

"Dolapta olacaktı bir paket."

"Ya! Ondan değil."

"Lavabonun yerini biliyorsun."

"Görkem! Benimle hiç ilgilenmiyorsun." dedim. Ardından bacaklarımı duvardan indirip koltukta doğruldum. Kolumu göğsümde birleştirmiştim.

Telefonunu indirip arkasını döndü ve bana baktı. "Neden ağrıyor karnın? Soğuk mu çarptı?"

Dudaklarımı büzüp "Dün şu kadınların fit olmak için yaptığı o egzersizleri yaptım bir saat. Ama hiçbir işe yaramadı. Üstelik karnım ve bacaklarım da çok acıyor."

"Fit mi olmak istiyorsun?"

"Birazcık canım sıkılmıştı."

"Pekala. Gel bakalım." dedi ardından koltuğun üzerindeki battaniyeyi alıp uzanmamı söyledi. Dediğini yaptım. O da battaniyeyi üzerime örtmüştü.

"Egzersizleri yapmadan önce ısınma hareketleri yapmalıydın." dedi yumuşak sesiyle ardından elini karnıma getirip yavaş hareketlerle yan taraflarına masaj yaptı.

"Sen ayağa kalkmaya bile üşenen birisin. Bir anda bir saatlik egzersiz yaparsan bu vücudunu zorlar. Fazla gelir." Yavaş yavaş ortalara geldi.

KİLİT - ZEMHERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin