~
3. Bölüm
"Suga da nereden çıktı?" Gözlerini açan Yoongi öfleyerek ona döndü. "Derdin ne? Bırak da uyuyayım."
"Kimi kandırıyorsun salak mı karşında? Tavanı inceleyerek sabaha kadar düşünüp kafayı sıyıracaksın."
Kaşlarını çatarak öfledi. "Öyle bile olsa, sanane? İşine bak." Agus da öfledi ve battaniyeye daha da sığındı. "Birlikte konuşalım. Düşüncelerimde boğulmak istemiyorum. Üstelik lambayı da söndürdün." Kolunu başının arkasına alarak tekrar tavana baktı Yoongi.
"Biri uyanık olmazsa uyuyamıyorum."
"Ne alâka?"
"Bilmem, ayakta olan kişi beni koruyormuş gibi hissediyorum.. Evde de böyleydi mesela. Annem ben uyuyana kadar bekler, öyle uyurdu."
"Ben, de, televizyon veya dizi falan açık olmadan uyuyamıyorum.. Evde ses olması yani.. Anladım seni." Agus onu anlamasına gülümsedi. Bu iyiydi, yani.
"O adam kimdi?" Yoongi'nin muhabbeti açmasına sevinip cevap verdi. "Ben, buraya çalışmak için gelmiştim, ama kaçırıldım falan işte. Bugün de ellerinden kaçtım.. Detaya girmek istemiyorum öyle oldu."
Yoongi anlar anlamda başını salladı. Gözleri hâlâ tavandaki çatlaklarda geziniyordu. "Ortaokul boyunca, Joon'dan sonra, hep yanlız kaldım. Kimseyle konuşamadım, bilirsin, asosyal biriyim ben. Sonra oturduğum apartmanda küçük bir çocukla tanıştım."
Sustu ve biraz bekledi. Kelimeleri bulmaya çalışıyordu. Agus ise dikkatle onu dinliyordu.
"Jeon Jungkook."
Havaya kalkan kaşlar ve açılan gözler.
"Kim, o?"
"O çocuk işte. Jungkook. Sürekli peşimde dolaşırdı. Benimle oynardı. Geceleri bize gelirdi. Uyuyamadığımı bilirdi. Gece birlikte çizgi-film izlerdik. Okulda üzüdüğümde elimi tutup 'Üzülme Hyung, ben büyüyüp seni her şeyden koruyacağım!' Derdi. Tavşana benziyor biliyor musun? Gülüşü çok güzel." Son cümleyi söylerken yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu.
Kız daha fazla dinlemek istemedi. Anlattığı kişi her kimse, sonradan aralarının boka döndüğü belli olmuştu.
Yoongi'nin gülüşü soldu, ki bu nefreti de beraberinde getirmişti. "Babası üveydi, ve eşcinseldi."
"Ne?"
"Jungkook'u rahatsız ediyordu."
"Sus,-"
"Bu yüzden onu öldürdüm." Transa girdi.
"Ama o şerefsiz Jungkook ne yaptı?"
"Önce gelip kapımda kendini yırtarcasına ağladı, hyung kurtar beni dedi."
