Sultan Hanım nasıl edip de söyleyeceğim diye kendi kendini yerken, Şahin Bey farkına varır Zümrüt gözlüsünün bir arzusu olduğunu." Derdini anlat ki derman olayım!" der. Sanki derdinin müsebbibini bilmezmiş gibi. Sultan Hanım " Bizi kızlarla ilçeye yolla Bey "der. Şu ana kadar hiç bu kadar net ve soğuk konuşmamışcasına. " Ben ve kızlar size ayak bağı olmayalım siz yeni evlisiniz!" derken Şahin Bey'in gözlerindeki maviliklerin şiddettini görse de göze almıştır artık. Ne olursa olsundu. Ya gidecekti hayatını karatan bu köyden ya da gidecekti. Başkaca bir çözüm bulamamıştı. Şahin Bey "Peki, dediğin gibi olsun. Ben bir ev bulayım, götürürüm seni buradan!" der ve çıkar sevdiği tek kadının yanından Şahin Bey.
Sultan Hanım Şahin Bey'in bu kadar çabuk kabul etmesine sevinmiş olsa da benden hemen vazgeçti çabucak diye düşünüp, dertlerine yenisini ekler. Bilemezdi ki Şahin Bey de Sultan Hanım'ın ondan bu kadar çabuk kurtulmak istediğini düşünüp, köye bir ay uğramayacağını. Şahin Bey ne hanımını yalnız başina ilçeye göndermek ister ne de onu köyde zorla tutmak ister. İlçede uygun olan bir ev aramaya başlar; ancak babasına ne diyecekti de köyden eşleri ve çocukları ile ayrılacağını söyleyecekti? Bırakmayacaktı Sultan'ı, ne olursa olsun ayrı kalamazdı yürek yarasından. Olsun ona eskisi gibi bakmasın, yüreğini açmasın ama evinde, yuvasında görsün yeterdi Şahin Bey için.
Bir ay sonunda hem bir ev bulmuştu hem de ilçeye taşınmak için bir bahane. Zor durumda kalan babasının asker arkadaşınin kahvehanesini de alınca, bahanesini buldu. O kadar para yatırmıştı kahveye, başında durmak lazım dedikten sonra evini de taşıyacağını söylerdi, olur biterdi. Yok eğer babası kabul etmezse, siz bana sormadan bir kuma getirdiniz , ben de size sormadan giderim, derdi. Der miydi?.... Diyemezdi....... Ağaya, ataya karşı gelinmezdi ki. İnşallah kabul ederdi de saygısızlık yapmak zorunda kalmazdı...
Şahin Bey'in köye gelişi ile aslında büyük yanlış yaptığını farkeden babası, oğlunun huzurunu elleri ile yıktığını, evinden çıkmayan adamın kuma gelince eve uğramadığını, bu ortamın oğlunu daha da yaraladığını anladı, ama iş işten geçmişti artık. Bundan sonra karışmayacaktı oğlunun hayatına. Keşke daha önce karışmasaydı iyiydi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gönlümün Sultanı (TAMAMLANDI)
Roman d'amourYarım kalan bir sevda masalı. Herkes kendinden, geçmişinden bir şey bulacak bu hikayede. Bazen hüzün, bazen öfke bazen ..... İlk yazılmaya başlandığı tarih 26 Ağustos 2014.