FISILTI

BÖLÜM: 33

İYİ OKUMALAR 💫

Sabah kalktığımda Burak hala uyuyordu, iki gündür uykusuz ve yorgundu bu kadar uyuması normaldi. Ona biraz daha yaklaşıp yüzüne  küçük öpücükler bıraktım . Birden kolumdan çekip dudağıma yapışmasıyla ufak bir şok yaşadım . Az önce uyumuyor muydu?

"Sen hep beni böyle öperek uyandırıcaksan , her zaman yanına yatayım " güldüm "hadi kahvaltı edelim, ben aşağı inip bir şeyler hazırlıyım"  "tamam geliyorum , sen in " yataktan çıkıp önce banyoya gittim ve elimi yüzümü yıkayıp, saçımı topladım.

Tekrar odaya döndüm , Burak hala yatıyordu . "Ya hadi kalk ama" kafa salladı "bide bir şey sorucam "  tek kaşını kaldırıp yüzüme baktı , bu dinliyorum demekti sanırım. "Yanımda kıyafetim yok , ve üç gündür aynı şeyleri giyiyorum . Burada bir şey yok mu ?" "Bugün halledicem " kafa sallayıp aşağı indim .

Mutfak hemen dış kapının  yanındaydı ve salonla birleşikti. Bu ev kocaman ve oldukça pahalı gözüküyordu. Mutfağa gidip dolabı açtım , içerisi ağzına kadar doluydu. Kahvaltılıkları hazırlayıp masaya dizim . "Günaydın" arkamdan gelen sesle sinirim bozuldu , ben bu kızın burada olduğunu tamamen unutmuştum.

"Biliyorum tatlım dün düzgün bir şekilde tanışamadık, ama olur böyle şeyler . Ha bu arada Burak nerde?" Sinirle ona döndüm , sana ne Burak'tan ya! "Burak şuan yatağımızda uyuyor , tatlım" yalandan bir gülümseme attı.
Bu sırada Burak aşağı indi , yanıma gelip anlımdan öptü ve masaya oturdu. Melisa belli etmese de fena bozulmuştu.
Bende gidip Burak'ın yanına oturdum.

............

"Ee ne kadar daha burdasınız?" Melisa kahvaltı boyunca bir sürü soru sormuştu "Melisa işine bak" diyerek kestirip attı Burak.
ben tabağımdakileri çoktan bitirmiştim ama sırf ikisi yalnız kalmasın diye sofradan kalkmıyordum.

Burak masadan kalktı ve elimi tutup beni de kaldırdı. "Aşkım ben buraları toplayıp geliyorum " Burak bana döndü "gerek yok güzelim Melisa toplar " Melisa'ya baktım "Toplarım tabi" dedi yapmacık bir şekilde gülerken . Bir şey demeden yukarı çıktık. Odanın önüne geldiğimizde kapıyı açıp içeri girdik.

"Ee bugün ne yapıyoruz?" Burak bana döndü "Sen evde oturuyorsun ben dışarı çıkıp bir kaç işimi halledicem " evet bunu beklemiyordum "Bende gelsem olmaz mı?" "Güzelim bak, buraya gelme amacımız seni korumak . Benim yanımda elbette güvendesin ama gideceğim yer seni götürebileceğim bir yer değil" kafa salladım. "Ah pardon , mafya olduğunu unutuyorum. Henüz sindiremedim de!" "Bunları konuşmuştuk" sinirle güldüm "Hayır biz bir şey konuşmadık. Sen söyleyeceğini söyleyip konuyu kapattın sadece . Ya böyle bir şeyi nasıl saklarsın Allahın belası!" Az önce ne kadar mutluysak şuan tam tersiydik. Evet söyleyemediğim bir sürü şey vardı ve şuan teker teker söylüyordum, bunlar gerçeklerdi. Odadan çıkıp aşağı indim.

Melisa ayakkabılarını giyiyordu . "Gidiyor musun?" Gülümsedi "Evet . Gelip veda edecektim de , tartışıyordunuz rahatsız etmiyim dedim." "Biz mi ? Yok canım ne tartışması konuşuyorduk sadece" kafa salladı "hm öyle olsun bakalım" "öyle " dedim gülerek . Bizim kavga ettiğimizi bilip de sevinmesini istemezdim. "E o zaman artık ben gidiyim. Her şeye rağmen seni sevdim , tatlı kızsın. Gerçi kızıl saçlısın , kızılları sevmem ama bu senin suçun değil üzülme" sinirle güldüm , o bana çirkin mi demeye çalışmıştı? Uzattığı elini sıktım "Sen sevmiyorsun belki ama Burak çok seviyor . Özellikle bu kızıl ve uzun saçlarıma bayılıyor. "

Bozulduğu yine her halinden belliydi . Bir şey demeden çıkıp gitti. Salona geçtim ve televizyonu açtım , bir çizgi film kanalı açıp izlemeye başladım . Çizgi filmler candır.