-22-

1.3K 64 29
                                    

Kulağımın dibinde öten bir sesle uyandım. Telefonum çalıyordu. Başım fazlasıyla ağrıyordu ve telefonun bu ısrarcı çalışı canımın daha fazla yanmasına neden oluyordu. Telefona yavaşça uzandığımda ekranda Devrim ismini gördüm. Ben telefonu açmak için acımdan çok yavaş hareketler ederken telefon çoktan kapanmıştı bile. Burada neler olmuştu ? Ben neden buradaydım ? Kendi kendime yönelttiğim soruların cevabını bulmaya çalışıyordum. Sanırım kafeye giderken birisi bana saldırmıştı ve ben burada yatarken çok kötü bir kabus görmüştüm. Devrim vurulmuştu, Feza ise kaçırılmıştı. Telefonu alıp Devrim'i aradım.

''Doğay. Neredesin sen ? ''

''Devrim. Neler oldu ? Arel yanında mı ? Sanırım birisi bana saldırdı ve ben kötü bir rüya gördüm. Telefonu Arel'e verir misin ? Bir sesini duyayım. ''

''Ne saldırısı ? Sen iyi misin ? Çabuk nerede olduğunu söyle. ''

Telefonu diğer kulağıma götürürken yaptığım hareket canımı acıttı ve acıyla inledim.

''Doğay ne oluyor? Cevap ver . ''

''Ben iyiyim. Arel'e ver telefonu. ''

Söylediğim şeyden sonra Devrim bir şeyler söylemedi. Telefona Arel'i vermedi. Bu sessizlik iyiydi. Aklıma kötü şeyler geliyordu ve ben bu fikirleri düşünürken bile kalbime bir ağırlık çöküyordu. Yoksa gördüğüm kabus gerçek miydi ? Yani aslında kabus falan görmemiş miydim ? Yutkundum.

''Devrim. Arel vuruldu mu ? ''

Devrim'in telefonun diğer ucundan sıkıntıyla nefes verdiğini hissettim.

''Doğay Feza ile beraber hastaneye gelmeniz gerekiyor. ''

Duyduğum şeyle yerimde kaskatı kesildim. O kötü anlar gerçekten yaşanmıştı. Olayın şokuyla elimi başıma doğru attığımda sıvı bir şeylerin elime değdiğini hissettim. Elimi aşağıya indirdiğimde kan olduğunu gördüm.

''Ben iyi değilim. Başım kanıyor ve Feza yok. ''

Durakladım. Cümlemin devamını söylemem için güce ihtiyacım vardı ve söylenişi bile bana korku veriyordu.

''Feridun Feza'yı kaçırdı . Ben onları buldum ama maalesef elimden kaçırdım. Feridun kafamı büyük bir odun parçasıyla vurdu ve Feza'yı alıp kaçtı. Onu kurtarmam lazım. O deli Feza'ya zarar verecek. ''

''Doğay sakin ol ve olduğun yerde kal. Polise haber vereceğim. Ayrıca bana olduğun yerin adresini vermen lazım. ''

Kafamı toparlayıp nerelerden geçtiğimi, hangi sokaklara girdiğimi söyledim. Telefonu kapattığımda olduğum yerde durup düşünmeye başladım. Arel iyi miydi ? Devrim bunun hakkında hiçbir şey söylememişti ve bu beni oldukça ürkütüyordu. Feza'nın Feridun denen alçağın elinde olması beni daha da ürkütüyordu. Bir aptal gibi olduğum yerde durup korkmaktan başka hiçbir şey yapamıyordum. O gerizekalı çocuk Feza'yı bir takıntı haline getirmişti ve sürekli onun etrafındaydı. Artık başkalarına da zarar vermeye başlamıştı birisinin onu durdurması gerekiyordu.

Oturduğum yerde düşüncelerimin içinde boğulurken telefonuma bir mesaj geldi. Devrim'den geldiğini düşündüğüm mesaj kayıtlı olmayan bir numaradan gelmişti. Mesajı açmak için tıkladım.

Feza'yı son kez görmek istiyorsan yanında kimse olmadan ve kimseye haber vermeden gelebilirsin. Sonuçta yakın arkadaşsınız. Ben yokken sevgilime iyi baktığın için sana teşekkür ederim. Umarım şu an canın fazla acımıyordu. Sana bu iyiliği yapmak zorundaydım öyle değil mi ? Aşağıda yazdığım adrese gel. Sakın kimseye haber verme eğer verirsen Feza'yı sonsuza denk göremezsin. Biz onunla beraber hayallerimize uçarken sende öylece ortada kalırsın.

HACKERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin