19 ~ SONUNDA BENİMLE OLACAKSAN...

999 74 73
                                    

Bölüm Şarkısı: -EXO- CBX: For You (aşık oldum şarkıya. Çıldırcam 😝Ayrıca multideki performansta Xiumin'in o parıldayan gözlerini yerim çok tatlı 😍)

Haydi bölüme uçun 😘

Hava yavaş yavaş düzeliyordu. Önceleri yağan kardan eser kalmamıştı yollarda. Bazen yağmur yağsa da, montla dışarı çıkmamız gerekmiyordu en azından dışarı.

Hava kararmaya başlasa bile pek fazla rüzgar yoktu. Yağmur birazcık çitiliyordu, o kadar.

Derin bir nefes alıp camın önünden çekildim ve odamda bulunan puflardan birine oturdum. Dışarı çıkmak istiyordum ama üşeniyordum.

Görkem'le anlaşmıştık. Hava iyi olduğunda kediyi dışarı bırakacaktık. Onların evindeydi şu an kedim ve yanına gitmek istiyordum.

Görkem aşılarını kendisi yapsa da, yemeğini suyunu ona verse de Görkem'den daha çok seviyordum kedimi. Bizim eve getirmeme Yeliz Anne izin vermezdi ki.

Onu dışarı bırakamazdım. Hava iyi olmaya başlamıştı ve Görkem'le yaptığımız anlaşmaya uymam gerekiyordu.

"Gitsem mi?" diye düşündüm. Gidersem Görkem nasıl tepki verirdi. Okulda hiç konuşmamıştı benimle. Kulaklığını takmıştı çoğunlukla yaptığı gibi. Evde bana nasıl davranırdı?

"Kedimi görmek istiyorum." diye mızmızlandım ve puftan kendimi yere attım. Ona bir yer bulmak istiyordum.

Neden annem gitmişti ki? Eğer annem yanımda olsa belki de ona mızmızlanırdım, babama yalvarırdım.

Ama şimdi üvey ablam ve üvey annemle bunu yapamazdım. Çekiniyordum. İstemiyordum. Babamsa Yeliz Anne varken asla onaylamazdı.

Çok tüy dökermiş, masraflıymış... Hep kötü yönleri sıralar dururdu Yeliz Anne. Artık tanıyordum onu.

Kısa bir süre yerde depelendim sıkıntıyla. Kedimi görmek istiyordum.

Yarım saat bile sürmemiş, evden çıkmak için hazırlanmaya başlamıştım.

Yeliz Anne salonda oturmuş dergiye göz atıyordu, Sümeyra Abla ise masaya bilgisayarını kurmuş ders çalışıyordu. Onun gibi sıkılmadan çalışmak isterdim ama ne zaman kitabın kapağını açsam uyku ilacı gibi etki yapıyordu bende. Ne olduğunu anlamadan kendimi uyumuş buluyordum.

''Yeliz anne, ben dışarı çıkıyorum.'' dedim. 'Bana ne' dercesine tersleyeceğini bildiğim için dinlemeden hırkamı elime alıp kendimi dışarı attım. Yaranmaya çalışsam bile Yeliz anne yine bana karşı sert olacaktı. Bundan emindim, bu yüzden pek umursamamıştım dediklerini.

''Furkan'a şans vermeli miyim?'' diye düşündüm kendi kendime. Kötü kalpli biri olmadığını bilsem de, kötü işler üzerinde çalıştığı için ona iyi de diyemiyordum.

Sinirlendiğinde bu sinirini dışarıdan çıkaran biriydi. Yani beni kırmanın garantisini bana veremezdi.

Öte yandan bana karşı bir şeyler hissettiyse, değişebilirdi değil mi? Bana karşı davranışları, bakışları...

Sürekli aklımda kalacağına, ona bir şans vermeye karar verdim. Olmazsa sorun değildi. Bu ilişkinin bir adı yoktu sonuç olarak. Sadece deneyecektik onunla.

"Herşeyden önce kedime kalacak bir yer bulmalıyım." dedim kendi kendime. "Hem Bahar da seviyordur belki kedileri."

Bir kaç adımdan sonra sağ üstte yandığını hissettiğim ampulle durdum. "Furkan'ın yanında kalabilir, değil mi?"

KİLİT - ZEMHERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin