-19-

1.7K 82 28
                                    

''Vay vay vay. Kimleri görüyorum sahnede. ''

Yavaşça yutkunup karşımda ki adama cevap verdim.

''Kimleri ? ''

Bana avını görmüş tilki gibi gülüp :

''Çantacı ve yandaşını ''

Dedi.

Bizimkiler ve karşımda ki geçen günkü çantayı kafasına geçirdiğimiz cıbıcıbı kafedeki sapık çocuk sahnede konuşuyorduk. Aslında daha çok ben ve çocuk konuşuyorduk. Arel ve Devrim olayı anlamadıkları için meraklı meraklı bakıyorlardı. Feza olayı anlamış olacak ki ne yapacağını şaşırmış halde etrafa bakınıyordu.

''Kimden bahsettiğinizi anlamıyorum. Dediğiniz insanları tanımıyoruz. ''

Çocuk iğrenç gülüşünü bozmadan cevap verdi :

''Gerçekten mi ?Gerçekten ben sizi unutur muyum ? Her ne kadar şekil değiştirseniz bile yüzünüzü aklıma kazıdım. ''

''Bakın siz bizi birileriyle karış..''

Sözümü tamamlamama izin vermeden konuşmaya başladı :

''Babanla konuştum Doğay. Zaten seni daha önceden tanıyordum.''

Yalan atmaya gerek yoktu. Kıstırılmıştık. Mecbur boyun eğecektik.

''Bakın biz gerçekten çok üzgünüz. ''

''Asıl ben üzgünüm. Sizi diğer kızlar gibi zannettim. Anlarsın ya. ''

Şerefsiz.

Ben dişimi sıkarken Devrim lafa atladı.

''Ne işler dönüyor lan burada ? ''

''Ne ''Ne işler dönüyor lan burada ? ''

''Ne işler dönüyor lan burada ? ''

''Ne işler dönüyor lan burada ? ''

Devrim ile aynı anda Arel arkadan dövmeye hazır gibi camışça gelen Anıl ve Darroll hepsi aynı cümleyi kurdular. Darroll adamın önüne geçip filmlerde dövüşmeden önce boynunu kıtlatan abiler gibi boynunu kıtlattı.

'' Doğay sorun varsa sorunu ortadan yok edelim. ''

Dedi. Böylelikle Fransız bebesi olan Darroll'ın bir yönünü daha görmüş olduk. Sanırım artık bebe, bebe değildi. Arkadan onu onaylayan sesler çıkartan Anıl :

''Feza bilirsin bir kızları tavlamakta birde adamların yüzleriyle götlerini değiştirmekte çok iyiyimdir. ''

Araya öksürerek giren ve Anıl'ın omzuna elini atan Arel :

''Biliyor musun benimde şerefsizlere karşı bir fobim var. Gördüm mü dayanamıyorum, ezesim geliyor. ''

Beylerin birlik olması gözlerimi her ne kadar yaşartsa da biraz daha burada durursak bir şeyler olacağını düşündüm ve :

''Hadi gidelim beyler. ''

Adama dönüp çirkince :

''İzninizle''

dedim hep beraber kafeden çıkarken arkama dönüp adama baktım. Yüzünde ki iğrenç gülümseme hiç kaybolmamıştı. Gülerek bana bakmaya devam etti ve göz kırptı.

Bizimkilerle beraber dışarıya çıktıktan sonra karşımızda ki dört çift meraklı göze haliyle olaylarını anlatmak zorunda kaldık. Olayı anlattıktan sonra hepsinin gözünde sinir kıvılcımları belirdi. Arel :

HACKERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin