17.BÖLÜM

30 9 4
                                    

Serap

Annemi merak ettiğim için eve gelmiştim.Çocukluğumun geçtiği ve abimin beni çıkarttığı ev.Arabanın içinde oturup onları izlerken birden bire kapı açıldı ve bir kız arabaya doğru koştu.

"Veysel arabayı çalıştırıyorum çabuk ol." deyip arabayı açtı ve kapısını açıp bindi.Veysel abim kucağında annemle arabaya giderken gözlerim dolmuştu.En son onu abimin düğününde uzaktan görmüştüm.O zaman iyiydi ama şimdi hiç iyi görünmüyordu.

Veysel abimden sonra kapıdan küçük bir çocuk ve babam çıktı.Babamı görünce istemsizce gerilmiştim.Veysel abim benim tarafıma baktığında göz göze geldik.Gülümsediğinde camımı kapattım ve kendimi göremeyeceği şekilde kamufle ettim.Birkaç saniye sonra telefonum titredi.

"Annem sizi görmek istiyor belki iyi gelirsiniz.Peşimizden gel seni babamdan korurum.-Veysel."

Histerikçe gülümsedim.O mu koruyacaktı?Araba hareket ettiğinde biraz bekledim ve peşlerinden gittim.

******************

Hastanenin önüne geldiğimde telefonum çaldı.Baktığımda abimin aradığını gördüm.Ona haber vermeden gelmiştim.

"Efendim abi."

"Senin orada ne isin var Serap?!"

Kükreyen sesiyle sıçramıştım.

"Annemi görmeye geldim."

"Bizim annemiz yo-"

"Abi annemin suçu yok sende biliyorsun.Bizi görmek istiyor sadece.İyi değil.Gel lütfen ben birazdan yanına gideceğim." dediğimde bir süre ses gelmedi.

"Abi?"

"Hangi hastane?" dediğinde gülümsedim ve söyledim.

"İki saate oradayım." deyip kapattığında Şeyma ablaya mesaj attım.

"Bir şekilde abime görünmeden arabaya bin ve ben yanına gelene kadar inme."

****************

Abim arabamın arkasına park ettiğinde ben de arabamdan çıkmıştım.Bana doğru geldiğinde yutkundum ama yerimden kıpırdamamıştım.

"Bir daha bana haber vermeden buraya gelme." dediğinde başımı salladım.

"Girelim hadi." dediğinde arabasına baktım.

"Sen gir ben geliyorum." dediğimde başını salladı ve içeri girdi.Hızlıca arabasına koşup bagajı açtım ve Şeyma abla ile karşılaştım.

"Ölüyordum." dediğinde gülümsedim ve elinden tutup kaldırdım.

"Yapmadığın şey değil." deyip bagajı kapattığımda bana tersçe baktı.

"İma etmesen olmaz değil mi?" dediğinde gülümsedim ve elimdeki suyu uzattım.

Yusuf

Danışmadan annemin yerini öğrenip olduğu koridora girdim ve dışarıda tek başına sütünü içen bir çocukla karşılaştım.Bir an bana baktı ve tekrar sütüne döndü.Tam kapıyı açacağım sırada sesini duydum.

"Baksana bir." 

Ona baktığımda yanını işaret etti.Yanına gittiğimde bana baktı.

"Sen Yusuf'sun değil mi?" deyip sütünün kamışını ağzına aldı ve içmeye başladı.

"Evet de sen beni nereden tanıyorsun?"

"Ben Ömür.Ömür Öncü."

Odanın kapısı açıldığında o tarafa bakmadım ve çocuğu inceledim.Veysel gibi yeşil gözleri vardı.

"Ömür.Annecim yabancılarla konuşmaman-"

Ona dönmemle sözü kesildi ve bana şaşkınca baktı.Ömür denen çocuğun yanına gelip kaldırdı ve hizasına eğilip saçlarını geriye attı.

