Arabaya binip yola çıktığımızda derin bir sessizlik hakim. Sen yüzümü görme diye kapşonu kafama geçiriyorum ve sağa, camdan dışarıya bakıyorum. Sen de suskunsun.
Beni öptün hyung. Beni gerçekten öptün, hem de tamamen kendi isteğinle, ben hiçbir şey yapmadan.
Dudaklarım yanıyor, kafamı geriye yaslıyorum. Kalbim küt küt atıyor.
Eve vardığımızda önceden park edili olan yere park ediyorsun arabayı ve durduruyorsun. Kemerimi çözüp iniyorum arabadan, sen de iniyorsun.
Yan yana karşı kaldırıma geçiyoruz, tek kelime etmeden. Ve bizim evin önünde duruyoruz. Bana arabanın anahtarını uzatıyorsun. Alıyorum.
"Gelecek misin yoksa?..."
"Ah, hayır. E-eve gitsem iyi olacak." Cümlenin ortasında sesin çatlıyor ve hafifçe öksürüyorsun.
"Tamam."
Bir sessizlik oluyor. "Görüşürüz o zaman," diyorum. Belli belirsiz gülümsüyorsun ve geri geri evine gitmeye başlıyorsun.
"Tamam. Görüşürüz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sleep
Hayran Kurgugözlerimi yumuyorum, burnumda vanilya kokusu. elimi uzatıyorum, ipek gibi saçlar parmaklarımda. ve öpüyorum dudaklarını, yumuşacık dudaklarını. © dububaoziㅣmarkhyuck all rights reserved start: 6.8.18 end: 16.8.18