17.BÖLÜM - SÜRPRİZİN DİBİ

9.1K 928 201
                                    

ve Gurur çıtayı uzaya çıkarır =)

Asel gözlerini açtı. Bedenini esnetti. Annesinin sesini duyunca yüzü ekşidi. Anlaşılan Balım’la abisinin nişanlandığını öğrenmişti. Tam kalkacağı an yan tarafta bir ayıcık, kucağında bir buket çiçek gördü. Notu eline aldı, gülümseyerek okudu.

Öyle anlar gelir ki, bugüne kadar söylediğin her şeyi, o anları getiren kişi sana bir bir yutturur. İyi ki geldin en güzel sabahım.
Gününün her anı aydın, gözlerinin her çizgisinde mutluluğun izleri olsun. Seni seviyorum.”

Asel ayıcığa sarılıp, yataktan mutlulukla çıktı. Abisine vermiştir kesin. Ne düşünceli adam. Diye mırıldandı.
Banyoya girdiğinde lavabonun içi ve jakuzisi çiçeklerle doluydu, aynada da bir not daha.

Asel, bal demektir. Bugün balın özü ile güne başla istedim...”

Gülüşü daha da derinleşti. “Deli ya.” Banyodaki işi bitince, yüzünü kurulayıp, giyinme odasına geçti. Dolabını açması ile üstüne çiçekler döküldü. Asel kahkaha attı. Kapağındaki notu eline aldı.

Çiçekler sana çok yakışacaktır eminim...”

Dolabında bir tane elbise asılmıştı. Çiçekliydi. Eline aldı ve giyindi.
“Elbiselerim nerede ki acaba?” bir an tırstı, hemen diğer dolabını açtı. Neyseki bu tarafa koyulmuştu hepsi. Orada da bir not vardı.

Diğer tarafı aç...”

Kahkaha attı. Tedbirliydi de.
Giyinip, evden sessizce çıktı. Annesine yakalanmak istemiyordu. Arabasını gördüğünde kaşlarını çattı. Kapıyı açtı, sadece oturacağı yer boştu, bütün araba çiçek doluydu.
“Deli misin be adam...”
Yine bir not...

“Mesaj attığım adrese sürün bayan.”

“Emredersiniz,” dedi gülerek ve o an telefonuna gelen mesajla harekete geçti. Yakında bir adresti, evinin bir arka sokağıydı. Geldiğinde yanına bir çocuk geldi ve kıza bir sepet bırakıp, gitti.
İçinde çikolata, atıştırmalıklar, su, meyve suları vardı ve tabi ki bir de not...

“Gün biraz uzun olabilir, aç kalma istedim... Akşam yemeğine bendesin.”

Telefonuna bir mesaj daha geldi. Açtı, farklı bir adres vardı. Bu sefer oraya gitti. Bir perdeciydi. Kaşlarını çattı. “Bu adam benimle oyun mu oynuyor, ne bu şimdi?”
Bir adam elinde küçük bir kutu ile geldi ve kadına uzattı. “Buyurun Asel hanım,” deyip, kutuyu verdi, gitti.
Asel kutuyu açtı. İçinde perde kartelası vardı.

"Evimizin perdelerini seçelim mi?”

Asel yutkundu ve artık bu oyunun ne olduğunu anlamaya başladı. yeni bir adres gelince oraya gitti. Büyük bir mobilyacıydı, adam ona kataloğu uzatıp, gitti. Kataloğun kapağındaki yazı ile gözlerinden yaş geldi.

“ASEL İLE GURUR’UN AŞK YUVASI”

Onu da yana koyup, yeni adrese gitti. Bir mutfak mağazasıydı. Yine bir kadın ona iki katalog bırakıp, gitti.

“ASEL’İN YEMEK YAPAMAYACAĞI VE GURUR’UN AÇ KALACAĞI MUTFAKLARI”

“Halt etmişsin sen.” Arkadaki kataloğa baktı.

MENEMEN VE PATATES KIZARTMASI TARİFLERİ”

“Ha ha ha... ne komik. Mutfakta oklava da olur, unutmayalım Gurur bey onu.”
Diğer adrese gitti. En son hepsi bitince kırmızı ışıklarda durdu. O an bir çocuk geldi ve ona küçük bir kutu verdi. Asel hızla kutuyu açtı. İçinden bir anahtar çıktı.

ASİL AŞKLAR ❤ AŞK SERİSİ I - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin