Hala Savaş'a bakarken onun ilk işi Işıl'ı odadan çıkarmak oldu. Yanıma geldiğin de onun şaşkın hali gözümden kaçmadı ama yine benden bir şey saklamış olması sinirimi iyice bozdu.
" Neyi söylemedin Savaş? " dediğimde gerçekten kendimi sakin tutmaya çalışıyorum.
" Sana yemin ederim neden bahsettiğini bile bilmiyorum Zehra. Bildiğim her şeyi sana anlattım zaten. " derken onunda şaşkınlığı gerçekten belirgindi.
Resmen kadının hayatıma girmesi de hayatımdan çıkmadı da benim için sorundu.
" Neden bahsediyordu o zaman? "
" Bilmiyorum Zehra gerçekten bilmiyorum. Bana inanmıyor musun gerçekten? "
" Savaş bak inanıyorum ama geçen sefer olanları da tam unutmuş değilim. Lütfen bana anlatmadığın bir şey varsa şimdi anlat. " dedim.
Gerçekten kendimi oldukça sakin tutmuştum. Anlatmadığı ya da arada unuttuğu bir şeyler olabilirdi. O kadın durduk yere bana kızım demez. Mutlaka bir şeyler olmalı. Ya da aklımı mı karıştırmaya çalışıyor anlamadım. Savaş'a bakarken gerçekten bilmediği birşeyler olduğunu fark ediyorum ama bir yandan da içim içimi yiyor.
" Zehra gerçekten sevgilim sana anlatmadığım bir şey yok. Ama istersen öğrenirim ne olduğunu. " dediğin de gerçekten istersem öğrenebileceğini fark ettim.
" Gerek yok. Onun hakkında başka bir şey öğrenmek de duymak da istemiyorum. "
" Tamam bir tanem lütfen şimdi moralini bozma. "
" Hiç niyetim yok moralimi bozmaya bir tanem. Bir gün ayırmışım kendime onu da Işıl cadalozuna yedirtmem. "
" Vav codoloz ne demek ilk defa duyuyorum. "
" Daha çok duyarsın sevgilim merak etme sen. Ama şuan açıklamakla uğraşamayacağım gerçekten. Sevmediğimiz birisine hitap şekli desem de pek doğru değil. Aman Savaş boşver ne yapacaksın öğrenip, hem senin kullanabileceğin kelime değil zaten. " derken taramalıysa bağladığını fark edince derin bir nefes alıp eski halime döndüm.
" Boşver sevgilim boşver. " dediğim de Savaş kahkaha atmaya başladı.
" Sinirlenince kendinden geçiyorsun bazen. Özellikle sana bir şey sorduğum da tam anlamını bilmiyorsan hep kızıyorsun. "
" Kızmıyorum Savaş ama emin ol sinirlenmeye başlıyorum. " dediğim de kaşlarımı çarptığımdan eminim.
" Tamam aldım mesajı. Terasa çıkalım mı hem yemek vakti geldi. " dediğin de ben onun saatlerdir burada çalışıyor olduğunu unuttum tabi. Herhalde acıkmıştı.
" Çıkalım sevgilim. Zaten sonra da ben giderim. "
" Daha yeni geldin nereye gidiyorsun hemen? " dediğin de sesin de kızgınlıkmı yoksa telaşmı vardı anlamadım.
" Ben senin yanına gelebilmek için deli gibi çalışıp işlerimi bitirmeye çalışıyorum. Sen geldiğin gibi gitmekten bahsediyorsun Zehra! " dediğin de kızdığını anladım ama ben onu meşgul etmiyim diye gitmekten bahsetmiştim zaten.
" Savaş burası bir iş yeri ve ben seni meşgul etmemek için gitmekten bahsettim bir tanem. Gitmem yoksa. " dediğim de beni hızla kendine çekerek " Gitme. " dedi ve dudaklarıma yapıştı.
Yapıştı diyorum çünkü ilk defa bu kadar tutkulu öpüşüyoruz. O kadar çok sıkı sarılıyoruz ki birbirimizi dış dünyayla olan ilişki mi kesmiş bulunuyorum.
" Iımm öhö öhö... "
" Savaş bey. "
Savaş o kadar kibar ve nazikti. Kendimi tamamen ona bırakmıştım. Arada duyduğum sesleri anlayamayacak kadar da kaptırmıştım kendimi. En sonun da Savaş yavaşça benden ayrıldığın da derince nefes aldım içime. Birden Savaş' ın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİZEMLİ YABANCI
RomanceAdımlarım hızlanmaya başlamıştı. Korkuyu iliklerime kadar hissederken ne yapacağıma karar veremiyordum. Uzun zamandır peşimdeydi, sadece arabayla takip etmesine rağmen artık beni ürkütmeye başlamıştı. Kim olduğunu benden ne istediğini bilmiyordum...