Öncelikle burayı okuyunuz; Ha Neul'u büyüttüm. EVET! Çünkü Ha Neul'u daha fazla hikayeye sokmak istiyorum. Yani minik kızımın tek yaptığı kucakta kucağa gezmek ve gülümsemek? O yüzden Ha Neul'u büyüttüm ama olaylar değişmedi. Jin ve Tae'nin arası hâlâ aynı yani.
Ve karşınızda Kim Ha Neul;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Baba!" diye koşmaya başladı Ha Neul. Hoseok, minik kızın peşinden koşup garip sesler çıkarıyordu.
"Ha Neul'u korkutma diye kaç kere diyeceğim sana?" dedi Jin eğilip Ha Neul'u kucağına alırken. "Kalp krizi geçirse ne olacak?"
"Yuh artık." dedi Hoseok. "Ha Neul istedi bunu hem?"
"Kes ve Jimin'e yardım et. Bahçeyi hazırlayın." dedi ve Ha Neul'un yanağına sulu bir öpücük kondurdu. Bugün Ha Neul üç yaşına girecekti.
"Tata?" dedi Ha Neul babasının omzuna yatarken. Taehyung hediye almak için evden çıkalı baya olmuştu ama hala gelmemişti. Onunla birlikte Yoongi ve Jungkook'ta gitmişti.
"Tata sana cici almaya gitmiş." dedi Jin. Küçük kızı gün geçtikçe daha da güzelleşiyordu ve onu ısırmamak için elinden geleni yapıyordu genç adam. Ama pek başarılı olduğu söylenemezdi. Arada minik ellerini ısırıyordu kızının.
