Fark etmiştim ki bizim insan enerjisiyle besleneceğimizi söylemişlerdi fakat bunu nasıl yapacağımızı söylememişlerdi. Üstelik bunları öğrenebilmek için onların bizi bulmasıni beklemeliydik. Madem bir halt işliyorlar ve bizim bunu düzene sokmamızı istiyorlar bize gerekli olan bilgileri vermiyorlar. Saçmalığa bak ya !
Kevin- Ne olduğunu öğrenebilir miyim ? Ve mümkünse volta atmayı keser misin başımı döndürüyorsun.
Kevin'a dik dik baktım ve bağıra bağıra:
Alex- Hepaistos bize insan enerjisiyle besleneceğimizi söyledi. Bunu nasıl yapcağımızı söylemedi ?
Kevin- ...
Alex- ve ben bayılmadan önce Apollo zihnime '' iyi şanslar şansa ihtiyacın olacak ''gibi birşeyler söyledi.Piç herif !
Kevin- sakinleş biraz.
Alex- nasıl sakin olayım!! Bok gibi tıkılı kaldık bu Dünya'da. Ve ne yapacağımız hakkında en ufak bir fikrimiz bile yok yanılıyor muyum ??
Kevin- ...
...
Nihayet bir nebze sakinleştikten sonra yere oturdum ve dizlerimi karnıma çektim. Bunu yaparken bir şey bacağıma batmış canımı acıtmıştı.
Kargo pantolonumun geniş ceplerine elimi attığımda sert bir şey parmaklarıma sürtününce gözlerimi iyice açtım.
Alex- ııı Kevin... galiba ...
Bu tahmin ettiğim gibi bir defterdi. Oldukça karmaşık bir yazıyla yazılmış bir defter. Defterin aralarına birşeyler yapıştırılmış ve notlar konulmuştu. Karton kapaklı defteri cebimden çıkatırken Kevin gözlerini benden ayırmıyordu.
Kevin- bu düşündüğümüz şey mi ?
Alex- sanırım öyle.
...
Defteri incelemeye başladığımızda içinde ize gerekli olan bilgilerin yazıldığını fark ettik. Bulunduğumuz şehir hakkında bilgiler, insan yaşantısı hakkında bilgiler, nasıl besleneceğimiz hakkında birkaç resimli not... Dünya'da bulunan yiyecekler, teknolojik aletler hakkında birşeyler... Bir miktar kağıt para... Diğer perilerin sınıflandırılmış tablosu ve özellikleri. Ve detaylı bir harita.
İhtiyacımız olan her şey vardı neredeyse.
Bu defteri kaybettiğimi hayal edip ürperdim...
Sonra defteri evirip çevirirken içinden katlanmış bir sayfa düştü. İiçini açtığımızda bize ait nüfus cüzdanı ehliyet gibi saçma insan şeyleri vardı. Ve insan hayatımız hakkında bilgilerimiz vardı.
Kevin- Alexandria Robinson ...
Alex- Kevin Clarke...
İkimizde birbirimizin İsimlerini okuyu aynanda gülmeye başladık. Bu ismimize eklenen soyisimlerimize alışmak biraz zamanımızı alabilirdi. Periler genelde elementleriyle anılırdı. Benim Alexandria Blaze'di... Kevin'a hiç bu konuda soru sormadığumdan bilmiyordum. Ama hava bükücülere genelde Breeze soyadı veriliyordu. Sadece soylu kişilerin kendine ait soyadları vardı. Diğer bükücülerin hepsi özelliklerine göre aynı soyadı alırdı. Hava ve ateş elementinin soyadları birbirine gerçekten benziyordu doğrusu...Halbuki en zıt karakterler ateş ve havadır. yada ateş ve su... aslına bakarsanız ben herkese karşı zıt bir karaktere sahibim ... :D
Kevin ismimin altında yazan bilgileri okumaya başladı.
Kevin- Alexandria Robinson... 15 yaşında. student concentration kampında öğrenci. Eğitiminin 10. yılında. ( http://www.ingiltere-egitim.net/ingiltere-egitim-sistemi.html sitesinden bakıp anlayabilirsiniz. ) Doğum tarihi : 21.05.1999 Anne babası ve kardeşi yok. Kampın yatakhanesinde kalıyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateş Perisi
FantastikBir peri ne kadar normal olabilir ? Peki ya perilerin arasında onu diğer perilerden de ayıran özellikler taşıyan Alex , kendini nasıl normal hissedebilir ? Normal kelimesinin söz konusu bile olmadığı bir dünya sizi bekliyor.Alex ilk ve tek Ateş peri...