32. Bölüm Yine mi?

3.5K 207 27
                                    

Keyifli okumalar, Yorumlarınız için teşekkürler...

           Kumanın bebesinin kız olduğu zaten belli olmuştu. Hiç bir  ses çıkmamıştı konaktan, bir zılgıt da çalınmamıştı, müjdelik parası isteyen de olmamıştı. Sessizlik yine kol geziyordu Şahin Bey'in konağında.  4. Kızı olmuş bir babaydı artık Şahin Bey. Kızları başının tacıydı tabi. Rabbinden gelene şükrü vardı hep. Anası da babası da ablası da erkek evlat gerek bize ,senin gibi ağaya diye diye evinin huzurunu da bozdular işte. Yine kız olmuştu, almışlardı hep birlikte Sultan Gelin'in ahını. Ne zaman anlayacaklardı ki bunu? 

       Huzurlarının ve düzenlerinin  bozulmasında kendi payı da vardı elbette. Kuma sözünü duyduğu gün karısını ve bebelerini alıp; ilçeye gelebilirdi. Düşünemedi  ya da korktu Şahin Bey. Atasına karşı gelen evlat olmaktan, hayırsız evlat olarak  anılmaktan, karısının eteklerine saklanan adam olarak anılmaktan korktu.Korkağın tekiydi işte Şahin Bey... Evladını görmek için odasına bile gitmedi Şahin Bey. Öfkesi evladına ya da Keklik Gelin' e değildi. Atasına, anasınaydı, kendisineydi. Yakmışlardı işte Sultan'ı da Şahin'i de. Keklik'e dair çok bir duygu beslemiyordu ki, nefreti bile yoktu Keklik Gelin'e karşı. O öylesine biriydi işte aynı evde yaşadığı biriydi sadece.

           Sultan Hanım evladının yanına bile gelmeyen Şahin Bey'e daha da öfkelenmişti. Ne günahı vardı ki şuncacık sabinin. Kendi kızlarının doğumuna gelmişti ama! Keklik'e de yazıktı, elinden gelse o da isterdi tıpkı Sultan Hanım'ın kocasına bir erkek evlat veremeyi istediği gibi... Bu kadar vicdansız bir adam mı olmuştu Sultan Hanım'ın kocası, sevdası?  Böyle bir adamı sevmiş olamazdı Sultan Hanım. Madem kuması da kendi kaderini yaşıyordu, o zaman Sultan Hanım da kumasına bundan sonra kumalık değil analık yapacaktı. Bebesine bakabilecek duruma gelinceye kadar onlara bakacaktı. Bilirdi yıkılmış kadının ne hissettiğini. Sultan Hanım hepsini hissetmişti ama onun yanında kendisine kol kanat geren kocası ,Şahin Bey vardı. Keklik Gelin doğum yaptığı gün kimsesiz kalmıştı. Sultan Hanım şimdi kumasının kimsesi olacaktı. Aynı adamın karısı olmalarının yanında kaderleri de ortak olmuştu birden bire...

      Evin küçük kızının adını Havva koymuşlardı. Havva diğer çocukların aksine  esmer tenli bir kız olmuştu. Hatice mavi gözlü, Ayşe yeşil gözlü, Kiraz ise ela gözlü idi. Havva annesinin kopyası idi. Evin neşesi olmuştu kızlar için. Oyuncak bebek gibi oynayıp, eğleniyordu. Keklik Gelin ise eskisi gibi değildi kızlara karşı. O da kız anası olmuştu artık, evlat kelimesinin anlamını biliyordu ve artık Sultan Hanım'a saygı duyar olmuştu. Kumasının karşısına geçip, ona nispet yapmasını beklerken, Sultan Hanım ona analık yapmıştı, kendi anasından çok hem de. Yüce gönüllü bir kadına kuma geldiğini oldukça geç anladı Keklik Gelin. Oğlu olsaydı kesin kendisi nispet yapar, böbürlenirdi. Demek ki Allah dağına göre kar veriyormuş...   

Gönlümün Sultanı (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin