Bir şey diyemeden ellerini tutuyorum. İndirip arkama döndüğümde senin gülümseyen suratınla karşılaşıyorum hyung.
"Benimle gel," diyorsun sadece ve omuzlarımdaki elinle sol elimi tutuyorsun. Ayağa kaldırıp beni ormanın daha derinlerine götürüyorsun.
"Nereye gidiyoruz hyung?"
"Sürpriz."
Alayla gülüyorum. "Çocuk muyum? Ne sürprizi?"
"Kes sesini Hyuck da gel. Bulana kadar kıçım çıktı."
"Of."
İlerlemeye devam ediyoruz. Orman giderek karanlıklaşırken sadece ayaklarımızın altında kırılan dalların ve yakından gelen suyun sesi var. Elini daha sıkı tuttuğumda sen de sıkıyorsun.
Birden bana dönüyorsun, tam önüme geçiyorsun ve gözlerini kırpıyorsun.
"Bana güveniyor musun?"
"Ne?"
"Bana güveniyor musun?"
"Evet."
"Gözlerini kapa. Dur diyene kadar benimle yürü." Sana merakla bakıyorum. Sırıtıyorsun. "Ve sonra, soyunmaya başla."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sleep
Fanficgözlerimi yumuyorum, burnumda vanilya kokusu. elimi uzatıyorum, ipek gibi saçlar parmaklarımda. ve öpüyorum dudaklarını, yumuşacık dudaklarını. © dububaoziㅣmarkhyuck all rights reserved start: 6.8.18 end: 16.8.18