Arkadya başkentinde karmaşa dolu bir gün düzinelerce muhafız sokaklarda koşul köşe bucak her yeri arıyor. Arkadya kralı Akron sinirden kıpkırmızı kesilmiş. Elini tahtın kenarına vurup hiddetle nasıl oldu da üç kişi sarayın güvenlik ekibini dağıtıp içeri girdi buda yetmezmiş gibi saray hazinesine girdiler.
Sadan merak etmeyin efendin onlar elini bir şeye atamadan adamlarımız yetişip onlara kovalamaya başladılar.
Şehrin tüm girişleri kapandı .
Şuan şehirdeki tüm avcılar ve muhafızlar karış karış onları arıyorlar yakalanmaları an meselesi .
Akron sence sarayın hazinesine kadar giren kişiler kaçmak içinde bir yol bulmuş olamazlar mı .
Bu sırada 30 kişilik bir avcı grubu ara sokaklara girdiklerinde hızla koşan üç kişiyi fark ettiler .
Avcıların komutanı durun diye bağırınca arkalarına bile dönmeyip koşmaya devam ettiler .
Üçlü şehir sakinlerinin arasında kisarak kalabalığa karışınca nereye bakacaklarını şaşırdılar.
Koca kalabalığı yarıp etrafa bakındılar. Asil halk böyle bir muamele karşısında çok rahatsız olmuşlardı. Bir yandan da korkuya kapılmışlardı. Hiçbir yerde yoklardı. Komutan lanet olsun tam onları bulmuştuk.
Etrafa bakmaya devam etti .
O anda büyük bir malikanenin çitlerin atlayanları görüp . İşte oradalar acele edin malikânenin içine girdiler .
Hise lanet olsun bizi fark ettiler .
Persa malikanenin etrafını sarıyorlar.
Lida etrafına baktı . Malikanenin hizmetçileri korkuyla kaçırıyorlardı.
Hise işte şurada açık bir pencere var .
Pencereden içeri atladılar.
Hise etrafa baktı ortada etrafı yükle çevrili büyük bir yatak.
Etrafdaki eşyalar ona bir kızın odasını anımsatıyordu. Hise daha dikkatli bir şekilde bakınca yatakta uyumakta olan genç kızı fark etti .
Uzun sarı saçlı beyaz tenli bir kız saçları sanki altında yapılma gibi parlak .
Sesleri duyan genç kız gözleriniaçıp etrafa baktı tulun arkasında birkaç kişi vardı. Korkuyla yerinden zıpladı.
Bağırarak burada ne arıyorsunuz siz dedi .
Hise kolundan yakalayıp kendine doğru çekti ve elindeki bıçağı boynuna dayayıp sessiz ol yoksa söyleyeceğin diğer kelime son sözlerin olur beni anladım mı .
Hise kızın masmavi gözlerine baktı.
Korkmuş bir ifade bekliyordu ama korkuya dair en ufak bir şey yoktu .
Aksına öfke hakimdi .
Genç kız beni korkuttuğunu mu sanıyorsun pislik . Siz benim kimin kızı olduğumu biliyor musunuz .
Ben maliye bakanın kızıyım.
Eğer kılıma bir zarar gelirse bu şehirden canlı çıkamazsınız.
Bu tehdit belki başkalarının üzerinde etkili olabilirdi ama biraz önce saray hazine girip yüzlerce askerle dönüştükten sonra buraya kadar gelen kişiler için bu hicbir şey ifade etmiyor .
Hise karnını tutup gülmeye başladı.
Diğerlerine dönüp giriyor musunuz bizi tehdit ediyor acaba teslim mi olsak .
Genç kızın boğazına sarılıp hafifçe sıkarak beni korkutmak için daha fazlasına ihtiyacın var genç hanım.
Tek eliyle onu havaya kaldırmıştı.
Genç küçük bir kuş gibi elinde çırpınırken Persa bu kadarı yeter Hise o bir kadın sence de bu kadarı biraz fazla değil mi .
Sesinde öfke vardı.
Hise genç kızı yere bıraktı. Ağrıyan boğazını oluşturup öksürüyordu.
Hise hayır onu öldürmeyeceğim burası maliye bakanının evi bu da onun kızı.
Sanırım bugün şanslı günümdeyim. Dizce burdan çıkmak için onun kadar iyi bir rehine bulabilir mıyız . Varış noktamıza az kaldı.
Oraya kadar bize eşlik ederse kurtulabiliriz .
