35.Bölüm

5.4K 352 19
                                    

Dalgın bir şekilde etrafıma bakmadan merdivenlerden çıkıyordum, bazı şeylerin üst üste gelmesi bir sonuca varabilmem için çok iyi bir fırsattı belkide ama bir arada gelmeleri gibi düşüncelerimde de bu bütünlüğü korumaları bütün işi berbat ediyordu.

Emir odanın kapısını kapatarak arkamdan geldi, bugün içerisinde yaşanılan her şey bedenimi hayliyle yormuştu ama içimdeki bu tuhaf his bedenim ile aynı yönde ilerlerken sürekli küçük sapmalar yapma peşinde olduğu için karmakarışık bir haldeydim. O küçük duvar köşesinde yaşanılanlar ne kadar önemli bir görev için uğraşsakta bir türlü aklımdan silinmiyordu, sanki silgiler benim için kasıtlı olarak kaybolmuş, bu anıların silinmemesi yemin etmiş gibi davranıyorlardı. Başa çıkamadığım küçük yaramaz silgiler...

"O arabayı kullanan kişi sence Linda ve Adrian'nın tanıdığı biri olabilir mi?"

Yatağın üzerinde oturmuş ellerim ile saçlarımın arasında küçük gezintiler yaparken gözlerimi kapatmamak için zor duruyorum. Birde utanmamak için böyle davrandığımı söyleyebilirdim, ilk defa bu kadar ileri gitmemiz bir rol gereği yapmış olsak bile tuhaf hissetmemi sağlıyordu.

Kısacası bu rolun beni çıkmaza soktuğunu söyleyebilirdim.

"Şimdi bunlara kafanı yorma ve üzerini değiştir, birazdan her şey bir açıklığa kavuşacak."

Üzerindeki ceketini çıkartarak bana bakmadan josephinin olduğu tarafa ilerledi ve üzerine bıraktı, saçlarını karşıtırarak anlına parmakları ile baskı uyguluyordu, neden şimdi bu kadar uzaklaşmıştı ki benden? Aramızda ki bu soğukluğun biran için tenimi yalayıp geçtiğini hissettim çünkü bu son zamanlarda Emir ile birbirimize hiç böyle davranmamıştık ama hiçbir şey demeden bana giymem için sabahtan vermiş olduğu giysileri alarak banyoya ilerledim, belkide ikimizinde sakince düşünmesi ve rahatlaması gerekiyordu.

Acele etmeden üzerimi değiştirerek saçlarımı topladım, bu aralar yani aslında görev için bu eve geldiğimizden beri anlamadığım bir gerginliğin üzerimde dolandığını hissediyordum, birazda kötü düşüncelere kapılmam gergin bedenimi bu kara bulutlardan kurtaramadığım için kaynaklanıyor olabilirdi.

Giydiğim eşofmanın iplerini sıkıca gerdirerek bağladım ve banyodan çıkmadan önce aynada gözüme takılan yansımama doğru yaklaştım, yorgunluktan kaynaklanan gözaltı morluklarım belirginleşmiş ve birazda şişmişti makyajımı ise söylemek bile istemiyordum. Rujum dudaklarımın etrafına yayılmış kırmızı kırmızı bana sırıtırken anlıma hafifçe vurmadan edemedim, tabii ya Linda bu yüzden sırıtıyordu böyle bir şaheserin kaynağını tahmin etmek pekte zor almazdı sonuçta.

Dolaptan aldığım makyaj temizleme malzemeleri ile hızlıca yüzümü arındırdıktan sonra birkaç su çarptım ve tam teşekkürlü olarak banyodan çıktım, halen daha bunu tahmin edemeyip onların yanına böyle gittiğime inanamıyordum, işte Emir kafamı böyle allak bullak ediyordu.

Banyodan çıkmam ile gözlerime vuran mavi ışık bir olurken şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırarak etrafa göz gezdirdim, odanın ışıkları söndürülmüş ve sadece mavi ekrandan yansıyan ışıkların aydınlatmasına izin verilmişti, tıpkı toplantı odasında olduğu gibi iki büyük ekran tavandan yere doğru inerken bunu Emir'in yaptığını biliyordum. L şeklinde duran ekranlardan birinde Deniz ve Ada ile canlı bağlantı kurulmuş diğerinde ise birkaç yazı ve bu güne dair Linda ve Adrian ile ilgili birkaç görsel duruyordu.

Emir de üzerini değiştirmiş ve bu ekranların tam önünde durarak bir şeylerle ilgilenirken yanlarına giderek Ada'ya el salladım, bize söyledikleri önemli haberi şimdi duyacağımız için biraz heycanlı biraz da tedirgindim.

SAAT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin