Endişe

2.8K 110 36
                                    

Selamlar! Evet, bu bölümü beklemiyordunuz, biliyorum, bu bölüm, bir istek üzerine yazıldı, kaç gündür yazamıyordum, Zafer Bayramı niyetine babamlar ve kardeşim vs dışarı çıkınca, annemden de izni alınca, yazıverdim. 'ın

Bu hikaye, @EceTennant'ın isteği üzerine yazılmıştır, dolayısıyla sana ithaf ediyorum Sevgili Okur! Umarım beğenirsin, o kadar iyi bir şey olmadı ama... Eh, hiç yoktan iyidir herhalde :D Şarkı öneremiyorum, şarkısız yazdım iste :D

- - -

Yazım Tarihi: 30. 08. 14

---

Endişeleriydi, Piper'ı gecenin bir yarısı dışarı çıkartan. 

Jason/Piper 

- - - 

Ya beni bırakırsa? Ya Reyna'yı görünce düşünceleri değişirse? Ya bizi kampa almazlarsa? Geri mi döneceğiz? 

Genç kız sabahtan beri aynı şeyleri düşünüyordu. Bugün kamptaki son günleriydi, yarın sabah 2.Argo'yla havalanacaklar, San Francisco'daki Jüpiter Kampı'na, Jason'ın Melez Kampı'ndan önceki evine gideceklerdi. 

Romalılar hakkında en ufak bir fikri yoktu. Diğerleri de şüphesiz aynı durumdaydı, ama Piper'ın onlardan farklı endişeleri de vardı. Jason'la ilgili endişeler. Onların erkek arkadaşlarını kaybetmek gibi bir endişeleri yoktu tabi ki.

Piper ona daha yeni kavuşmuştu zaten. Onca yaşanan kötü şeyden sonra Jason'ı kaybetmeyi kaldıramazdı. Farkında olmadan her gün daha da çok tutulmuştu o Jüpiter'in oğluna. Farkında olmadan kalbini ona vermişti...

O kısa kesilmiş, düzgün sarı saçları, gökyüzüyle aynı mavilikteki gözleri... Gözlerinde bir hüzün vardı, tıpkı Piper'ın babasında da olduğu gibi. Piper bazen onu nasıl mutlu edeceğini şaşırıyordu. Özellikle de konu eski kampı olduğunda Jason çok tedirgindi. Evine döneceği için mutlu olduğu her halinde belliydi tabi ki. Fakat anlattığı kadarıyla Romalılar pek de cana yakın bir toplum değildi. 

Piper bakışlarını yattığı ranzanın tavanına çevirmiş, erkek arkadaşını düşlüyordu. O birçok kızın gözlerini alamayacağı kadar yakışıklıydı. Şüphesiz Piper'ın gördüğü en güçlü melezdi, ve sırf babası Zeus olduğu için de değil, öyle asildi ki Piper bir canavar olsaydı, onun karşısına çıkmak istemeyeceğinden emindi. 

Uzun boylu ve kaslıydı. Piper onun ne kadar güçlü olduğunu geçen kış maceralarından oldukça net hatırlayabiliyordu. Şimşekler çaktırışı, krallara, kötü canavarlara karşı onları koruyuşu... Piper onun yanında güvende hissediyordu. Başına dünyanın en kötü şeyi gelse de Jason onu kurtarır, başına bir şey gelmez diye düşünüyordu. 

Mesela metrelerce yüksekten düşse, Jason rahatlıkta onu tutar, kollarına alırdı. Piper bunu düşününce yüzüne bir gülümseme yayıldı. Onu ilk defa, Grand kanyonda yakaladığı zamanı hatırladı. Jason hem o kadar yakınındaydı, hem de bir yabancı kadar uzaktı. Piper o boş bakışları asla unutamazdı. Gözlerindeki kederi ise hiç.

Onu orada kaybettiğinde acıyı en saf haliyle hissetmişti kalbinde. Piper aynı şeyi tekrardan yaşamak istemiyordu, ama nasıl engelleyebileceğini de bilemiyordu.

Jason evine döndüğünde, Reyna'yı gördüğünde hisleri değişebilirdi. Çok uzun zaman olmuştu. Ona karşı eskiden hissettiği basit şeyler, bir anda tutkuya dönüşebilir, onun için birçok şey ifade eder bir hale gelebilirdi.

Piper yattığı yerden doğruldu. Bu saatte dışarı çıkmak çok tehlikeliydi. Harpya'ların onu yemek için oldukça istekli olacağından adı gibi emindi. Ama çok uzun durmayacaktı zaten. Biraz hava almaya ihtiyacı vardı. 

Tek Bölümlük Percy Jackson HikayeleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin