two

3.9K 437 357
                                    

Gözlerimi kuşların cıvıldamalarıyla aralıyorum. Görüş açıma giren ilk şey pamuklu yeşil tişörtünün kumaşı. Pozisyon değiştirmişiz, bu sefer sana sıkıca sarılan benim. Ağır bedeninin altında kalan kolum uyuşmuş, burnumda vanilya kokusu var. Duş jelinin kokusu.

Kolların sırtımda hyung. Bir bacağını gitmemem için üzerime atmışsın. Kulağıma kuşların ötüşü ve kalp atışlarının sesi doluyor. Kafamı kaldırıyorum yavaşça ve uyuyan yüzün dibimde. Burnum çenene değiyor, nefesin alnıma vurup saç tellerimi savuruyor. Kırmızı dudakların kapalı ve şişmiş.

Öpmek istiyorum hyung.

"Mark hyung," diyorum elimi omzuna koyup sarsarak. "Hyung."

Gözlerin yavaşça aralanıyor, bana bakıyorsun ve gözlerini kırpıştırıyorsun. "Günaydın," diyen sesin kısık, çatlak ve pütürlü. Hoşsun.

"Günaydın," diyorum. "Bacağını üzerimden çekecek misin?"

"Ah," diyorsun ve hızla bacağını üzerimden çekiyorsun. Kollarını da kendine çekip benden uzaklaştığında bir parça üzülüyorum. Senden sadece bacağını çekmeni istiyordum, tamamen ayrılmanı değil.

"Gitmem lazım hyung."

"Okul?"

"Evet."

"Tamam," diyorsun yatakta yatmaya devam ederken.

"Tamam," diyorum.

Evinden ayrılıyorum, beynime doluyor eski anılar. İlk okulda tanışmamız, ailemizin dost olması, birbirimize gidip video oyunları oynamamız, yanımızdaki eve taşındığınızdaki sevincimiz, her gün birlikte olmamız, her hafta sonu birbirimizde kalmamız.

Neredeyse her gün birlikte uyuyorduk hyung. Her gün. Her gece. Ya sen ya da ben tırmanıyorduk penceremize, girebilelim diye açık bıraktığımız pencereden süzülüyorduk birbirimizin odasına ve yan yana yatıp uyurduk. Bazen saatlerce saçma şeylerden konuşurduk, bazense tek kelime etmeden uykuya dalardık.

Senin kokunla uyumaya alışığım hyung; çocukluğumdan beri. Annen sevmediğin bir duş jelini aldığında bunu o gece kokundan anlarım. Hiçbir zaman elmalı duş jelini sevmezsin hyung ve annen sürekli elmalı alır.

Senin kollarında uyumaya alışığım hyung; oldum olası teması seven taraf ben oldum. Sen hep o tür şeylerde çekindin. Beraber uyuduğumuzda ve sana sarıldığımda utandığını biliyorum, ama bazen, aynı dün gece gibi sen bana sarıldığında hep bir şeyler olmuş oluyor.

Seninle uyumayı özledim hyung; lise üçten beri çıktığın kız arkadaşınla olan çalkantılı ilişkin birçok kez tartışmamıza sebep oldu. 2 yıllık ilişkini 12 yıllık dostluğuna tercih ettin hyung. Kız arkadaşınla zaman geçirdikçe, her gece bir erkeğe sarılıp uyumanın tuhaf olduğunu fark ettin hyung. Benden uzaklaştın.

Seninle uyumayı seviyorum hyung; burnumda sevdiğin vanilyalı duş jelin, kulaklarımda derin nefes alış verişlerin ve oldum olası soğuk bedenini seviyorum. Sana kıyasla her zaman sıcak olan ben, her sarılışımızda seni ısıttığımda huzurla doluyorum hyung.

Seni seviyorum hyung.

sleepHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin