12- More

826 99 22
                                    

Kendimi dükkandan dışarı atar ve kaldırıma ayak basar basmaz tekrardan bir süre önce duyduğum şeylerin şaşkınlığını yaşamaya başlamıştım. Sikeyim Hoseok'u bundan bana bahsetmediği için kendi ellerimle öldürmek istiyordum. Evet bir bakalım. Gözden geçirilirse eğer bu oyunun sistemi tamamen kendisinin ana fikriyle işliyordu. Ana fikir burada kendinize bir hayat edinmekti ve oyunun diğer kontrolleri de buna bağlıydı öyle mi ? Yani her şekilde en kısa sürede burada kendime bir hayat kurmalıydım. Ki eğer bunu başaramazsam işim zaten otomatik olarak bitiyordu.

- Ah harika. Hayatımda gördüğüm en güzel oyun. Teşekkür ederim Tanrım.

Hızlı adımlarla kaldırımda yürürken bir yandan da beynimi patlatmak istiyorcasına düşünüyordum. Tecrübe puanı. Tecrübe puanı de ne sikim oluyordu şimdi ? Oyunda hayatta kalabilmek ya da süreklilik devam ettirebilmek için hayatımda yenilikler yapmam mı gerekiyordu ? Şimdi buradan bir Anime DVD'si almak istesem alabilmek için geometri çözmeyi mi denemem gerekecekti. Sanırım bu o kadar da zor bir şey olamazdı değil mi ?

- Tanrım neden bu oyun bu kadar sıkıntılı olmak zorund- ah doğru ya. Oyun "LOVE GAME" nasıl da unuttum.

Ayaklarımı sürüyerek kaldırımda yürümeye devam ettim. Kasabaya yavaş yavaş karanlık çöküyor, ve ben hâlâ tanıdık kimseyi göremiyordum. Belki de buralarda bir yerde yol sorabileceğim ya da mola verebileceğim bir yer bulabilirdim. Yalnız nerenin yol tarifini soracaktım ki ? Zaten hiçbir yeri bilmiyordum.

- Kayıp mı oldun ㅋㅋ ?

Duyduğum hafif alaycı sesten dolayı başımı yürürken izlemekte olduğum kaldırımdan çektim ve karşıma baktım. Karşımda aşağı yukarı benle aynı boyda, kumral saçlı ve kalın dudakları olan bir genç duruyordu. Aslına bakılırsa görünüşü de tanıdık geliyordu.

- Seni daha önce gördüm galiba.

Karşımdaki genç hafifçe sırıttı ve benim devamını getireceğim cümlelerimi dinlemeden uzanıp elimi sıktı. Tanrım aynı küçük bebekler gibi minicik ve narin elleri var ah gülmemeliyim.

- Ben Park Jimin. Seninle konuştuk. Sonunda seninle tanışabildiğime sevindim.

- Bende memnun oldum.

Jimin denen genç hafifçe gülümsedi ve yine benim onayımı almadan kolunu omuzuma attı ve yürümeye başladı. Aniden yaptığı hareket yüzünden hafifçe irkilmiş ve şaşkınca ona bakmıştım. Ama şaşkınlığımı gizlemeyi başardım. Biraz yılışık bir kişiydi sanırım.

- Eee oyunu keşfetme süreci nasıl gidiyor bakalım ? Yeteri kadar şey öğrenebildin mi ?

- Fena değil. Yalnız anlayamadığım şey neden bana en başta oyun ile ilgili her şeyi anlatmadınız ?

- Ah yapma ama. Bu bir oyun dostum neden her şeyi en başta öğrenip işin heyecanını kaçırasın ki ? Biraz heyecan ve gerilim her zaman daha iyidir bana göre.

Ona yan gözle bir bakıp başımı salladım. Hayır onun aksine heyecan ve gerilim hiç bana göre değildi. Özellikle de insanı gizemli bir şekilde içine çeken ve canı istediğinde geri çıkaran psikopat bir oyunda. Benim planım her şeyin en başında tüm bilgileri,kuralları öğrenmek ve ona göre önlem almaktı. Ama herkes bu planımı bozacak gibi duruyordu.

- Hey Jimin. Bu kasabaya sık sık gelir misin ?

- Hmm pek sayılmaz. Buralar benim için fazla renkli. Neden sordun ?

- Dükkanları gezerken birinde şehrin haritası denen bir şey gördüm. Almayı isterim aslında ama sana da fikrini sorayım dedim. Sence işe yarar bir şey midir ?

- Ah anlıyorum. Evet oldukça işe yarar. Fiyatını mı öğrenmek istiyorsun ?

- Dürüst olmamı istiyorsan eğer, evet. Fiyatını bilmek istiyorum. Yani nasıl ödeyeceğimi.

Jimin kolunu omuzumdan çekmeden bakışlarını önündeki yola çevirdi ve hımladı. Sanırım fiyatın ne olduğunu hatırlamaya çalışıyordu.

- Tecrübe puanı denen şeyin rakamla belirtilmediğini biliyorsun değil mi ?

- A hayır bunu bilmiyordum. Peki rakamla ifade edilmiyorsa neyle ediliyor ? O şeyi almak için ne yapmam gerek ?

- Hmm bak sana ne diyeceğim. Oyuna ilk girdiğimde ben de bir harita almak istemiştim. Ve dolayısıyla ben de aynı şeyi merak ettim.

Biz yavaş adımlarla yürüyerek dükkanları geçerken ben de başımı çevirmiş merakla bakarak ondan duyacağım şeyleri bekliyordum. Cümlesi bittikten sonra bir kaç saniye susmuş ve sonra kıkırdamıştı.

- Anime izler misin hiç ?

- Bu bir soru muydu ? Evet !

Yüzündeki gülümseyi soldurmadan bana bakmayı sürdürdü ve yürümeye devam etti. Çok mu uzun süre bakmıştı sanki ?

- O halde yakında yapman gerekenler kesinlikle hoşuna gidecek.

LӨVΣ GΛMΣ - Jjk+MygHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin