Sumin'in Bakış Açısı
Baekhyun'un havuzdan çıkmasını beklerken ayakta duracak gücümün kalmadığını fark etmiştim. Kendimi boş bir çuval gibi yere bırakmak üzereyken beni tutan kollar yavaşça yere oturmama yardım etti. Omzumun üstünden baktığımda bu kişinin Jin olduğunu gördüm.
"Sakin ol Sumin." dedi endişeli gözlerle bakarak. O sırada Baekhyun, kollarında Hunji'yle suyun üstüne çıktı,
"Biri yardım etsin." diye bağırdı kesik nefesiyle. Hunji'ye sıkıca sarılarak kenara kadar yüzdü. O sırada Jin ve Jimin hemen atıldı ve Hunji'yi kaldırıp yere, hemen önüme yatırdılar.
"Hunji! Hunji iyi misin?" Uyanması için ellerimle yanaklarına hafifçe vurdum ama Hunji, uyanacağı yerde başı bir tarafına düşmüştü.
"N-neden uyanmıyor? NEDEN UYANMIYOR!"
Mosmor olan dudakları korkudan titrememe neden oluyordu. Havuzdan çıkan Baekhyun da telaşla Hunji'nin diğer tarafına geçti ve hemen nefesini dinlemeye başladı.
"Ç-çok su yutmuş olmalı. İyi olacak Sumin. İ-yi..iyi olacak." diyip ne yapacağını bilemeyerek ıslak saçlarını karıştırdı. Sonra da kafasını kaldırıp etrafımızdaki kalabalığa bağırmaya başladı,
"Ne bekliyorsunuz ha!? 119'u arasanıza!"
Yanıbaşımda bekleyen kalabalıkta bir anda oluşan karmaşayı Park Jinyoung'un sesi bastırmıştı,
"Herkes sessiz olsun.." dedikten sonra Baekhyun'a döndü, "..ben aradım, birazdan gelirler."
Baekhyun'un bunu duyar duymaz rahatlayacağını sanmıştım ama o daha da telaşlanarak Hunji'ye doğru eğildi ve yeniden nabzını dinledi.
"B-bu böyle olmayacak—"
Hunji'nin hemen başında olan Jimin atıldı, "Hyung..Suni teneffüs yapmalısın, geç kalıyoruz." Baekhyun'la Jin aynı anda Jimin'e dönmüşlerdi ama Jimin sadece Baekhyun'a bakıyordu.
Baekhyun hızlıca kafasını salladıktan sonra Hunji'ye doğru eğildi. Tekrar kalktığında kalp masajı yapmaya başladı,
"1..2..3..4..5"
Ve tekrar..
"Sen beni kurtarmıştın.." diye mırıldandı Baekhyun.
Hunji'de kesinlikle bir hayat belirtisi yoktu. Baekhyun'un bütün hareketlerini dikkatle izliyordum. Ellerimin titremesine engel olmaya çalışarak Hunji'nin ellerini tuttum.
"Baekhyun.." sesimin titremesine engel olamıyordum, "e-elleri..buz gibi.."
"Mart'ın ortasında buz gibi bir havuza düştü Sumin tabii ki öyle olacak..Endişelenme." Beni sakinleştirmek için mi söylüyordu bilmiyordum ama Jongin'in sesi bana şu anda güç veren tek şey olabilirdi.
O sırada Baekhyun tekrar kalp masajı yapıyordu, "1..2..3..Hunji hadi. Ben de seni kurtaracağım ödeşeceğiz tamam mı?"
Ağlıyordu. Gözyaşlarını kabaca sildikten sonra masaja devam etti.
"Hyung!" Sehun'un sesi hepimizin dikkatini dağıtmıştı. Sehun telaşla devam etti,
"Ambulans geldi."
..........................................
Hastaneye girer girmez yüzüme çarpan ilaç kokuları yüzünden yüzümü buruşturdum ve Hunji'yi götüren sedyenin peşinden koşturmaya devam ettim. Ambulansta yaptıkları kalp masajından sonra nabız almışlardı ama yine de düzenli değildi. Hala tam olarak rahatlamamıştım Hunji'nin kalp atışını tekrar duyduğumda yaşadığım sevinci bir daha yaşamayacağıma da emindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[✓] no glory «book 2»
Fanfic"Demek beni seviyorsun.." Baekhyun sesimi duyunca başını eğdi ve gözlerime bakıp gülümsedi, "Ne kadarını duydun?" "Hepsini." dedim kısaca. "Nasıldı? Sence inandı mı?" diye sordu meraklı gözlerle. "Hmm..Sesin inandırıcı geliyordu bence." dedim dudak...