12.BÖLÜM

31.8K 1.6K 87
                                    

Yolların olduğundan daha uzun geldiği dakikalardan sonra Giovanni arabadan hızla inip hastaneye koştu. Dolu asansörü beklemeden yeni doğan katına merdivenlerden koşarak çıkmaya başladı.

Antonio'nun iyi demesine rağmen bir de gözleriyle görmesi gerekiyordu.
O anın telaşlıyla Eda'yı Leo'ya emanet edip koşarak evden çıkmıştı Giovanni. Aldıkları hediye(!) açık bir tehditti. Hem de korkunç bir tehdit.

Her şey daha yeni başlıyor.

***

Leo arkadaşına içinden küfürler savururken Eda'yı sakinleştirmeye çalışıyordu. Giovanni ne diye onu götürmemişti ki sanki? Neymiş? Ayak bağı olurmuş. Bir de onunla uğraşıp zaman kaybedemezmiş. Sana emanet ediyorummuş. Karısını kendisine emanet etmek kurda kuzu emanet etmekle eş değerdi.

"Lütfen Leo biz de gidelim." dedi kadın ağlayarak. Yeni anne olmasına rağmen her bir hücresinde çocuğunun iyi olmama endişesini duyuyordu.

Leo kadının yaşlarını silerek "Arabam yanımda değil. " dedi.

"Yalan söylemeyin." diyen Emma genç adamın yalanını ortaya çıkardı.

Leo öfkeyle gözlerini Emma'ya çevirdikten sonra elini pantolonunun cebine atıp anahtarı çıkardı.
Eda o an gideceklerini sanıp sevindi.

Ancak Leo anahtarı Emma'ya fırlattı. "Artık yalan değil. Arabayı al ve git." diye bağırdı.  Bu fırsatı kaçırmadı Emma. O muhteşem arabayı elbette hemen kabul edecekti. "Emriniz benim için şereftir Bay Moretti. Hoşçakalın." diyerek çıktı evden.

Leo sonunda o kızdan kurtulduktan sonra Eda'yı odasına götürdü. Ağlamak onu güçsüzleştirmişti. Yeni doğum yapmış kadın sancıları da baş gösterince mayıştı. Gözündeki yaşlarla uyuyakaldı.

***

Giovanni camın ardından bebeğini görmüştü. Çok şükür, iyiydi. Ama Giovanni artık bebeğini uzaktan izlemek değil kucağına almak istiyordu.

İçerideki hemşireyi önemsemeden içeri girdi. Hemşire çıkması için uyarıda bulundu ancak dinlemedi.
"Bebeğimi kucağıma ver." dedi. Sesi kesindi. Hiçbir itirazı kabul etmeyecekti.

Hemşire "Şu an için mümkün değil." dedi.

"Mümkün değilse, mümkün hale getir. Bunun okulunu sen okudun."

Hemşirenin "Çıkar mısınız ?" demesine aldırmadan kuvöze kadar geldi Giovanni. Ne olacağını düşünmeden eğilip bebeğini tutacağı sırada kontrol için gelen doktorun "Siz delirdiniz mi?" diyen sesini duydu. Giovanni duymazdan gelip işine devam edecekken doktor engelledi.

"Siz bekleyin ben onu alıp sizin kucağınıza vereceğim."

Bununla beraber Giovanni birkaç adım geriledi. Doktor birkaç şey yaptıktan sonra bebeği dikkatle kaldırdı. Doktor nasıl tutması gerektiğini anlattıktan sonra bebeği Giovanni'nin kollarına bıraktı.

Giovanni bebeğini kucağında hissettiği ilk an gözünden akan bir damla yaşa engel olamadı. O bir damla göz yaşı içinde çok fazla anlam taşıyordu. Babaydı. Koruması için tanrı ona bir melek göndermişti. Giovanni kolları arasındaki bu meleği ömrü boyunca koruyacaktı. Onun saçının tek bir teline zarar gelmemesi için yaşayacaktı bundan sonraki hayatında.

Gözlerini bebeğinden ayırmadan "Dışarı çıkar mısınız? Kızımla yalnız kalmak istiyorum." diyince doktor beş dakika izin verdiğini söyleyip hemşireyle birlikte çıktı.

Giovanni nefes almadan bebeğini izliyordu. Minicikti. Oyuncak bir bebek kadardı. Saçları belli belirsiz sarıydı. Ne yazık ki kendisine benzememişti. Ama gözleri... Onları hiç görememişti. "Gözlerini babana göster, bebeğim. Ben buradayım." diye fısıldadı bebeğine doğru. Bebek ise dudaklarını büzmüş hala uyuyordu.

Bana Git Deme(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin