Lütfen bu hikayeyi okuduğunuzda final olmuş bile olsa oy vermeyi bırakmamanızı diliyorum.
Sınır 500 vote ...
Keyifli okumalar...
************************************
Mutluluk.Ne güzeldi değil mi ama ? Tek kelime,üç hece ve sekiz harften oluşurdu.Basit gibi görünen fakat içinde birbirinden güzel anlamlar barındıran bu duygu,hepimiz için farklı içerikleri simgelerdi.Bazılarımız için mutluluk sıcak bir aile ortamını temsil ederken,bazılarımız için mutluluk para demekti.Bir çocuk için mutluluk küçük bir çikolata ile eş değerken,bir yetişkin için belki bir araba,belki bir ev belkide paha biçilemez mücevherler...Kimimiz kendi yüzünde tebessüm oluşunca mutlu olurdu.Kimimiz için ise başkalarının yüzündeki tebessüme tekabül ederdi mutluluk.
Kimimiz için mutluluk,nefsimizin hevâ ve hevesler ile doygunluğa ulaşmasını sağlarken kimimiz için mutluluk,nefsimizi terbiye etmekten geçerdi.Mutluluk,geniş bir kavramdı.Mutluluk demek iç huzur demekti.
İç huzur ise bir insanın rahatlık içinde yaşaması için belkide sağlıktan sonra gelecek en önemli kavramdı.Mutluluk demek sağlık demekti.Sağlık ise zaten beraberinde mutluluğu getirirdi.Bazı insanlar için ise mutluluğun kelime anlamı üç harfle eş değerdi.AŞK.
Aşk öyle birşeydir ki beraberinde güçlü olduğunu hisseder,onunla nefes alır onunla yaşamayı öğrenirdin.Eğer aşıksan ne olursa olsun,araya kimler girerse girsin,karşına hangi zorluklar çıkarsa çıksın üstesinden gelir,hatta ve hatta aşk için gözyaşı döktüğünde bile kalbinde bir taraf mutlaka mutluluktan izler taşırdın.Aşk için acı çektiğinde bile o hissin tadına varan sayılı insanlardan olduğun için kendini şanslı hissedip kalbinin mutlulukla çepe çevre sarılmasına izin vermen gerekirdi.Sırf çektiğin acı aşık olduğun kişi tarafından geldiği için mutluluk kalbindeki buruklukla elele verip hüküm sürebilirdi.
Peki benim için mutluluk neydi ?
Mutluluk benim için Boran demekti.Berçem'in Boran'ıydı.
Benim Boran'ımdı.
Vücudumun her zerresinde aşkını oluk oluk hissettiğim kocam'dı.
Aldığım her nefesin yegâne sahibi ve benim hem kalbimde hem ruhumda hem de bedenimde mührünü taşıdığım sevdalımdı.
Urfa'nın kızgın ve yakıcı güneşi henüz daha yeni yeni dağların ardından kendini belli ederken bakışlarımı yanımda yatan kocama çevirdim.Dün gece en yakın arkadaşının düğün gecesi olmasından kaynaklı geç saatlere kadar eğlence düzenlenmişti.Arkadaşı Ali benim en yakın arkadaşım olan Gülrubâ ile dünya evine girmişlerdi.Gülruba benim tek ve en yakın arkadaşımdı.İyi günde kötü günde daima birbirimizin yanında olur mutluluğumuzu da hüznümüzüde birbirimizle paylaşırdık.
Boran ile benim evlilik hazırlıklarımızın sırasında,yakın arkadaşlarımız birbirlerini görüp, zamanla süregelen iletişimler sonucu aşık olmuşlardı.Umarım Allah yuvalarından bir ömür boyu sağlığı,mutluluğu,huzuru,sevgiyi
saygıyı ve sadakati eksik etmezdi.Bu nedendir ki benim çalışkan kocam bugün her zaman uyandığı saatte uyanamamış,dünün vermiş olduğu yorgunlukla uyuya kalmıştı.
Fazla yorgun olduğu zamanlarda her zaman uyandığı vakitten daha geç uyanırdı.
Aslında işe gitmesi gerekiyordu fakat ben onu uyandırmaya kıyamıyordum.Bebek gibi uyursa tabikide kıyamazdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERÇEM GELİN (DEVÂM EDİYOR)
Ficção Geral📌NOT : İlk 19 bölüm acemilik eseri olup;yazınsal,mantıksal hatalar kitap düzenlemeye alındığında giderilecek ve yeniden yazılacaktır. *************************************** Siz hiç kaybetmekten korktunuz mu ? Sizi sevdiğini sandığınız kocanız eski...