27.BÖLÜM

35.3K 1.4K 118
                                    


Güneş her zamanki gibi Garda'nın ardından ihtişamlı görünmesine rağmen yeterince ısıtmıyordu. Noel'den kalma soğuk hava etkisini göstermeye devam ediyordu. Atkısını boynuna dolarken birkaç güne havanın düzeleceğini umuyordu. Ara ara yağan kar dursa yeterdi onun için. Üç basamağı indiğinde onu karşılayan adamlara "Günaydın." dedi. Adamlar aynı şekilde karşılık verip gideceği yere bırakmayı teklif etse de Eda kabul etmedi. Takım elbiseli koruma kılıklı adamlarla dolaşmak hobileri arasında değildi. Sürücü koltuğuna geçtiğinde atkısını gevşetti. Arabayı çalıştırdı. Sabahın erken saatlerinde boş sokakları arabasıyla geçerken dün gece yaşadıklarını düşünmeden edemiyordu. Aklına geldikçe gülümsemesine engel olamıyordu. "Ah Gio..." derken kalbi pır pır atıyordu dün geceki gibi. Onu sevdiğini söyledikten sonra durdurulamamıştı adam. "Aniela uyurken biz işimize bakalım." demişti tam bir şapşal gibi. Beşiğin cibinliğini özenle kapatmış yataktan uzaklaştırmıştı. Sonra da dediğini yapmıştı.

Çok beklemişti Giovanni'nin bu hallerine dönmesini. Giovanni her kalbini kırdığında biraz daha azalmıştı ümidi. Hatta bir ara tamamen kesmişti o ümidi. Öyle çok kırmıştı ki kalbini! Olur olmaz laflar söylemişti. Yine de sabretmişti. Kaybettiği ümidine rağmen beklemişti. O kötü anları hatırlarken vazgeçti bundan. Şimdi mutluydu ya o yeterdi. Belki çok zor günler geçirmişti ama hepsi geride kalmıştı.

İstediği her şeyi almak üzere merkeze gelip büyük bir markete girdi. Uzun zamandır kullanılmayan evde bir çok eksik vardı. İhtiyaçlarını alıp sepete attı. Ela'nın su biberonunu Brescia'ya da unuttuklarından kızına da pembe kapaklı cam biberon takımı aldı. Uyanmış mıydı acaba?

Alışverişini aceleyle bitirip arabasına yerleşti. Dönüş yolunda radyoyu açtı. Birkaç kanalı gezdikten sonra duyduğu melodi ile durdu. İtalyanca'ya merak saldığı ilk zamanlarda bu parça babası tarafından önerilmişti. 1980'lerin hit parçalarından biri olduğunu yine babasından öğrenmişti.

Sesi biraz daha yükseltip eşlik etti. Bu şarkının sözlerine bayılıyordu. Mutluluk ancak bu şarkıdaki gibi tarif edilebilirdi.

Mutluluk, el ele tutuşarak uzun süre yürümektir.

Mutluluk, masum bakışındır insanların arasında,

Mutluluk, yakın durmaktır çocuklar gibi

La felicita felicita.

Mutluluk kuş tüyünden yastıktır,ırmağın akan suyudur,

Perde arkasında inen yağmurdur

Mutluluk barışmak için ışıkları kısmaktır.

La felicita felicita.

Mutluluk, sandviç ile bir kadeh şaraptır

Mutluluk, çekmeceye senin için bir not bırakmaktır

Mutluluk, istediğim kadar birlikte şarkı söylemektir

La felicita felicita.

Havada, halen mutluluk tadında bir düşünce gibi yayılan aşk şarkımızın olduğunu hisset.

Havada halen, mutluluk tadında bir gülümseme gibi yayılan daha sıcak güneş ışığını hisset.

Mutluluk sürpriz bir akşamdır,ışığın yandığı ve radyonun çalıştığı ..

Mutluluk, kalplerle dolu bir tebrik kartıdır.

Mutluluk, beklenmeyen bir telefondur.

Bana Git Deme(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin