Hissiz

3K 140 38
                                    

Merhaba, öncelikle bu hikaye, çok çok önceleri annemin telefonunda yazdığım bir hikayeydi. Kısacık, öylesine aklıma gelmiş bir Nico Di Angelo fanfictionı. Çok hatam olabilir, eksiklerim vs. Şimdiden özür dilerim, çok üstünde durabildiğimbir hikaye olmadı. Fakat... Neden bilmem, içimde büyük bir paylaşma isteği oluştu. Eğer burada beğenilirse belki siteye eklerim, bilemiyorum. Uzatmadan, iyi okumalar dilerim.


---

Yazım Tarihi: 25. 08. 14

---

Nico One-Shot.

Ben Nico Di Angelo. Hades'in oğlu, Hayalet Kral'ım.

---

Hayatım bir zamanlar gerçekten mükemmeldi.

Bianca ve ben Lotus'a gitmeden önce, Annemiz Marie Di Angelo ile yaşıyormuşuz. Ben hatırlayamıyorum. Daha iki üç yaşlarımdaymışım. Babam Hades'i zorlayıp öğrenmiştim, annemin nasıl öldüğünü. Eğer annem babamı dinleyip yeraltına gelseydi, hiçbirimiz ölmeyecektik. Yeraltında olsak bile, yaşayacaktık. Zeus inat etmese, ya da babam bizi Melez Kampı'na yollasaydı. Fakat her şey tepe taklak oldu. Annem öldü. Bianca da.

Ve Di Angelo'lardan bir tek ben kaldım. Beni kullanan bir hayaletle başıma bir sürü dert açtım. Percy'yi Bianca'nın ölümüyle suçladım. Ama aslında o elinden geleni yapmıştı. Bunu anladığımda koca bir yıl geçmişti.

Yeraltında yaşamak çok farklıydı. Yaşayan birini görmek imkansızdı- Hades ve Persephone'yi saymıyorum- Persephone benimle konuşmaz, babamla da konuşacak bir şeyim yok.  Ben de konuşabileceğim tek grupla konuşuyorum: Hayaletler.

Eskiden hayaletlerle konuşmaktan nefret ederdim. Ne yaptıklarının bile farkında değillerdi. Ama çok yalnız kalıyordum. Ya şizofren olup kendimi Styks'a atacaktım, ya da birkaç hayaletle konuşacaktım.

Styks pek de dalış yapılacak bir yer değildi.

Ama bu iyi oldu. Çünkü beni diğer ablamı, Hazel'ı bulmama yönlendirdi. Ve de onu ölümden kurtarmama.

Ve sonradan içime oturan bir his... Kendimden de, ondan da nefret etmeme sebep olan his.

Jason utanılacak değil demişti, ama beni için öyle değil. Yani...Annabeth'e her baktığımda midemde bir kasılma oluyor. Ona sarıldığını düşündüğümde...

İşte o zaman kes sesini diyorum kendime. Saçmaladığımı biliyorum çünkü. Hiçbiri Annabeth'in suçu değildi. Percy'yi sevmesi, ya da onun Annabeth'i sevmesi.

Acı, mutsuzluk ya da başka kötü bir his. Artık hiçbirini hissetmiyorum. Sanki duygularım kapanmış gibi, ne yaptığımı bilmiyorum. İnsanlara bakıyorum, onları seviyorum, ama sevdiğimi bilmiyorlar. Bilenlere de hissettiremiyorum.

Korkmak kötü bir his değildir, değil mi?  Değildir herhalde. Çünkü onu hissediyorum.  Birileri öğrenecek diye korkuyorum. Hazel, Frank ya da o. Benden nefret etmelerini istemiyorum. Tamam sevmesinler, ama en azından yanlarında olayım. En azından onları korumak için bir şeyler yapabileyim.

Ben Nico Di Angelo, hayalet kral. Acının kalbine yerleştiği, Hades'in dışlanmış çocuklarından biriyim. Yaşamaya, her şeye rağmen ayakta durmaya çalışıyorum.

---
Çok boştu, biliyorum, zaten paylaşmayı bile düşünmüyordum ama... Çok paylaşmak istedim ya, her neyse, umarım benden nefret etmemişsinizdir. *-*
---

Tek Bölümlük Percy Jackson HikayeleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin