KAÇIŞ-"16.Bölüm"

6.8K 217 35
                                    

Multimedya=Bölümde geçen şarkı/Vera Çağlayan

*DÜZENLENMİŞTİR*

*-*-*-*-*-*
Vera▪

"Demir?"
Gözlerimi açarak Demire doğru döndüm. Onun burada ne işi vardı?

" Hayırdır nereye gidiyorsun?"

" Neden sordun? Şuan sorman gereken soru bu değildi bence. Haftalardır yoktum!"

"Bu konuyu sonra konuşacağız. Her şeyi anlatacaksın ama ondan önce Poyrazı görmeye gideceğim."

"Sizin aranız ne ara düzeldi?"

" Düzeldi bir şekilde. Her neyse! Böyle bir zamanda kaçmayacaktın değil mi?"

"Demir ne demek kaçmayacaktın? Bu adam benim düşmanım! Ondan her daim kaçmama gerekiyor! "

" Kızım sen bu adamla nişanlandın! Vurulduğu gün nasıl kaçabiliyorsun?"

"Ne nişanı Demir?!"

"Poyraz dedi ki-"
Poyrazın adamlarını görmemle Demir'in lafının devamını dinlemeden koşmaya başladım. Hastahane dışına çıkar çıkmaz yola atladım. Nereye gidecektim? Demir Poyrazla ne ara barışmıştı? Hayır tamam barıştılar! Nasıl olurdu o nişan saçmalığına inanırdı? Bir röportaj yüzünden mi yapıyordu bunu? Allahım inanamıyorum. Güveneceğim hiç kimse kalmadı mı şimdi yani? Peki kızlar? İnanmamışlardır dimi?

En önemli soru geliyor. Ben nereye gideceğim?

&&&&&&

"Merhaba! Acaba yeriniz var mı? 1 gece kalmam için. Yalnız kimliğim yanımda değil."

"Hanımefendi maalesef kimliksiz işlem yapamıyoruz. Üzgünüm."

"Peki!"
Resepsiyondan hızla ayrıldım ve otelden çıktım. Artık kaçmaktan da bu şekilde ortada kalmaktan da bıkmıştım. Ne yapacaktım? Kızlar ve Demir şuan bana asla yardım etmezlerdi. Nişan saçmalığı ortaya çıkmıştı ve ne halt yiyeceğimi bilmiyordum. Yanımda ne kimlik ne de para vardı. Otel merdivenlerinden ayağımı yere vura vura iniyordum. Ne olurdu da yardım etselerdi? İnsanlık ölmüş!

&&&&&&

Saat Allah bilir kaçtı! Hala sokakta dolaşıyordum. Akşama olmuştu ve ben açtım. Sığınabileceğim tek bir yer yoktu.
Küçük bir parka doğru ilerledim. Oturup dinlenmek bile bana yetebilirdi. Serseri kaynayan parka gözlerimi devirerek baktım. Tek sığınağım olan park da yoktu artık. O serserilerin içine girmek direkt ölümdü. Asla uğraşamazdım. Yoluma devam edecekken arkamdan gelen sesle yürümem hızlandırdım.

"Bak bak burda neler varmış?"

"Yalnız mısın?"
Allahım yardım et. Başıma hayırlı tek bir şey bile gelmez mi ya!

Kolumdan tutulduğunda hızla kolumu çekmeye çalıştım.

"Bırak!"

"Naz yapma işte bu gece bizimlesin!"
İri cüsseli adama iğrenerek baktım ve çığlık atmaya devam ettim. Nasıl kurtulacaktım?

"Fazla bağırma o güzel sesini birazdan çok kullanacaksın zaten."
İki adam kolumdan tutarak sürüklemeye başladıklarında sesimi daha da yükselterek bağırmaya devam ettim.

"Lütfen! Yardım edin! Bırak beni şerefsiz!"
Beni yere fırlattıklarında geri geri gitmeye başladım. Bu izbe yerde bir Allahın kulu olmazdı zaten! Biri kollarımı tutarken diğeri tişörtümün ön kısmını yırtmıştı. Çığlık atarak çırpınmaya başlamıştım. Kollarımı daha çok sıkmaya başlamıştı.

KAÇIŞ! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin