Önümüzdeki iki ders boştu, Burak bir işinin olduğunu söyleyip Can'ı da alıp gitmişti . Teneffüste Deniz'le konuşmuştum onlar da Can'la bir haftadır birliktelermiş ve ben hastanede olduğum için dememişler . Cama biraz daha yaklaştım ve dışarı baktım Burak etrafta gözükmüyordu. Kafamı sıraya koyup gözlerimi kapattım .Bir süre sonra saçlarımda dolaşan elle kafamı kaldırdım bu Burak'tı. "Ne zaman geldin ?" "Çok olmadı" "ne işin vardı hallettin mi?" "Önemli bişey değil sen yorma kafanı güzelim hallettim ben" söylemesi için ısrar etmeyip kafamı salladım. "Hadi gel zaten dersler de boş gezdiriyim seni" "olur" sıradan kalkıp kapıya yöneldik.
.....
Şu an sahilde oturmuş pamuk şeker yiyorduk Can'la Deniz de bizimle gelmişti. "Ee çifte kumrular siz ne zaman çıkmaya başladınız ?Eslem aşk olsun ama insan bi haber verir ya" Deniz'in dediği şeyle bacağını cimcikledim "ağğ Eslem napıyosun ya acıdı " Burak utandığımı anlamış olacak ki gülüyordu. "Neyse hadi gidelim,sıkıldım ben" Dediğim şeyle Burak bana döndü "Hadi kalkın bana gidelim o zaman film falan izleriz" herkes bu fikri onaylamıştı ve Burak'lara gidiyorduk .
........
Burak kapıyı açtı ve içeri girdik , bizim eve göre kocaman bir yerdi. "Hadi siz film seçin bizde Deniz'le mısır patlatalım" Deniz'e baktığımda Can'la birlikte çoktan koltuğa yerleşmişlerdi bile "kankacım siz Burak'la mısır patlatsanız, biz Can'la film seçsek olmaz mı?" Gülümseyip kafamla onayladım . Burak elimden tuttu ve mutfağa doğru ilerledik poşetten gelirken aldığımız mısırı çıkarttın . Burak da mısır patlatma makinesini tezgahın üstüne koydu . Burak mısırları makineye koyarken bende tezgahın üstüne oturup onu izlemeye başladım.
Mısırları koyduktan sonra dolaptan bir kase çileği çıkarıp elime verdi , gülümseyip aldım ve yemeye başladım . Arada ona da yediriyordum.
Mısırlar olduktan sonra bir kaba boşaltıp salona döndük . Denizler filmi koymuş ve başlatmak için bizi bekliyorlardı "nasıl bir film seçtiniz" Deniz hemen atladı "seçemedik yani Burağın hiç romantik veya komik filmi yok ki hepsi korku ve gerilim filmi, bizde onlardan birini seçip koyduk"
"Ya ben korku filmi severim ama gündüz izlemeyi seviyorum çünkü gündüz izleyince korkunç olmuyor " Burak dediğim şeyle gülüp sarıldı "benim yanımdayken korkmana gerek yok" bende ona sarıldım. Ve koltuğa doğru ilerledik . Çantamdan telefonu çıkarıp saate baktım. Saat 20.00'di.
"Yalnız çok geç olmuş ablam beni merak eder gitmem lazım" "biz o işi hallettik , bu gece burda kalıyosun" "ne nasıl hallettiniz?" "Ablanla konuştuk" "iyi de ablam senin evinde kalmama hayatta izin vermez ki" "ablan Denizlerde kalıcaksın diye biliyor " Deniz'e döndüm "Deniz ya ablam ablana sorarsa " "ablam bu akşam nöbette ve oda sen bizde kalıcaksın diye biliyor" tekrar Burağa baktım "hangi ara ayarladınız bunu?" "Seninle birlikte markette mısır alırken Deniz ablanı arayıp konuştu" "delisiniz siz " diyip güldüm ve koltuğa oturduk .
.....
Film boyunca kafamı Burağın göğüsüne gömmüştüm , napiyim ben akşamları korku filmi izlemeye alışık değildim ki. Burak da bu halime gülüp duruyordu . Tabi Denizin de benden farkı yoktu oda sürekli bağırmıştı. Film bitince Canla Deniz gitmek için hazırlandılar ve bizde onları kapıya kadar geçirdik "dikkatli gidin" diyip Deniz'e sarıldım oda kulağıma sessizce "romantik bi gece geçirin , kızım sabah arayıp her şeyi anlatıcaksın bana" diye fısıldadı. Bense sadece güldüm .
Kapıyı kapatıp içeri girdik.
