ASİL AŞKLAR ❤ AŞK SERİSİ I - FİNAL

12.BÖLÜM - PLANLAR... PLANLAR VE PLANLAR

UZUN ZAMAN OLDU AMA UZUN BİR BÖLÜMLE TELAFİ EDİYORUM =) YAZARKEN EĞLENDİĞİM BİR BÖLÜM OLDU, UMARIM SİZ DE OKURKEN AYNI KEYFİ ALIRSINIZ. =) ÖPÜLDÜNÜZ.

Balım, Eymen ve Gurur balkonda çekirdek çitleyerek homurdanıyorlardı.
“Ay takmış ‘benimle yaşa’ diye.”
Gurur ağzındaki çekirdeğin kabuğunu fırlattı. “Söyle ona Gurur seninle yaşarmış.” Derken tehditkar bir şekilde başını aşağı yukarı salladı. “Hatta seninle aynı odayı da paylaşırmış de.” Balım gözlerini devirdi. “Devirme o gözleri, ben ciddiyim, de sen bunları ona. O anlar. Hatta ebesini de çağırsın. Üçümüz kalırız o odada.”

Eymen kahkaha attı. “Ne de kibar sövüyon adamın ebesine.”
“Her zaman ki halim, kibar salon beyefendisiyim ben.”
Balım ağzındaki çekirdek kabuğunu adama fırlattı. “Pabucumun beyefendisi. Maşallah, serserilikte madalya alırsın be."

Gurur üzerinden sirkeledi çekirdek kabuğunu. “Çirkinleşme be! İğrenç iğrenç hareketler. Git Asil beyefendiye tükür.”
Gurur’u takmadan konuştu Balım “Bana ‘seni hiç bırakmayacağım, ayrılık kelimesini çıkar aklından’ dedi. Ne demek bu?” merakla gözlerini Eymen’e dikti.
Eymen sakin bir tonda “Yakında evlenme teklifi gelir. Kesin niyeti o.” Dedi.

Balım öksürmeye başladı. “Deme? Ciddi misin lan?”
Eymen “Yok ne? Ömür boyu böyle mi takılacaksınız?”
Balım aptal aptal sırıttı. “Vay be? Tek taş da alır mı?”
Gurur araya girdi bu sefer. “He alır. Kalçam kadar büyük ve onun gibi taş bir tane alır.”

Balım yüzünü buruşturdu. “Lan yemin ederim tüm bu kabukları başından aşağı atacağım. Seni de görürüz. Dersin bana ‘Balımcık gel tektaş seç bana’ diye,” sesini de ağlamaklı yaptı.
“Benim işim olmaz öyle şeylerle kızım. Benim zaten tektaş. Hem tekim, hem taş gibi herifim.”

Eymen ile Balım ona iğrenerek baktılar. Gurur ise omuz silkip, kendi kendine kahkaha attı. “Ne be? Bence gayet güzeldi.”
“Sen yine de ilişkinizin sağlıklı seyri için Asel’in önünde espri yapma.” Dedi Eymen başını sağa sola sallarken. Araya giren sessizliğin ardından, Gurur homurdandı.

“Konseri varmış. Solo çalacakmış hanımefendi.”
Balım gülümsedi. “Ya ne güzel. Bizde gideriz izlemeye.”
Gurur parmakları ile burnunu sıktı.
“Sen nasıl bir halde çaldığını biliyor musun?” telefonunu çıkardı ve resmi gösterdi. “Bak şuna? Böyle sanat mı olur lan? Sıçayım böyle müziğin içine.”

Balım ayıplar gibi baktı adama “Serseri.” Fotoğrafa baktı. “Bence çok seksi. Ama ne anlar senin gibi hödük sanattan. Darbuka mı çalacaktı kız?” Dedi beğeni dolu bakışlarla.
Gurur öfkelendi. “Ya bak ya, kız bile seksi buluyorsa, oradaki erkeklerin düşüncelerini bilmek bile istemiyorum. Hem gitarın nesi var. Gitar çalaydı ya.”
“Ya saçmalama oğlum ya. Sanat bu sanat.”
“Si-sitem ederim ben böyle sanata.”
Balım yanındaki yastığı adama savurdu.

Eymen onları takmadan kederli bir sesle mırıldandı “Eve almadı beni.”
Gurur ile Balım Eymen’e soru işareti ile bakınca devam etti. “Hayal. Eve bıraktım demin onu, kendini henüz hazır hissetmiyormuş. Dersin ilk birlikte kalışımız. Yok yani ‘yavaş gidelim’ diye bir kelime bulmuşlar abi, ha bire onu deyip duruyorlar.”
Gurur da aynı şekilde ona katıldı. “Al benden de o kadar. Yavaş gidelim ne arkadaş? Araba mıyım lan ben? İyi vitese de tak bari.”

“Hiç!” dedi Balım onlarla dalga geçerek. “Yani, saçmaymış bencede. Ben de Asil’ime diyorum ‘yavaş gidelim’. Demem bundan sonra. Bas gaza Asil bas gaza, diye şarkı da söylerim. Vitese de takarım-”

Eymen’le Gurur aynı anda “Yavaş!” diye bağırdı.
“E karar verin. Yavaş mı hızlı mı?” sesi masum bir kız gibi çıkmıştı.
Gurur kendini beğenmiş bir tavırla konuştu. “Kızım sen bizim kardeşimizsin.”