Şimdii piskolojinizi bozmaya hazır mısınıııııız! Buse kendini aştığı o fici yayınlıyooooooor, şok şok şok şok ! NEMESİS/KRONOS FİCİ!
PUHAHAHA PUHAHA PUHAHA PHAHA ! Buse'nin hayal gücü çok karmaşık, çok salak, çok piskoatçaydı. Peki bu hikayenin tarihçesi ne zaman dayanıyor?
Bir varmış, bir yokmuş, Buse adında piskopat sadist sosyopat mazoşist kafadan kontak bir yazar varmış. Bu yazarın canı sıkılmış ve bir şeyler yazmak istiyormuş fakat aklına ne bir çift ne de başka bir şey gelmiyormuş... Sonra bu Fanfiction.net'e girmiş ve filtrelerden karıştırarak çiftler oluşturmuş. Bir de bakın o çift kimlermiş...
Nemesis ve Kronos! Allah belamı ver-me-sin böyle böyle bir şey yaptığım için dkfgjkdg ama yaptım. Yaptım ki yaptım. Ama farklılık oldu canım, acıcık da farklılık olsun.
Not, asla Buse'ye güvenmeyin. Çünkü size bir gün iyi bir yazar gibi görünebilirim, fakat ben, Üç Büyük Troll John Green, Veronica Roth ve Rick Riordan Reis'i idoll yapmış bir şahsiyetim. Sonuç olarak, benden iyi son beklemeyin. Puhahahahaha!
The Last Time hikayesinin sonu spoiler: Ve herkes ölür. PUHAHAHAHAHA! Hayır, daha etkili ve ayrıntılı ölümler yapacağım, merak etmeyin. ve elbette birkaç kişi yaşıyor olacak.
Neyse bölüm kadar uzun oldu bu, iyi okumalar dilerim.
---
Yazım Tarihi: 07.01.2014
- - -
Ve intikam, aşık oldu.
- - -
Nemesis, karanlık sokaklarda gezerken ölümsüz bedenini daha ne kadar uyuşturabileceğini düşündü. Hayatı, binlerce yıllık sefil hayatını daha nasıl unutabileceğini.
Ölümlüler, tanrı hayatı hakkında pek fikre sahip olmayan cahil yaratıklardı. Onlara tanrılık teklif edilse, bir saniye bile düşünmeden kabul ederlerdi. Oysa Nemesis'in insan olma şansı olmamıştı. O, gecenin kızıydı. Gözlerini açtığından beri ölümsüzdü, adalet için intikamdı, ve kaderdi.
Binlerce yıllık ölümsüz hayatından bildiği tek mutluluk vardı: Sevdiği adam. Yıllar önce Altın Çağ'ın, Olimpos'un yöneticisi olan, o yakışıklı adam. Nemesis onu ilk gördüğünden beri aklından çıkaramamıştı. Sanki belinden bir iple ona bağlıydı, onu gördüğünde bir adım bile atamıyordu. Ne ileri, ne de geri.
Onu sevdiğini hiç açıklayamadı, açıklayamazdı da. Kendisi basit bir tanrıçaydı, ya o? Titanların kralı, zaman tanrısı Kronos'un ta kendisi. Nasıl olur da, karşısına geçip onu sevdiğini haykırabilirdi?
Gözlerinin önüne, hayatının en önemli anı, en güzel sahnesi geliverdi. Kronos'un insan bedenindeki hali, altın rengi soluk tahtın dibinde, onun gözlerine bakarken yaptığı şey.
''Gene ne istiyorsun, Nemesis?'' demişti, buz gibi bir sesle.
''İntikam soğuktur, sıcaklık bana göre değil.'' diye cevaplamıştı Nemesis, olması gerektiği mevkiden Kronos'a doğru yaklaşırken.''Ama bunu yapmak zorundayım.''
Buz gibi dudaklarını Kronos'unkilere deydirirken nefesinin kesildiğini, bunu hiç yapmaması gerektiğini düşündü. Eğer herhangi birisi onu yakalarsa bu bir skandal olurdu. Rhea onu yaşatmazdı.
Nemesis gözlerini Kronos'unkilere dikti. Bu saniyenin milyonda biri kadar kısa sürmüştü. Sonra Nemesis karanlık bir sise, minicik bir kuşa dönüştü ve Olimpos'tan uçup gitti. Bir daha da o Kronos'u hiç göremedi. Hiç.
- - -
Ehehehe, nasıl buldunuz? Yorum bırakın, düşüncelerinizi merak ediyorum :))
Görüşürüz! Yarın bölüm yayınlamam iki bölüm oldu iki gün size bölüm yok hıh!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tek Bölümlük Percy Jackson Hikayeleri
FanfictionHer bölüm farklı kurgu, her bölüm farklı heyecan! Tek bölümlük Percy Jackson hikayelerine hazır mısınız?