KAÇIŞ-"4.Bölüm"

12.9K 379 153
                                    

Multimedya=Poyraz Koraltan
/Bölüm şarkısı

*BU BÖLÜM DÜZENLENMİŞTİR*
*-*-*-*-*-*-*-*

Adam beni görür görmez adamlarına bizi göstermişti. Girdiğim  transtan çıkmalıydım hemde hemen!! Biz kapıdan tam çıkacakken 2 adam yolumuzu kesti.

" Saldırın kızlar!"
Kızlar  beni sorgulamadan adamların üstüne atıldıklarında bende beni tutmak için gelen adama kafa atmıştım. Bu hareketime  şaşırmış olacak ki geriye doğru yalpaladı. 3 adamdan da kurtulduğumuzda barın kapısından hızla çıktık.Poyraz Koraltan tarafından yolum kesildiğinde hiç durmadan adama hem kafa atmıştım hem de erkekliğine tekme. Çocuğu olmayabilirdi ama umrumda değildi! Zaten bu adamın çocukları bu dünyaya zarardı. Adam yerinden bile kıpırdamazken boş bulunduğu bir anda onu var gücümle  ittim hızla koşmaya başladım.Kızlar önümdeydi ve onlara yetişmem lazımdı.

Koş candace koş! Daha hızlı!

Neden aklımda böyle saçma bir şarkı var. Allahım galiba deliriyorum!

-Yazarınız hala fineas ve förb izliyor.-

Kızlar anlamadığı halde koşmaya devam ediyorlardı. Arabanın önüne geldiğimizde  hızla arabaya doluştuk.

Tüm hayatımı bu adamdan kaçarken harcamak istemiyordum.

" Vera neler olduğunu anlatmak ister misin?"
Miray biraz daha gaza yüklendiğinde tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu. Bu kız nasıl yapabiliyor bunu? Hayır ben yaparken orangutan yavrusuna benziyorum kız çekici oluyor.

" O barın sahibi kim biliyor musunuz?"

" Kim delirtmeden söyle !"

" Dağ evine gittiğimizde bizi alıkoyan kişi, Poyraz Koraltandı."

"İyi de biz o adamın kim olduğunu bilmiyorduk ki! Sen nerden öğrendin onun bu adam olduğunu?"
Söyleyecek miydim? Daha önce neden söylemediğimi soracaklardı!Ve gereksiz bir ayrıntı her şeyi bozacaktı eminim. Zaten kızlar benim önümde koştukları için adamın yüzünü görememişlerdi.

" Şey...ımm Şey ya..Evet!Evet internetten resmine baktım.Siz deyince merak işte ya."
Gözlerimi kaçırdım.Göz göre göre yalan söylüyordum. Ama anlatmaya gerek yoktu ki! Yanlış anlayacaklardı bence yani! Neyse sakince bitsindi şu gün. Sırtım alev alev yanıyordu! Her yalan söylediğimde ya da utandığımda  böyle oluyordu. Çoğu insan gibi yanağım değil, sırtım  yanıyordu. Mehirin elini sırtıma dokundurmasıyla yüzünde şüpheli bir ifade belirdi! Anlamaması lazım. Yoksa çok pis dayak yerdim. Ama böyle sadece fiziki değil baya hem laflarıyla hem elleriyle döverdi beni! Kulağıma doğru eğildiğinde irkilerek ona baktım. Huyum var kardeşim.Tik var bende tik. Yaklaşmayın boyun bölgeme!

"Mehir senin ben evvelini ahirini seveyim!"

" Benden bir şey sakladığını anlamayacak mıyım sandım beyinsiz habeş maymunu seni? Görüşecez Çağlayan!"

"Mehir sus aaa! Evde konuşuruz.Kızlara da bahsetme."
Uyarımı yaparken gözlerimi kolumdaki saate diktim. Saat 00:10 idi. 10 dakikadır yolda olduğumuzu düşünürsek tam 00:00 da kaçıyordum. Gerçekten mi? Gözlerimi saatimden çekerek pencereye diktim. Hala her yer açıktı. Özellikle barların bulunduğu yerler son ses müzikle daha geceye yeni başlamıştı. Bizim gecemiz daha doğrusu doğum günümün ilk dakikaları felakette olsa şu an arkadaşlarımlaydım ve bu bana yeterdi. Radyoya doğru eğildim ve kanalları gezmeye başladım. Çalmaya başlayan şarkıyla gülümsemem genişledi. Gökhan Mandır'ın sesi kulaklarıma dolduğunda camımı sonuna kadar açtım.

KAÇIŞ! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin