Benden Sana

-4-

Bu kokuyu biliyorum. İlk geldiğimde, yani dün, odada aynı böyle kokuyordu. Ve okulda her gün yanına otururkende etraf böyle kokuyor. Bu kesinlikle Hira kokusu. %354 eminim. Bu arada 354 sınıf numaram.

Hızla etrafa baktım. Hey yanlış odaya mı girdim acaba? Tam kapıyı açacakken Hira kapıyı açtı. "Aa?! Senin ne işin var burada?"

"Ben... belki birlikte yatarız diye düşündüm bebeğim. Sonuçta artık bana alıştın." Yuh be! Ne dedin oğlum sen? Hadi buna tepkisiz kal bakalım.

"Sen... sen... ah sen bana ne demek istiyorsun ha? Oradan fahişe gibi mi görünüyorum!"

Hira bana tekme ve yumruk atmaya başladı. Hey bunun polyanna torunu hali daha iyiydi. "Pis şerefsiz herif! Yürü git şu odadan!"

Ağzı bozuk çıktı bizim polyanna torununun. "Sakin ol kızım ya. Şakadan da anlamıyorsun. Ayrıca seninle o işi düşünmem için biraz... çekici olman gerek!"

"Sen bana çekici değilsin mi diyorsun?!" Hayır. Şu an o kadar çekicisin ki... ah ah.

"Evet. Bir miligram çekicilik yok sende. Üzgünüm."

"Seni öldüreceğim." Hira yatağından aldığı yastıkları bana atmaya başladı. "Sen sanki çok çekicisin... Tipsiz!!"

Tipsiz? Ben mi? Bu kızın gözleri kör. "Miyop ya da hipermetrop olmalısın. Yoksa gözlerinde kısmi körlük mü var?"

Olamaz! Tırnaklarını çıkardı. Hayır. Gelme. Gelme. O gelmeden hızla odadan çıktım ve kendi odama girdim. Ne gündü be. Gerçekten neler yaşadım neler. Önce tüm okul saçma bir dedikoduya inandı. Sonra ablama talip çıktı. Az önce kavga ettik ve şimdi... polyanna torunu bana ağır laflar etti. Çok aksiyon doluydu.

Hiraylayken hep böyle olacaksa razıyım ben. Yani sanırım. Bilemiyorum ya. Uykum var. Kendimi yatağa attım. Yine de...güzel kokuyordu be.

☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮╰☆╮

"Son beş saniye. Son ikazım bak!!"

Bu seste ne? Ne ikazı ya? "Bir... iki..."

Gözümü araladım. Kumral saçlarından anladığım kadarıyla başımdaki Hira'ydı. "Üç...dört..."

"Okula gitmek için son on beş dakika ve hala uyuyorsun tipsiz!" Yavaşça yerimde doğruldum. Gözlerimi kırpıştırdım. Saçlarımı karıştırdım. "Giyinirken burada mı olmak istersin polyanna torunu?"

"Bir insan uykusundan kalkar kalkmaz nasıl bu kadar sinir bozucu, gıcık ve..."

"Yakışıklı? Seksi? Cazibeli? Hadi tutma söyle."

"Hödük diyecektim canım ya." Gözlerimi büyütünce yavaş yavaş odadan çıktı. Hödük mü? Ben. Hödük. Hah. Sensin hödük.

Yataktan fırlayıp yüzümü yıkadım. Beyaz gömlek ve siyah pantalonu giyip gömleği dışarı çıkardım. Kravatı gevşek takıp saçımı düzelttim. Aşağı indiğimde Hira ve anneannesi beni bekliyordu. Hira'nın elinde bir poşet vardı.

"Çantan nerede?" dedi Hira.

"Ben çanta kullanmam." dedim ve anneanneye sarıldım. "Akşama görüşürüz Filiz Teyze."

"Görüşürüz evladım." dedi Filiz Teyze. Dışarı çıkıp biraz yürüdük. Hira elindeki poşeti bana uzattı. "Bu ne polyanna torunu?"

"Aç gör tipsiz!"

Poşeti alıp açtım. Sandviç ve meyve suyu. "Yeni kalktın. Açsın diye düşündüm."

"Teşekkürler." Sandviçi açtım hemen.