"Ben acıktım ya" Burağın dediği şeyle ona döndüm " hımm makarna yapıyım mı ?" "Olur " diyip yanağımdan öptü bende hızlıca mutfağa gittim ama çok geçmeden geri döndüm Burak koltukta oturmuş telefonuna bakıyordu "Burak" "efendim güzelim?" "Ya benim üstüme giyecek bir şeyler verir misin ,okul forması pek rahat değil de " ayağa kalkıp yanıma geldi ve elimden tutup merdivenlerden yukarı çıkardı ,bir odaya girdik sanırım burası Burağın odasıydı , etraftaki her şey siyahtı yatağı bile tek beyaz olan şey duvarlardı.
Küçük bir kapıdan içeri girdik burası giyinme odasıydı sanırım dolabın kapağını açıp bir tişört çıkardı ve elime verdi "altıma bir şey vermiycek misin?" "Güzelim emin ol bu zaten sana elbise gibi olucak, sen bi giy bunu rahat edemezsen başka bir şey veririm" "tamam" Burak odadan dışarı çıktı bende verdiği tişörtü giydim. Gerçekten dediği gibi olmuştu tişört dizlerimin bir karış üstündeydi, genelde okul eteğimin altına kısa bir şort giyerdim bu nedenle altımda şort vardı. Odadan çıkıp aşağı indim. "Yakışmış" Burak oturduğu yerden bana bakıyordu, gülümseyip mutfağa girdim ve üst dolaptan bir tencere çıkarıp ocağın üstüne koydum , makarnayı da da bulduktan sonra fokurdayan suyun içine attım , yanına da salata yapıcaktım dolaptan salatalık ve domates çıkartıp yıkadıktan sonra doğramaya başladım .
Elimde hissettiğim acıyla ufak bir çığlık attım , Burak bunu duymuş olacak ki yanıma geldi "iyi misin?" "Önemli bir şey yok sadece parmağımı kestim" "ah be güzelim dikkat etsene biraz " çekmeceden yara bandı çıkarıp yanıma geldi "çok acıyor mu?" "Biraz" peçeteyle parmağımı sildikten sonra kestiğim yere ufak bir öpücük kondurdu ve yara bandını yapıştırdı.
Sofrayı hazırladıktan sonra oturup yemeye başladık "nasıl olmuş?" "Güzelim senin elinden zehir olsa yerim ama keşke zehir getirseymişin" "ya Burak olmamış mı?" "Tamam şaka yapıyorum olmuş ,seni sinirlendirmek hoşuma gidiyor ,sinirlenince daha tatlı oluyorsun"
......
Sofrayı toplayıp, mutfaktan çıktık. "Burak,benim uykum geldi hadi beni odana götür" "tamam güzelim bende seninle uyumak istiyorum hadi gel gidelim" "hayır Burakcım ben senin odanda yatıcam sen de salonda yatıcaksın , yada başka bir oda da olabilir nasıl olsa kocaman ev" suratındaki gülüş yok olmuştu "hayır güzelim birlikte yatıcaz " "ya Burak olmaz" "kızım ben sana sarılıp , kokunu içime çekip uyumak istiyorum, sadece uyuyacağız " "uf iyi peki sadece uyuyacağız " birlikte odaya gittik , yatağa yatıp pikeyi üstüme çektim .
Burak da yanıma yattı. Elini belime dolayıp kafasını boynuma gömdü, gıdıklanmıştım ve kıkırdamaya başladım . Her zaman boynumdan gıdıklanmışımdır. Burak da güldü. Kafasını kaldırıp saçımla oynamaya başladı bu hareketi beni daha da mayıştırmıştı, gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım .
Bir süre sonra Burak kulağıma fısıldadı "hep benimle kal, hep böyle masum ol"
Buraktan böyle şeyler duymaya alışık değildim, sanırım uyuduğumu sanıyordu , gözlerimi açmadan uykulu çıkan sesimle konuştum "duydum ki" gülümsediğini anlayabiliyordum "uyu hadi başımın belası" ona biraz daha yaklaşıp kafamı boynuna gömüdüm kokusunu içme çekip derin bir nefes aldım bu en güzel gecem olabilirdi.
BÖLÜM SONU🌹
UMARIM SEVMİŞSİNİZDİR🙃
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FISILTI
Teen Fiction"Neden bu kadar kötüsün,içindeki buzları erit artık bu kadar soğuk ve acımasız olma!!" "Buyum kızım ben aşık olmam ben acı çektiririm ben böyle büyüdüm sevgi nedir bilmem " "Hayır sen bu değisin içindeki çocuğa kulak ver onun fısıltılarını din...
