Bu bölüm spoiler içerir, yeni bölüm niteliği taşımamaktadır.
---
SPOİİİİLLEER SPOOOİLLLEER SPOOİİİLEEER OKUDUYSANIZ KİTABI OKUMANIZA GEREK KALMAZ, O KADAR FAZLA SPOİ İÇERİR, ONA GÖRE KARAR VERİN!
SPOİLER. SPOİLER. SONRA GÖRMEDİM DEMEYİN, SPOİLER İÇERİİİR! SPOİİİİİİİİİİİİİİİİİLEEEEERRR!
---
Öhöm, öhöm, Olimpos'un Kanı'nı okumuşsunuzdur.
Okumuş olmanızı istiyorum.
Okuyabileceğinizi biliyorum.
Okuduğunuza inanıyorum.
Falan da filan, her neyse.
Ben de okudum. Yani şimdi, size söylediğim o birlikte yapılacak depresyonu gerçekleştirebiliriz.
Şu ana kadarki ciddiyetsizlik için özür dilerim. Hemen şarkımı açıp havaya giriyorum.
Evet. Olimpos'un Kahramanları serisi, son kitabı Olimpos'un Kanı ile son buldu. Ve biz istemeyerek de olsa karakterlere veda etmek zorunda kaldık. 2005'te başlayan macera, 2014'te son buldu.
Kitapta bir tane bile Percabeth bölümü yoktu. Neymiş efendim, diğer kitaplarda daha çok yer vermişmiş. O yüzden adaletsizce oluyormuş. Tabii ki onlara yer vereceksin, onlar en iyiler.
Bir yıl boyunca bekledikten sonra, koca kitapta toplasan bir sayfa Percabeth bölümü, o da başkalarının bakış açısıyla, görmek beni çok üzdü. Bütün hevesim kırıldı, ne okumak istedim, ne de inanmak...
Ama gerçekti.
Percy Jackson dört ile beş yıl arasında bir süredir hayatımda. Bu bazılarınız için çok daha fazla, bu yüzden ''Doğduğumdan beri Percy Jackson ile yaşıyorum'' falan gibi saçma bir şey söylemeyeceğim. Ama şunu söylemek zorundayım; Percy Jackson'la tanıştıktan sonra hayatım çok değişti. Bir vazgeçilmez oldu benim için. Gerçek yok oldu, ben Percy Jackson'ın dünyasında yaşamaya başladım.
İlk seriyi bitirdiğimde o son cümleden sonra aklımda tek bir şey vardı: ''Şimdi ne yapacağım ben?'' Şizofrenlik derecesine geldiğim ''hayal dünyasında yaşadığım'' bir gerçek. Ve ben son kitabı okurken şunu fark ettim: Percy Jackson serisi dünyada yazılmış en muhteşem yazıma sahip olmayabilir, ama onun kadar içinde kaybolacağınız bir seri olduğunu sanmıyorum.
Bu benim düşüncem. Yoo, değil derseniz, bu da sizin düşüncenizdir, diye cevap vereceğim. O yüzden saçma yorumlar atmayın lütfen.
Percy Jackson'ın dünyasına girdiğinizde ille de sizi o kitaba bağlayacak heyecanlı ya da üzücü bir şeyler olmasına gerek yok. O dünyada yaşıyorsunuz sanki. Başınızı başka bir yöne çevirseniz afallıyorsunuz, sanki olmanız gereken dünya bu değil de oymuş gibi.
Bunca sene her okuduğum kitap benim için ''PJO'nun yeni kitabına kadar''dı. Oysa şimdi Olimpos'un Kanı'nı okuduktan sonra, kitaplara baktım. Okusam ne olur, okumasam ne olur? Beklediğim bir kitap yok ki bunlar kafamı dağıtsın?
Olimpos'un Kanı bittiğinde durdum bir an. Bundan sonra bir kitap olmayacak. Hani derler ya, son öpüşmeler, son espriler falan... Gerçek. Her şeyin sonunu yaşamış olduk. Ben şahsen Percabeth'in o tatlı konuşmalarında, Percy'nin aptal esprilerinde önce kısaca güldüm, fakat hemen sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Son. İnsan beyninin belki de algılayamadığı iki şey: Son ve sonsuzluk.
Ve tamam, bu kadar dram ve benim saçmalamam yeter. Asıl konuya, kitabın içeriğine dönelim.
1) Percabeth'in olmaması büyük bir eksiklikti. Git ve kendini öldür Rick Riordan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tek Bölümlük Percy Jackson Hikayeleri
FanficHer bölüm farklı kurgu, her bölüm farklı heyecan! Tek bölümlük Percy Jackson hikayelerine hazır mısınız?