27.BÖLÜM

22 5 0
                                    

Cemre

Biz hastanede beklerken Berkay ortadan kaybolmuştu.Onu ararken ambulans sesi duymamızla oraya dönmüştük.İçinden çıkan kişiyle gerilemiştim.

"Çabuk olun hastayı kaybedebiliriz.Nabzı çok zayıf."

Hızlıca önümden geçtiklerinde donmuş gibi bakıyordum.O anda içer giren Kenan'la göz göze geldim.

"Ne oldu?" deyip yanıma geldiğinde görevlilerin gittiği yönü işaret ettim.

"B berkay...orada." dediğimde Kenan kaşlarını çattı ve o tarafa koştu.Dayanamayıp koltuğa oturdum.Kerem yanıma gelip bana sarıldı.

"Hastayı kaybediyoruz!"

Doktorun sesi geldiğinde o tarafa baktım.

"Cemre abla?"

Adımı duyduğumda kapı tarafına baktım ve Asya'yı gördüm.Asya benim İzmir'de yaşayan kuzenimdi.

"Asya?Senin ne işin var burada?" dediğimde bana sarılmıştı.

"Staj için buraya geldim de Berkay'ı gördüm yolda.Tanıdığınız falan mı?" dediğinde Kenan yanımıza geldi.

"Kuzenim." dediğinde Asya Kenan'a baktı.

"Oha Kenan Arıcı." dediğinde Kenan kaşlarını çattı.

"İsmimi nereden biliyorsun?" dediğinde doktor Asya'ya baktı.

"Stajyer öğrenci.Buraya gel." dediğinde Asya başını salladı ve o tarafa gitti.Kenan'a döndüm.

"Berkay nasıl?"

"Kötü.Beyninden vurmuşlar ve darp etmişler." dediğinde gözlerim doldu.Bana sarıldığında kokusunu içime çektim ve gülümsedim.

Serap

Kerem etrafta deli gibi koştururken kollarımı bağlamış onu izliyordum.

"Kerem ne oluyor ya?Bir oraya bir buraya." dediğimde Tarık mutfaktan çıkmıştı.

"Konko.Bu kekler ne gözelmiş yo." deyip yutkunduğunda Kerem ona baktı.

"Lan Tarık mısın Tarkan mısın nesin.Bir sus iki saattir başımı şişirdin." dediğinde Tarık yanına koşup başına baktı.

"Yoo şiş yok." dediğinde Kerem sinirle ona döndü.Tarığı yanıma çekip oturttum.

"Önce sakin ol ve ne olduğunu anlat." dediğimde oturup ellerini saçlarından geçirdi.

"Selin kaçırıldı ve Berkay ölmek üzere." dediğinde ona baktım.

"Kim kaçırdı?Berkay kim?"

"Berkay Trabzon'daki kuzenimiz yetimhanedeydi.Ablamı da kimin kaçırdığını bilmiyorum." dediğinde başımı salladım.Mutfaktan kırılma sesi geldiğinde o tarafa koştum.

"Abla." deyip Şeyma ablanın yanına koştum ve oturttum.

"İyi misin?" dediğimde başını salladı ve dolabı işaret etti.Kerem dolaptaki poşeti alıp geldiğinde bende su doldurmuştum.Şeyma abla ilaçlarını içtiğinde bardağı tezgaha koydum.

"Abime hala söylemedin değil mi?" dediğimde başını iki yana salladı.

"Benden daha önemli şeyler var." dediğinde abim içeri girdi.

"Neymiş o bana söyleyeceğiniz şey?" dediğinde Şeyma abla irkilmişti.

"H hiç.Yok bir şey." dediğinde abim masaya baktı ve ilaçlardan birini eline aldı.

"Yusuf."

"Şştt." deyip geri gitti ve telefonunu çıkardı abim.İlacın ismine bakıp telefondan bir şeyler yaptı.Birkaç saniye öyle durup Şeyma ablaya döndü.

"Lösemi ilacı?" dediğinde Şeyma abla başını salladı ve derin nefes aldı.

"Neden bana söylemedin peki?!" dediğinde irkilmiştim.

"Çünkü endişelenmeni istemedim.Başında o kadar bela var.Bir de benimle uğraşma dedim." dediğinde abim derin nefes alıp başını salladı ve oturdu.

"Sen neredeydin?" dediğinde abim telefonuna bakarak cevap verdi.

"Kanser hastası olan bir kızın tedavisiyle ilgileniyordum.Amerikaya gidecekti yardım istedi." dediğinde başımı salladım ve camdan bizi izleyen Aras'ı gördüm.El salladığında başımı çevirdim ve abime baktım.Biraz sonra telefonuma mesaj gelmişti.

"Keremle sevgili değilsiniz.Yemedim ve Kerem'le de sonra görüşeceğiz.-Aras."

SÜRÜ SAVAŞLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin