-2-

5.1K 194 20
                                    

MULTİMEDİA DA DOĞAY VAR. SEVGİLERLE

Şaşkınlıktan çenem sonuna kadar açılmıştı. Bu nasıl olurdu ? Şu an olduğum ruh halini sorsalar kimseye anlatamazdım. Bu jartiyer giymiş ejderhayı da geçmiş gibiydi. Bu çok daha büyük bir şeydi. Yavaşça başımı Feza'ya çevirdiğimde onun da aynı benim gibi şaşkın olduğunu gördüm. Bir birbirimize orangutanıyla karıncası çiftleşirken basmış ev sahibi gibi bakarken en sonunda Feza kendinde konuşacak bir güç bulabilmiş olacak ki konuşmaya başladı :

'' D-Doğay senin bilgisayarın konuşuyor. ''

Ah aptalişko arkadaşım benim. Tabi ki bilgisayarım konuşmuyordu. İçinde ki hacker konuşuyordu. Ama bu hacker nasıl olurda benim bilgisayarıma girerdi ? Benim bilgisayarım korumalıydı. Hoş bir hacker için bu neydi ki ? Belli ki benim korumasız olan korumalı bilgisayarım onun için bir fındık fıstıktı. Atıştırmalıktı. Bizim köşede ki kafenin sahibinin oğlu olan Murat abinin dediği gibi leblebiydi, abur cuburdu.

Murat abi iyi bir insandı. Allah var kafa adamdı. Lakin iş karşı cinsten sevgili yapmaya gelince birazcık değişiyordu. 4 yıllık sevgilisi vardı, evet. Sevgilisini severdi de kaybetmek istemezdi. Ama onun dediğine göre sevgilisi leblebiydi ve arada sırada fındık fıstık atıp başka tatlara yelken açmak lazımdı. Tamam leblebiyi severdi ama bir ömür de leblebiyle geçmezdi.

Murat abinin ağzını tatlandırması için arada ağzına attığı kuruyemişler, abur cuburlar kolaydı. Şu anki durum da aynen bunu anlatıyordu. Benim bilgisayarım şu an bir hacker için atıştırmalıktı. Beynim Murat abinin kuruyemişlerindeyken alarm vermeye başladı. Asıl sorun bilgisayarımın kuruyemiş olması değildi. Asıl sorun şuydu :

' Bu hacker ne zamandan beri benim bilgisayarımın içindeydi ? '

Bu soru beynimi yiyip bitiriyordu. Beynimi yiyip bitiriyordu çünkü ben bu bilgisayarın karşısında insanların aklının hayalinin alamayacağı kadar saçma şeyler yapmıştı. Eğer hacker o görüntüleri gördüyse ve hepsini internete koyarsa ben biterdim. Kendimi geçtim dünya biterdi. Çünkü dünya bile henüz buna hazır değildi. Kendi kendimi yiyip bitiriyordum. Bu hackerdı ve kaybedecek bir şeyi yoktu. Belki de çoktan görüntülerimi internete koymuştu.

İlk önce kendime gelmek için başımı sağa sola salladım. Sonra derin derin nefes alıp sakin olmaya çalıştım. Sorun yok Doğay. Koymuşsa bile Afrika'ya kaçarsın. Eğer orada da seni tanırlarsa aya çıkarsın ve orada yaşamaya başlarsın.

Alttan alttan korku bedenimi ele geçirmeye başlamıştı. Çünkü düşündükçe aklıma daha da kötü şeyler geliyordu. Bu hacker olacak mahlukat kardeş görüntülerimi kötü sitelerde kullanabilirdi ya da kötü işlerde kullanabilirdi. Hatta sadece görüntülerimle kalmaz bütün kredi kart bilgilerimi alıp benim yerime kullanabilirdi. Düşündükçe delirebilirdim en iyisi konuşmaktı. Yavaşça gözlerimi laptopumun kamerasına diktim ve balkon konuşması yapıyormuş edasıyla söze girdim :

''İlk önce kim olduğunu bilmiyorum sevgili hacker. Bilmek istiyor muyum peki ? Aman kalsın. Senden istediğim tek bir şey var o da bilgisayarımı rahat bırakman. Biliyorum şu an beni izliyorsun ve duyuyorsun. Şu an sinirliyim ama Allah var korkuyorum da . Seninle konuştuğuma göre korku evresini atlattım ve korkudan çok sinirliyim. Ben diyorum ki bilgisayarımdan hemen, şimdi çık. Başkalarının bilgisayarına gir beni ilgilendirmez. Benim bilgisayarım bence hiç senlik değil. Hem ben belayım. Benden kurtulamazsın. Paçanı yol yakınken kurtarmak istiyorsan özelimi karıştırmadan bilgisayarımı terk et bence. Hee yok terk etmem diyorsan o kurtaramadığın paçan alev alır. Maazallah söndüremezsin. ''

Yaptığım konuşmadan sonra içimden kendimi tebrik ettim. Oscar ödülünü layıktım. Ama Oscar ödülünden önce bilgisayarımdan def etmem gereken bir hacker vardı. Bana zaman geçmesine rağmen hala cevap vermeyen hackerı ısrarla bekledim ama nafile. Bilgisayardan düşündüğüm gibi ses falan çıkmadı. Haliyle bende kendimi bir aptalmış gibi hissettim. Feza yanımda durmuş aşure yiyen dinozor gibi bana bakıyordu. Feza'dan başımı çevirip gözlerimi tekrardan kameraya diktim. Orada birileri olmalıydı. Yani olması gerekmez miydi ? Olması lazımdı. Neredeydi bu hacker denen sapık ? Ben ciğer görmüş kedi gibi kameraya bakmaya devam ederken en sonunda bilgisayardan bir ses yükseldi :

HACKERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin