Ben Meriç Kaya. O herkesin dilinde dönüp dolanan Şizofren. Şizofren değilim kafamdakileri açıklayamıyor, dilimin ucuna getiremiyorum. İnsanlar beni anlamıyor ya da anlamak istemiyor. İnsanlara güvenmezdim insanlar da bana güvenmezdi.nAma ben her ro...
Çok uzatmadan arayı da çok açmadan bölüme götüreceğim ama bölüme gitmeden önce
Bölüme yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın <3 hepiniz çok love
O zaman bölümü yakıyorum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
12.BÖLÜM
Mesajın üzerinden saatler çoktan geçip gitmişti. Can defteri vermemişti hatta dokundurtmamıştı.
Tamam yaptığım tamamıyla bir hata olabilirdi, okumamam gerekiyordu ama öğrenmem gereken kendimce şeyler vardı.
Sesli bir nefes verip Okul tişörtümün üzerine siyah bir kapüşonlu giyindim. Saçlarımı açık bırakıp aynaya baktım.
"Tipimi.." Kendime göz devirirken, Can'ın uyuduğu odanın önüne gelip yavaş bir şekilde kapının kulpunu indirmeye başladım. Yüzümü buruşturarak odaya girip bakışlarımı odanın her bir yerinde dolandırdım. Komidinin üzerine bıraktığı Meriç'in defterini gördüğümde, yavaş bir şekilde alıp odadan çıktığımda kapıyı kapatmadım çünkü; kesinlikle uyanırdı.
Siyah Okul çantamın içerisine defteri atıp spor ayakkabılarımı giyindim. Kapının üzerinde duran evin anahtarını alıp dairemden çıktım.
Bir kaç gün olmuştu tek başıma yaşayalı ama sanırım alışıyordum. Ya da alıştığımı düşünerek kendimi kandırıyordum.
İkinci seçenek kesinlikle daha yakındı. Tek yaşamamın en büyük artısı belki de okuluma beş ya da on dakikalık bir yürüme mesafesi olmasıydı.
Kulaklığımı çıkarıp telefonuma taktım. Kullandığım telefona baktığımda istemsiz olarak sinirlendim. Meriç'e kesinlikle telefonumdan aldırmayı kafamın bir kenarına kazımıştım.