100 letters | dramione

letter eighteen | day twelve

mektup on sekiz | gün on iki

Yazarın Bakış Açısından:

Ortak dersleri İksir olan Gryffindor ve Slytherin'ler, her zamanki gibi bir yarış içerisindeydiler. Gryffindor'lular büyük bir hırsla iksirlerini yaparken, Slytherin'liler ise onlara laf çakmaktan başka pek bir şey yapmıyorlardı.

Sınıfın tam ortasındaki masada oturan Hermione, önündeki kitaba bakarak iksirini yapmaya çalışıyordu. Başarılı olduğu söylenemezdi, bedeni sınıftaydı ama aklı hâlâ mektuplardaydı. Özellikle en sonki mektuplar...

Sınıfta bir patlama sesi duyulduğunda Hermione yerinde hafifçe sıçradı. Gelen sese doğru kafasını çevirip baktığında o gözlerle karşılaştı. Son mektuplardan sonra karşılaşmak istemeyeceği gri-mavi gözler...

Kafasını hızlı bir şekilde önündeki kitaba çevirdi. Ne hissedeceğini bilmiyordu. Şimdiye kadar ona her zaman hakaret eden bir çocuğun şimdi özür dilemesi saçma ve imkansız geliyordu. Aslında öyle değildi ama o kişi Draco Malfoy olunca böyle düşünüyordu.

Hislerinde samimi mi?

Bu da mı bir oyun?

Ona inanmalı mıyım?

Hermione'nin aklından bu sorular geçerken, Draco da aynı durumdaydı.

Hermione'nin ne düşündüğünü merak ediyordu. Duygularında ciddi olduğunu belli etmek istiyordu.

Draco önündeki deftere bakarak düşünüyordu. Sonrasında siyah tüyünü alarak deftere yazmaya başladı. Yazmayı bitirdikten sonra kâğıdın arkasını çevirerek saçma şeyler çizmeye başladı. Dıştan önemsiz görünmesi için yapmıştı bunu.

Kağıttan küçük bir kuş yaparak kimsenin dikkatini çekmeden kâğıttan kuşu Hermione'ye gönderdi.

Hermione önüne gelen kâğıdı görünce hemen alarak cübbesinin cebine koydu.

Ders bittiğinde Hermione arkadaşlarını beklemeden tuvalete giderek bir kabine girdi ve hemen kâğıdı açtı.

17.10.1996

Seni zorlamak istemiyorum ama... Dayanamıyorum. Aklından geçenleri bilmek istiyorum. Aslında tahmin edebiliyorum, bana güvenmiyorsun. Güvensen bile terk edilmekten korkuyorsun.

Sana zaman veriyorum, Hermione. Gerçekten ciddi olduğumu görmeni istiyorum. Hemen her şeyin yoluna girmesini beklemedim hiçbir zaman.

Bekledim, bekliyorum, bekleyeceğim...

D. M.