Bölüm 12 : Lanet tanrıların lanet işleri !

3.3K 169 7
                                    

Apollo oldukça sakin ir tavırla benden istedikleri şeyi söylemeye başlayınca sinir bozucu sessizlik yok oldu. 

Apollo- Alexandria senin canını bağaşlıyoruz evet fakat Dünya'ya gittiğinde.... Tek peri sen olmayacaksın...Tanrılara ve kanunlara karşı gelen diğer periler oradada boş durmuyorlar. Sürekli insanların zihniyle oynayıp kötülük yapmalarını falan sağlıyorlar ve bu bizim pek hoşumuza gitmiyor. Ve tabi bu periler kendi aralarında gruplara ayrılmışlar ve sürekli birbirleriyle çatışma halindeler. 

Kevin'a göz ucuyla baktığımda kaşlarını çatmıştı. Benim henüz anlamadığım şey Kevin'ı pek mutlu etmişe benzemiyordu. Galiba boku yemiştik. 

Apollo- Senin görevin o perilerin yaptıkları her neyse engel olmalısın. Unutma onlar pek de iyi ve sevecen periler değilller. Onlarında tıpkı senin gibi güçleri alınarak Dünya'ya hapsedilmiş olacaklar. Fakat bir yolunu bulup güç kazanmayı başarıyorlar. 

Alex- Yani sizin hatanızı düzeltmemi mi istiyorsunuz. Tanrı aşkına !!!  Bir boka yaradığınız yok !! Birde tanrıyım diye geçiniyorsunuz ve benden ayak işlerinizi yapmamı mı istiyorsunuz !!

Dediklerime aldırış etmeyen Hades tek kaşını meydan okurcasına kaldırarak:

Hades- Aynen öyle. 

Alex- Ha yani işeyaramaz bok çuvalları olduğunuzu kabul ediyorsun öyle mi ?

Hades'in kaşları çatılmıştı tam ağzını açacakken Kevin araya girip durumu toparladı.

Kevin- Alex bunları tek başına mı yapacak ?

Apollo- tabiki hayır... Ona mutlaka bir bakıcı gerekecektir. Bu görevde sana düşüyor.

Alex- Bence sanada bir bakıcı bulmalıyız adamım !! 

Apollo dediklerime aldırış etmiyordu. Gerçekten sabırlı bir tanrıydı.... Bunları başka tanrılarada söyleyip şansımı zorlamak istemiyordum bu yüzden istemeyerekte olsa çenemi kapatmak zorunda kaldım. Hem zaten Kavin duvara yaslanmış beni bakışlarıyla öldürüyordu. Beni uyaran bakışları görmezden gelerek kendi kendime söylenmekle yetindim. Şimdilik tabi ...

Kevin- Yani Alex'le birlikte Dünya'ya gidiyoruz öyle mi ?

Hades- Evet . Herşeyi geç algılayan zeki görünümlü salak.

Apollo boğazını temizledi. Kevin Hades'e ölümcül bakışlar atıyordu. 

Apollo- her neyse... ha unutmadan...

Hah evet bununla yetineceklerini sanmıyordunuz öyle değil mi ? Aynen. Seni o. çocuğu seni p*ç herif... geberteceğim  seni.

Apollo- Hey hey hey ! bana küfretmeyi keser misin Alexandria !

Herkes bana bakınca o anda Yine içimden ona üfretmeye başlayınca Apollo gözlerini devirdi. Neyse. içimde kalmadı en azından. Bir da suratını dağıtabilseydim şunun işte o zaman dahada rahatlardım ama ne yazıkki öyle bir şey yapmam söz konusu bile değil. 

Apollo iç sesimle kesilen lafını tamamladı.

Apollo- evet Dünya'da tüm bu pisliklerle uğraşırken insanlar sizden şüphelenmemeli. Bu bir sır. Bunu hiçbir insan öğrenmeyecek. Anlaşıldı mı ?

''Anlaşıldı mı ? '' İç sesimi yine susturamamıştım ve bu seferde içimde onun taklidini yapıyordum. Apollo bunu  farl etmiş olacakti ki. 

Apollo- Dünya'da tiyatroyla ilgilenmelisin Alexandria. Orada taklit yapmak için bolca vaktin olmuş olur. 

Hay lanet !!! Bu adamın aklımı oumasından nefret ediyorum. Bunuda duymasını isteyerek içimden yine konuştum:

'' Peki. Sende düşüncelerime tecavüz etmekten vazgeçer misin ?''

Ateş PerisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin