Bölüm ithafı; Hepinize...
***
Bager ağanın alışveriş merkezinde kendilerini kıyafet mağazasında bırakıp gittiğini sanmıştı. Bunun rahatlığıyla unutulmaz bir harekette bulunmuştu.
"Çalın bakayım bir halay havası. Bager devesinin yokluğunu kutlayacağım. Tey tey tey yapacağım bakmayın mal mal."
"Bal böceğim abim aslında gi_"
"Şişşt... Hiç kimse karışmasın. Alışveriş bahane Bager'siz nefes alabilmek şahane!"
Berfin, Rojda ve Kardelen kendisi için endişelenmişse de önemsememişti. Çünkü Bager gitmişti. En azından öyle olduğuna inanıyordu. Özgürce halay çekebilirdi. Mardin'de olduğunu önemsemeden. Bir mağazada olduğu umurunda olmadan. Etrafında ki kadınların onu izlediğini takmadan oynayacaktı.
Pamuk buydu. İstediği yerde istediği gibi davranan biriydi. Yer ve zaman farketmeksizin hareketlerini deli cesaretiyle gerçekleşitirirdi.
Bager uzaktan onu izliyordu. Cidden bu kadar mı nefret ediyordu ondan? Yokluğunu halayla kutlatacak kadar mı?
"Deli kadın!" diye mırıldandı.
Mağazada ki bir kaç kadın da tek kişilik halayına katılınca ortam bir düğünden farksız hale gelmişti.
Dikkatle izliyordu Pamuk'u Bager ağa.
O kadar güzel gülünür müydü?
Jiyan...
Onun sevdası Jiyan...
Onun gülüşü neden bu kadar güzel gelmiyordu şimdi?Pamuk tepindikçe gülüşü yayılıyor mağazada düğün havaları esiyordu.
Bir an için Pamuk sendelediğinde kalbi ağzına gelmişti düşeceği korkusuyla. Yerinden fırlayıp yanına gitme isteği dolsa da içi, toparlandığını görünce frenledi bedenini.
"Sakarlığın beden bulmuş hali..." diye geçirdi içinden.
Sabah ki düşme anı ve sonrasını hatırlayınca ateşi yükselmeye, öfkeden kaskatı kesilmeye başlamıştı. Şimdi yeri ve zamanı değildi.
"Hanginiz nazar ediyor bana?"
Aniden bağırıp halay başı olmaktan çıkmış halaya dönük tek halay çekmeye devam etti. Kadınlar arasındayken bu kadar parlamak zorunda mıydı?
"Siz ne yapıyorsunuz?"
Kız kardeşlerinin de halaya katıldığını görünce çıldırmıştı. Onlar koskoca Arslan aşiretinin kızlarıydı. Nasıl bu kadar aptalca hareket edebiliyorlardı? Pamuk'un aptal hareketlerini şehirde büyümüş olmasına veriyordu lakin kız kardeşleri...
Tamam belki böyle olmak Pamuk'a yakışıyordu.
Tamam, tamam...
Kahretsin ki çok güzel halay çekiyordu ve de etkileyici bir neşeye sahipti. Gülüşüde fena değil... Tamamiyle güzeldi. Aşık mı oluyordu yoksa Bager ağa? Ya da Pamuk deyimiyle Bay; "Amuda kalkıp el çırparak balina kovalayan şapşal hamsi balığı suratlı ahır tilkisi kılıklı dinazor deve!"
Bu sözünü hatırlayınca delicesine geniş tebessümü gizliden gizliye ruhunda belirmişti.
Ah... Allah biliyor ya, kafayı yemesine ramak kalmıştı.
***
Araba konağın önünde duruncaya kadar sessizlik hüküm sürmüştü Rojda, Berfin, Kardelen, Pamuk ve Bager arasında.Arabadan inmek için kapıyı açıp Bager'e döndü Pamuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pamuk Cüce Ve Yedi Develer
Genç Kurgu"Yıkılır mıyım sanıyorsunuz? Sarsılmam bile! Cam gibiyim! Bazıları ne kadar kırarsa kırsın! Kırıldıkça keskinleşirim." ~~PAMUK ARSLAN~~ Sıla-i rahim diye kandırılıp Mardin'e giden Pamuk'un amca oğulları ile yaşadığı uzun bir serüvene hazır mısınız? ...