"Ömür.Baban seni çağırıyor babaannen seni özlemiş." dediğinde,Ömür odaya koştu.Kız bana döndüğünde ona baktım.

"Merhaba Yusuf abi ben Özlem.Veysel'in eşiyim." dediğinde başımı salladım.

"Annem nasıl?"

"Şu anda iyi ama görmek istersen-"

"Onlar içerideyken içeriye girmem." dediğimde başını salladı.

"İki dakika bekle." deyip odaya gitti.Ben de duvarın arkasına geçmiştim.Bir iki dakika sonra Veysel ve babam odadan çıktığında Özlem bana içeri gelmem için işaret etti.Derin nefes aldım ve kapıya doğru gittim.

"Anne bak kimler geldi." deyip kapıyı açtı.Arkama baktığımda koridordan giren Şeyma ve Serap'ı gördüm.Serap'a kaşlarımı çatarak baktığımda omuz silkti ve gülümsedi.Göz devirip önüme döndüm ve içeri girdim.

"Yusuf?"

Anneme baktığımda gözlerim doldu ve yanına gittim.Kollarını açtığında kollarına girdim ve sıkıca sarıldı.

"Aa anne kıskanıyorum ama." dediğinde Serap,annem Serap ve Şeyma'ya baktı.Serap'a diğer kolunu açtığında Serap gelip sıkıca sarıldı.

"Hoşgeldin Şeyma."

Şeyma gülümseyip başını salladığında ona baktım.Annem ikimize bakarken aramızda bir şey olduğunu anlamıştı.

"Hadi siz çıkın sadece Şeyma kalsın bir şey konuşacağım onunla."

"Anne-" dediğimde kafama vurdu.

"Hadi dedim." dediğinde Serap ile kalkıp dışarı çıktık.Serap oturduğunda ben kapıda onları duymaya çalışıyordum.

"Gel otur." dediğinde Şeyma yatağın ucuna oturdu.Şeyma ona bakarken kadın konuşmaya başladı.

"Yusuf ile küs müsünüz?"

"Nereden anladınız?"

Kadın gülümsedi.

"Farkındaysan ben bir anneyim ve oğlumun her hareketinin her bakışının anlamını bilirim.Sana kırgın." dediğinde Şeyma başını salladı.

"Öyle.Ne yapacağımı da bilmiyorum.Kendimi affettirmeye çalışıyorum ama..."

"Yusuf inatçı ve sert görünür ama yufka yüreklidir.İstese babası içerideyken girip onu öldürebilirdi ama yapmadı.Çünkü ona kıyamıyor.Ne yaparsa yapsın o babası."

"Yalan." dediğimde Serap bana baktı.

"Abi gelir misin şuraya."

"Şştt." deyip dinlemeye devam ettim.O sırada annemin sesini duydum.

"Kapıdaki içeri gir." dediğinde gözlerimi kocaman açtım ve ses vermedim.

"Yusuf içeri." dediğinde kapıyı açtım ve içeri girdim.

"Otur karının yanına." dediğinde Şeyma'nın yanına oturdum.

"Şimdi de ona dön gözlerine bakıp ellerini tut."

"Anne-"

"Yusuf." dediğinde Şeyma'ya döndüm ve annemin dediklerini yaptım.Şeyma da bana bakıyordu.

"Aranızda ne var bilmiyorum ama siz bir yoldasınız.Ne hata yaparsanız yapın birbirinizi gerçekten seviyorsanız affetmeniz lazım. dediğinde bir süre Şeyma ile birbirimize baktık.Anneme bakıp gülümsedim ve Şeyma'ya kollarımı açıp ona baktım.Bana şaşkınca bakıyordu.

"Bakacağına sarılsana." dediğimde gülümsedi ve bana sarıldı.Sıkıca sarıldığımda ikimiz de gülümsemiştik.

SÜRÜ SAVAŞLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin